Dilimize Arapçadan geçmiş olan tevakkuf kelimesi, vukuf sözcüğünden türetilmiştir. Vukuf, ayakta kalmak anlamına gelirken, tevakkuf kelimesi de çok uzun bir süre boyunca birisini beklemek demektir. Gerçekleşmesi başka bir şeyin gerçekleşmesine bağlı olan durumlar ve eylemler için de bu sözcük kullanılır.
Sözlükte “durmak, beklemek” anlamındaki vakf kökünden türeyen tevakkuf, hadis terminolojisinde teâruz halinde olan hadisler arasındaki ihtilâfı gidermek amacıyla başvurulan yolların son aşamasını ifade eder. Hadisler arasındaki ihtilâfı gidermek için başvurulan yollar cem' ve te'lîf, tercih, nesih ve tevakkuftur.
TDK sözlüğüne göre tesadüf; rastlantı, yalnızca ihtimallere bağlı olan olayların kesin olmayan sebebi olarak açıklanıyor.
Türk Dil Kurumu açısından bakıldığı zaman teamül kelimesi, 'Bir yerde öteden beri olagelen davranış' şeklinde öne çıkmaktadır. Yani eski zamanlardan beri alışkanlık haline gelmiş bir davranış olarak ifade edilir.
Hususi kelimesinin Türk dil kurumuna göre anlamı özel olarak ifade edilebilir. Hususi kelimesi bir sıfat olarak kullanılmaktadır. Kelimenin bir kişiyi ilgilendiren özel bir olayı anlatırken kullanıldığını söylemek de mümkün olmaktadır. Hususi olarak yani özel olarak manasına gelmekte olan bir kelimedir.
İlgili 17 soru bulundu
TDK ya göre bilhassa kelimesinin anlamı 'özellikle' şeklinde yer almaktadır. Geçmişten günümüze kadar aynı anlamı üzerinden gelmiş ve hala çok sık değerlendirilen sözcüklerden biridir. Başka bir örnek ile cevap vermek gerekirse; ''Bilhassa bu konuyu çok ciddiye alman gerekir.''
16. yüzyılda literatüre girmiş olan husus kelimesinin sözlük anlamı iştir. Ancak bu sözcük günümüzde daha çok konu ve mevzu anlamında kullanılır.
(ﻣﻮﺌﻳّﺪﻩ) i. (Ar. mu'eyyid'den mu'eyyide) [Anlamını dilimizde kazanmıştır] İnsanların kānun, ahlâk kuralları vb.ne uymalarını sağlayan güç, yaptırma gücü, yaptırım: “Ahlâkî müeyyide.”
Bir düşünceyi veya teklifi kabul ya da reddetmeden önce onu iyice değerlendirme anlamında terim.
Türkiye'nin satışa odaklı ilk çağrı merkezi olan SPEAK yönetim kadrosu, yeni isimler ile daha da güçleniyor. SPEAK ailesine, Operasyonlar Genel Müdür Yardımcılığı görevi ile Deniz Toraman katıldı.
türk dil kurumunun “derleme sözlüğü”ne göre gümüşhane, erzincan ve içel ağızlarında “kadınlık organı” yerine kullanılan sözcük. yine türk dil kurumunun “derleme sözlüğü”ne göre aynı anlamdaki pıddık da erzurum ve kars ağızlarında kullanılıyormuş.
Afat TDK sözlük anlamı şu şekildedir: isim,eskimiş Afetler.
Teessüf etmek cümlesinin TDK sözlüğünde iki karşılığı bulunmaktadır. Teessüf etmek cümlesinin ilk karşılığı acımak, üzülmek ve yazıklanmak olarak verilmiştir. Teessüf etmek cümlesinin ikinci karşılığı kınamak olarak verilmektedir. Teessüf ederim cümlesi yazıklar olsun olarak kullanılmaktadır.
Tevafuk bir tevhid mührü olduğu gibi, kâinatın ve insanların başıboş olmadığını gösteren işaretlerdir. Cenâb-ı Hak şu muazzam kâinatı yaratırken, hem yaratıcının tek olduğunu göstermek, hem de kâinattan daha iyi istifade edilmesini sağlamak için bir çok tevafuklarla yaratmıştır.
Dilimize Arapçadan geçmiş olan tevakkuf kelimesi, vukuf sözcüğünden türetilmiştir. Vukuf, ayakta kalmak anlamına gelirken, tevakkuf kelimesi de çok uzun bir süre boyunca birisini beklemek demektir. Gerçekleşmesi başka bir şeyin gerçekleşmesine bağlı olan durumlar ve eylemler için de bu sözcük kullanılır.
TEVAFUKLU KUR'AN-I KERİM
Tevafuk, iki şeyin güzel ve manalı bir şeklide birbirine denk gelmesi demektir. Kur'an'daki tevafuk denilince, başta Allah ve Rab isimleri olmak üzerek aynı kökten gelen kelimelerinin alt alta, karşı karşıya veya sırt sırta gelerek güzel ve manidar şekilde diziler oluşturması anlaşılır.
Tedebbür; Kur'an'daki lafızların manasını derinlemesine anlamaya çalışmaktır. Tedebbür bazen açık lafızlar ile bazen de açık olmayan lafızlar ile Kur'an'da geçmektedir.
Bir şeyin önüne arkasına bakarak geleceğe yönelik tedbir alma amacıyla düşünme. Zihnin sebepler ve sonuçlar arasında bağ kurmasıdır. Derinlemesine bağ kurar, Sebep sonuç, İllet hikmet, eser müessir, fail fiil, Halik mahluk, sanat sanatkar, Hulasa, her şey her şeyle bir şey arasında bağ kuran düşünceye Teakkul denir.
Teemmül, “bir nesne hakkındaki düşünceyi zihinde yoğunlaştırma” demektir. Re'y (veya rü'yet) ise tıpkı nazar gibi hem gözle hem de kalple (akılla) bakıp görmek anlamına gelir. İnsanda bu gözlemler sonucunda oluşan fikrî kanaate de (itikad) re'y denir (a.g.e., “eml”, “reʾy” md.leri).
Bölüm x-MÜEYYİDE KAVRAMI
Müeyyide hukuk kuralının ihlaline tepki olarak gösterilir. Müeyyidenin özünde cebir vardır. Cebir kişinin yaşamına, sağlığına, özgürlüğüne, malvarlığına verilen zarardır. Hukuk kuralının ihlaline tepki olarak gösterilen bu cebir, hukuk düzeni tarafından öngörülmüş bir cebirdir.
Karine, varlığı bilinmeyen bir olgu hakkında sonuç çıkarmamızı sağlayan bir işaret, belirtidir. Kanuni karineler ise varlığı bilinmeyen bir olgu hakkında sonuç çıkarmamazı sağlayan ve kanunda öngörülmüş olan işaretler, belirtilerdir.
Yaptırım bir hukuk kuralına aykırı davranılmasının sonucunda yol açılan zararın ortadan kaldırılmasını amaçlar. Kısaca yaptırım "Bir hukuk kuralına aykırı davranılması halinde hukuk düzenince öngörülen sonuçtur.
Pus kelimesi genel olarak görüş mesafesini çok fazla azaltmayan hafif türde bir sis anlamına gelmektedir. Pus Ne Demek? Pus kelimesi hafif bir tür sis demektir. Görüş mesafesini çok fazla azaltmayan hafif sislere pus denmektedir.
Mahsus kelimesinin TDK sözlük sitesindeki tüm anlamları şu şekilde sıralanıyor: - Özgü. - Biri veya bir şey için ayrılmış, münhasır. - Özel.
Barış yanlısı kimse ile beraber sevgi dolu kişiler kumru olarak bilinmektedir. Bu tanım üzerinden öyle çıkar ve aynı zamanda sembolize edilir. Özellikle Türk Dil Kurumu açısından kişi ya da kişiler için değerlendirildiğini söylemek mümkün.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri