DİP BALIKLARI: Barbunya, tekir, dil, iskorpit, kalkan, kayabalığı, kırlangıç, lagos, mercan, mezgit, mırlan. YÜZEY BALIKLARI: Hamsi, istavrit, uskumru, palamut.
Yüzey balıkları ise denizin yüzeyden itibaren 100 metreye kadar olan kısmında yaşar. Büyük olanları somon, orkinos ve palamut; küçük olanları uskumru, sardalya ve istavrit ve hamsidir.
Dip balıkları: Bu balıklar deniz zemininde yaşarlar. Çipura, barbunya, dil, kalkan, kırlangıç, lahos, mercan, mezgit, tekir, pavurya, karides, ahtapot böcek ve ıstakoz bunlardan bazılarıdır.
Denizin yüz metrelik üst kısmında yaşayan hamsi, istavrit, uskumru, palamut gibi göçmen balıklara yüzey balığı, daha aşağıda bulunan mezgit, kefal, levrek, lüfer, barbunya, kalkan gibi balıklara dip balığı deniyor.
Barbunya, dil balığı gibi dip balıklarının; sardalya, hamsi gibi orta su balıklarına göre daha fazla metal içerdiğini tüm analizlerde görüyoruz. Avcı balıklar da örneğin lüfer gibi balıklar, beslendiği balık grubuna göre daha fazla metal içeriyor.
İlgili 16 soru bulundu
HANGİ BALIKLAR DAHA FAYDALIDIR? Her balık türü insan sağlığına olumlu etkiler bırakmaz. Bu yüzden yapılan araştırmalar sonucunda uzmanlar; somon, uskumru, ton balığı, alabalık, hamsi ve morina gibi türlerin daha sağlıklı olduğunu vurguluyor. Bu balıklar diğerlerine oranla omega-3 yağ asidi bakımından daha zengindir.
Çok yüksek civa miktarı bulunan balıklar: Köpek balığı, balina, iri uskumru, kılıç balığı, ton balığı (iri ton balığı) gibi balıklar yüksek oranda civa içerirler ve çok sık tüketmek risklidir. Konserve ton balıkları, ton balığının büyüklüğüne ve türüne göre civa riski taşıyabilmektedir.
👉Yüzey balıkları: Hamsi, istavrit, uskumru, palamut.
Dr. Nuray Balkıs'a göre, tuzlu su balığı gibi lezzetli olmasa da nehir balıkları ve açık denizde kurulan balık çiftliklerinde yetiştirilen somon, çupra gibi balıklar ağır metal riski açısından değerlendirildiğinde daha sağlıklı görünüyor.
Eğer balık buğulama yapmak ve iyi bir lezzet elde etmek istiyorsanız levrek tercihi daha uygun olacaktır. Levrek balığı çipuraya göre daha yağlı balık olduğu için buğulaması lezzetli olmaktadır.
İçerisindeki değerli Omega 3 yağ asitleri ile kalp krizi riskine karşı vücudu korumaya alır. Kalsiyum yönünden zengin olan tekir balığı kas ve iskelet sisteminin sağlıklı olmasını destekler. Aynı zamanda erkeklerde sıkça görülen prostat kanserine karşı kalkan görevi görür.
Çene altı bıyıklarının uzunluğu, küt kafası ve birinci sırt yüzgecindeki sarı-siyah benekleri ile barbunyadan ayrılır. Dört mevsim yenebilecek bu balığın en lezzetli zamanı, aynen barbunyada olduğu gibi temmuz-ekim ayları arasıdır. Tavası ve kâğıt kebabı çok güzel olur.
Genel olarak sırtı ve bordaları kırmızımsı pembe, karınları daha açık renkli, iri gözlü, iri pullu, çenesinin altında palabıyık gibi iki adet dokungacı olan bu güzel balıkların çoğunlukla küçüklerine tekir, büyüklerine barbunya denir. Halbuki, tekir balığının küçüğü “mıcır”, irileri de “çuka” olarak bilinir.
Mezgit, kalkan, lüfer, levrek, çipura, barbun ve kefal; en çok tüketilen dip balıklarıdır. Yüzey balıkları ise denizin yüzeyden itibaren 100 metreye kadar olan kısmında yaşar. Büyük olanları somon, orkinos ve palamut, küçük olanları uskumru, sardalya, istavrit ve hamsidir.
Somon başta olmak üzere uskumru, hamsi, istavrit, sardalya çocuklar tarafından tüketilebilmesi uygun olan balıklardır. Ancak ülkemizde genellikle dondurulmuş somon bulunabildiğinden hamsi, sardalya gibi balıkların tüketilmesi daha uygun olabilir. Balık alırken mevsim ve deniz balığı olmasına da dikkat edilmelidir.
İçinde cıva bulunan ve dip balığı olarak adlandırılan balıklardan uzak durun. Bu balıklar bebeğiniz için uygun değildir. Miniğinizin sindirim sistemine zarar vermeyecek, hafif ve kokusuz balıkları tercih edin. Somon gibi kokusuz hafif ama bol etli balıkları tercih edebilirsiniz.
Hamsi, sardalya, ringa, dil, somon, tirsi, Karadeniz levreği, mezgit ve kedi balığı gibi genellikle su yüzeylerinde yaşayan balıkların ağır metal düzeyi düşüktür.
Özellikle palamut balığı olduğunu düşünürken aslında "tombik" adı verilen ve ağır metaller barındırma riski taşıyan bu balığı tüketmek, istenmeyen sonuçlara neden olabiliyor.
Günümüzde Norveç somonu, yağlı vahşi balıklardan daha az kirletici ve ağır metal barındırır.
Hamsi, istavrit, mezgit, palamut, alabalık, somon sardalya haftada 2-3 porsiyon rahatlıkla tüketilebilir. Bunlar küçük olup uzun yaşamadıklarından ve dip balığı olmadıklarından daha az civa içerirler.
EN ÇOK USKUMRU VAR
Palamut daha hacimlidir. Uskumru bükülür ama palamut esnek değildir. Taze palamutun ağzı açık, solungaçları kırmızı olur.
Midye, kılıç balığı ve köpek balığı yüksek oranda cıva içerir. Sardalya, hamsi, istavrit, somon, dil balığı, ahtapot, kalamar, karides, palamut ve uskumru cıva oranı çok az olan deniz ürünleri olduğu için güvenle tüketilebilir.
Sardalya, hamsi, istavrit, uskumru gibi balıklar en düşük cıva içeren balıklardır. Bunları mevsiminde gönül rahatlığı ile tüketebilirsiniz.
Dardanel; Atlantik ve Hint Okyanusu'nun derinliklerinden, sağlık dolu sofralara uzanan, başrollerinde Yellowfin ve Skipjack türlerinin yer aldığı, civasız bir lezzet hikayesi sunar. Soğuk okyanusların derinliklerinde doğup büyüyen Yellowfin ve Skipjack, tam bir Omega3 deposudur.
Hamsi, tekir, somon, mezgit, levrek, karides, yayın balığı, tatlı suda yetişen alabalık, ringa, barlam balığı, sardalye ve kerevit; en az cıva içeren balıklar arasındadır. Bu balıkların haftada 2 kez 170 gramlık porsiyonlar halinde tüketilmesi tavsiye edilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri