Konvansiyon, genellikle bir gelenek biçimini alan, üzerinde anlaşmaya varılmış, şart koşulmuş veya genel kabul görmüş standartlar, normlar, sosyal normlar veya kriterler kümesidir. Sosyal bir bağlamda, bir sözleşme "yazılı olmayan bir gelenek yasası" karakterini koruyabilir.
Teamül TDK Sözlük Anlamı Nedir? Türk Dil Kurumu açısından bakıldığı zaman teamül kelimesi, 'Bir yerde öteden beri olagelen davranış' şeklinde öne çıkmaktadır. Yani eski zamanlardan beri alışkanlık haline gelmiş bir davranış olarak ifade edilir.
alınmıştır. Muavede», dönüş, avdet etme, biteviye gide-gelmenin alışkanlık haline gelmesi demektir. Türk Hukuk Lügâtına göre de teamül, halk arasında alışkanlık yaratarak uygulanan işlemlerdir (4).
örf ve adet; öteden beri olagelen, insanlar arasında yapılagelen belli bir davranış.
Koçan mucibi pamuk satın alan kimse bu pamuğu çırçır ve prese fabrikasından kaldırmak için koçanın arkasında yazılı çekme ücreti veya prese ücreti ve mal sahibinin fabrikaya borçlu olduğu diğer paraları ödedikten sonra pamuğu kaldırması teamül icabıdır.
İlgili 30 soru bulundu
Teamül hukuku, bir yerde, grupta, kültürde eskiden beri yapılagelen şeyler, alışılagelmiş şeyler, öteden beri olagelen davranışlar, tutumlar bütünüdür. Osmanlıdan beri gelen, günümüzde bağlayıcı unsuru olmayan, âdet hukuk'u denebilir.
Doğru kullanımı teamül şeklinde olmalıdır.
Anayasal teamüller, yazısız anayasa kuralları olgusu çerçevesinde ele alınır. Bu çerçevede ilk olarak anayasal teamülün aslında bir hukuk kuralı olmadığı, ancak siyasi meşruluk kavramı ile bağlantılı bir biçimde tartışılması gerektiği savunulmaktadır.
Uluslararası hukukta genel olarak kabul edildiği gibi teamül kuralının oluşumunda iki unsur üzerinden inceleme yapılmaktadır. Bunlar devletlerin ve belli ölçülerde uluslararası örgüt- lerin pratiği anlamına gelen usus ve bu pratiklerin hukuk olduğuna dair inanç olan opinio juris olarak karşımıza çıkmaktadır.
Teamül sözcüğünün kökeni; Arapça olup, oldukça eski zamanlardan bugüne dek kullanılan bir kelimedir. Bunun yanı sıra dilimize geçmiş olup, halen günümüzde halk dilinde, günlük yaşamda kullanılan bir sözcüktür.
Dolayısıyla da örfün zıddı ancak kötü olandır. Adet ise, “itiyad edilen, işlenegelen şey” demektir. Teamül ile adet anlam itibari ile aynı şeyi ifade etmektedir. Örf ve adet kavramları arasındaki bu temel anlam farkı nedeniyledir ki; örf her zaman iyi olandır ancak adetler kötü de olabilir. bk.
Tahammülsüzlük Nedir
Tahammülsüzlükte, kişi sıklıkla kaçınmacı tepkiler vererek öfkesini ifade etmeye çalışır. Örneğin; çocuklar gürültü yapınca kişinin evden dışarı çıkması (kuaföre, spor salonuna, günlere) veya çocuğuna tahammül edemediği için uykuya kaçması buna örnektir.
Tekabül etmek kelimesinin en çok kullanıldığı anlamı karşılıklı olan, bir şeyin yerini tutmayı sağlayan anlamında olduğunu söyleyebiliriz. Yerini tutma, karşılık, karşılama, olgunlaşma gibi farklı anlamları belirtmek amacıyla da bu kelimenin kullanılmış olduğunu söyleyebiliriz.
Ticari örf ve âdet ise 'yazılı olmamakla birlikte, uzun zamandan beri istikrarlı bir şekilde uygulanan ve bunun sonucunda uyulması zorunlu olduğu konusunda ticari hayatta yaygın bir inancın yerleşmiş olduğu kurallar' şeklinde tanımlanabilir.
Töre; bir toplumda yazılı olmayan, gelenekleşmiş kanun ve kurallar. Özellikle halk ağzında hukuk veya mahkeme anlamlarında da kullanılır. Töre sözcüğü Eski Türkçede türetilmek, yaratılmak ve düzenlenmek anlamlarına gelen törü- fiilinden gelir.
Tekamül kelimesinin anlamı; gelişme, evrim, olgunlaşma anlamlarına gelmektedir. Değişik alanlarda farklı ve özelleşmiş manalarda kullanılan bir terim olarak açıklanabilir. Maneviyatla ilgilenen alanlarda maddi evrim veya biyolojik evrim manasında kullanılmaz.
Yargı denetimine bağlı olan davranış kuralları vardır. Bu davranış kuralları ve usullerinden; devletin kuruluşu ve görevleri, faaliyetleriyle ilgili bulunanlar Anayasa adı verilen bir belgeyi oluşturur ve buna “Teamüli Anayasa” denilir. Teamüli anayasa için maddi anlamda nitelendirmesi yapılır.
(a) “Uluslararası teamül hukuku” hukuk olarak kabul edilmiş genel bir uygulamadan kay- naklanan ve bunları yansıtan uluslararası hukuk kuralları anlamına gelir; (b) “Uluslararası örgüt” hükümetler arası bir örgüt anlamına gelir; (c) …
Bu tanıma göre jus cogens kurallar üç özelliğe sahiptir: öncelikli niteliği sahip genel uluslararası hukuk kuralı olma; devletlerin uluslararası topluluğunun bir bütün olarak kabul etmesi ve kendisinden sapmanın olanaklı olmaması; ve ancak aynı nitelikteki bir başka kuralca değiştirilebilme.
“İdarî Teamül ve Tatbikat”.- İdari uygulamalarda, kanuni bir zorunluluk olmamasına rağmen, belli konularda eskiden beri kendisine çoğunlukla uyulan birtakım tutum ve davranışlar da vardır. Bunlara kısaca “idarî teamül ve tatbikat” denir.
Diğer ülkelerin aksine BK'da tek bir anayasal metin bulunmamaktadır. Bu durum genellikle yazılı olmayan anayasaya sahip olduğu şeklinde ifade edilmektedir. İngiliz Anayasası'nın büyük bir bölümü kanunlar, mahkeme kararları, uzman çalışmaları ve antlaşmalar gibi yazı metinler doğrultusunda şekillenmiştir.
Tarihte bilinen ilk anayasa Hammurabi Kanunlarıdır. M.Ö 1810 yılında doğan Hammurabi, 42 yıl boyunca Babil İmparatorluğunun kralı olarak hüküm sürmüştür. Tarihte ilk defa devlet tarafından belirlenen kurallar yasa haline getirilmiş ve bu yasalar düzenlenerek anayasa oluşturmuştur.
Ancak, kamu hukuku alanında, örf ve âdet yani teamül kuralları geçerli midir? Kamu hukuku alanının ceza hukuku dalında da sorun yoktur. Türk Ceza Kanunu teamüle göndermede bulunmamaktadır. Bu nedenle, ceza hukukunda teamül geçersizdir.
Hukukçu, hukuk eğitimi almış ve hukuk alanında çalışan bir kişidir.
(ﻣﻮﺌﻳّﺪﻩ) i. (Ar. mu'eyyid'den mu'eyyide) [Anlamını dilimizde kazanmıştır] İnsanların kānun, ahlâk kuralları vb.ne uymalarını sağlayan güç, yaptırma gücü, yaptırım: “Ahlâkî müeyyide.”
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri