EDEBİYATTA TECRİT NE DEMEK? Edebiyatta tecrit kelimesi, şairin kimliğinden soyutlanarak kendini başka birinin yerine koyması, kendine adıyla hitap etmesi şeklinde karşımıza çıkar.
Tecrit bir kişinin dış dünyadan koparılması ve kişinin kendi haline bırakılması anlamına gelmektedir. İnsan ilişkilerinde kişileri bir toplumdan çıkarmak, soyutlamak, sosyal ve ekonomik olarak tek başına yalnızlığa terk edilmesi halidir.
Günümüzde, bir şairin kendisini ayrı bir kişi yerine koyarak ona hitap etmesi olarak açıklanan tecrîd, Arapça temel belâgat kitaplarıyla Osmanlı belâgat kitaplarının çoğunda birinci tarifi ile öne çıkmaktadır.
Tecrit, izolasyon veya hiçleşme, bir insanın dış dünyadan koparılarak kendi hâline bırakılması olayıdır. İlişkide bulunduğu topluluktan çıkarmak, sosyal ekonomik ve kültürel olarak yalnızlığa terk etme halidir. Kişinin bunu kendi kendine yapması ise inziva olarak nitelenir.
Tecrit sözcüğü TDK sözlüğünde de açıklanmaktadır. Türk Dil Kurumu sözlüğünde tecrit "ayırmak, ayrı yerde tutmak" olarak ele alınmıştır. Bunun dışında soyutlama ve yalıtım anlamlarında bir açıklama yapılmaktadır.
İlgili 36 soru bulundu
Arapça bir kelime olan tecrit, ayırma, bir taraf tutma, soyutlama, yalıtım, mahkûmun cezasını tek başına çekmesi anlamlarına gelmektedir (TDK, https://sozluk.gov.tr/, 2023).
Tecrit, tek bir kişinin kapalı bir mekanda, ortak alanlardan yararlanmaksızın ve günün makul bir bölümünü başka mahpuslarla sosyal ve kültürel iletişim kurmaksızın geçirdiği durumdur.
Bertaraf Etmek Ne Demektir? Cümle içinde kullanımında ortadan kaldırmak, sorunu gidermek anlamlarına gelmektedir. Bu bağlamda bertaraf ne demek sorusuna verilecek en özet cevap ortadan kaldırmak olacaktır.
Sözlükte “soymak, soyutlamak, ayrı tutmak, temizlemek” anlamındaki tecrîd kelimesi tasavvufta “kalbin veya Hakk'ın mâsivâdan soyutlanması” mânasında kullanılır.
İnsanı dış çevresinden ayırma ve etkileşimini kesme söz konusu olduğunda en uygun kelime tecrit'tir.
Tedric sanatında alçak dereceleme ise kavramların çoktan aza ve büyükten küçüğe sıralanmasını ifade etmektedir. Alçak dereceleme tedric sanatına verilen örnekler ise şöyledir; Gün geçtikçe dağlar küçük ormanlara ormanlar meralara meralar ise tek bir fidana dönüştü.
Tecrit kelimesi dilimize Arapçadan geçmiş bir sözcük olarak karşımıza çıkıyor. Sözcük Arapçada 'cerd' köküken türemiştir. Anlamı ise soyutlamak, ayırmak, arıtmak anlamlarına gelen bir kökten gelişti. Türkçede tecrit kelimesi felsefi ve günlük kullanım olarak farklı şekilde kullanılabiliyor.
Tekrir (Yineleme), sözün etkisini güçlendirmek için sözcük ya da söz grubunu yineleme şeklinde yapılan söz sanatıdır.
Tecrit cezası veya CİHK tarafından tanımlanmış olan hücrede uzun süre tutulmanın insan psikolojisi üzerindeki etkileri bilim insanları tarafından tespit edilmiş ve şunlar söylenmiştir. İzolasyon hücreleri yöntemi ile mahkumun bilinci ve kişiliği herhangi bir fiziki işkence yapılmaksızın parçalanarak yok edilmektedir.
Binaları belli başlı olumsuz şartlardan korumaya yardımcı olan yapım tekniklerine izolasyon denir. İzolasyonun bir diğer adı ise tecrit olarak bilinir. Yapıların özellikle içlerinden dışarıya veya dışlarından içeriye doğru gerçekleşen kayıpları engellemek için yaygın olarak kullanılan bir bariyer işlemidir.
Hasta ya da kontamine olmuş kişi veya etkilenmiş yolcu eşyasının, yükünün, konteyner, taşıt veya posta paketinin enfeksiyonun veya kontaminasyonun yayılmasını önleyecek şekilde diğerlerinden ayrılmasıdır.
Yenileme, borcu sona erdiren nedenlerden biridir. Bir borcun yerine yenisinin geçmesi suretiyle eski borcun sona erdirilmesi olarak tanımlanan yenileme, Alman Hukukunun aksine borç ilişkisinde (geniş anlamda borç ilişkisi) değil, borçta (dar anlamda borç ilişkisi) söz konusu olur3.
Bu anlamda mücerred, “dünya ve âhiret kaygısını bir yana bırakıp Allah'a gönül veren ve sadece O'na bağlanan derviş” demektir.
Hiçbir şeyin sâliki hükmü altına almaması, sâlikin bâtınî alâkalardan ve nefisten sıyrılıp Hak ile olması anlamında tasavvuf terimi.
Teşebbüs etmek kısaca girişmek ve girişim anlamına gelmektedir.
''Kanmak'' kelimesinden türetilmiş olan kanıksama kelimesinin sözlük anlamı alışmak ve kabullenmektir. Bu kelime daha çok olumsuz durumlar ve olaylar için kullanılır. Kişinin hiç istemediği halde sık sık tekrarlanan şeylere alışmak zorunda kalması, kanıksamak olarak nitelendirilir.
Beraat, Türk Dil Kurumu'na göre "aklanmak" anlamına gelmektedir. Arapça kökenli bir sözcük olan beraat, bugün daha çok hukuk alanında kullanılıyor olup, "beraat etmek", (aklanmak), beraat ettirilmek, beraatinin istenmesi, beraatine karar verilmek - vermek, vb. şekillerde ele alındığı sıkça görülmektedir.
C.1. Mesleki tecrübe süresi, esas olarak bağımsız denetimde fiilen geçirilen süredir. Ancak, 3568 sayılı Kanun kapsamındaki mesleki faaliyetlerde veya aynı Kanun uyarınca staj ve stajdan sayılan hizmetlerde bulunulan süreler de bu sürenin hesabında dikkate alınır.
Cüret etmek deyimi Türk Dil Kurumu tarafından tanımlanmış deyimler arasındadır. Bu deyimin Türk Dil Kurumu tarafından anlamı şu şekildedir: 1) ataklık etmek, yüreklilikle davranmak; 2) saygı sınırlarını aşarak davranmak.
Su ve bitümün, özel yöntemler ile karıştırılarak elde edilen kullanıma hazır bir su yalıtım malzemesidir. Bünyesindeki su buharlaştıkdan sonra, sürüldüğü yüzeyde su geçirmez bir film tabakası oluşturur.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri