Hiçbir tatlandırıcı güvenli değildir! İster sakarin, aspartam, asesülfam-K, ister son günlerin moda tatlandırıcısı sukraloz olsun, şeker yerine kullandığınız tatlandırıcı kimyasalların hiçbirinin güvenliği kesin olarak kanıtlanmamıştır.
Uzun sürecek bir diyette ya da şeker hastalığı gibi durumlarda ise tatlandırıcılar iştahın kontrolden çıkmasına neden olabilmektedir. Bazı çalışmalar bazı tatlandırıcıların karbonhidrat daha hızlı emilmesine neden olarak kilo alımına neden olduğunu göstermiştir.
Sonuç: Araştırmanın sonuçları şunları ortaya çıkarıyor: ”Kalorisi çok az” sanılarak ”şeker diyeti amacıyla” veya ”şeker hastalığını önleme amacıyla” kullanılan yapay tatlandırıcılar, tam aksine, vücudun normal şekere olan duyarlılığını azaltarak diyabeti tetikliyor.
Güney Avustralya Üniversitesi araştırmacılarına göre, daha çok kilo vermek amacıyla kullanılan yapay tatlandırıcılar tip 2 diyabete yol açabilir.
Yapay Tatlandırıcılar genellikle bitkilerden ayrıştırılan kimyasal maddelerdir. Bu maddelerden bazıları aynı ağırlıktaki şekerden daha tatlı oldukları halde daha az enerji içerdikleri için şeker yerine kullanılabilirler.
İlgili 21 soru bulundu
STEVIA: Brezilya'da yüzyıllardır bilinen ve kullanılan stevia, Türkiye'deki sağlıklı beslenme eğilimine cevap vererek, piyasaya girdi. Tadı şekerden farklı olmasına rağmen tümüyle doğal, sıfır kalorili, lif içerikli, kan şekerini düzenleyici etkili olduğundan tercih ediliyor.
Günde 10 Adet Kullanmanızda Sakınca Yok
Sağlığa zararı olmadığı bilinen aspartam, sakkarin ve asesulfam-K gibi enerji içermeyen tatlandırıcılar yeterli ve dengeli bir beslenme kapsamında yiyecek ve içeceklerin tatlandırılmasında belirli ölçülerde tüketilebilir.
Doğal Tatlandırıcılar
Yaygın doğal tatlandırıcıları bal, stevia, agave şurubu, akçaağaç şurubu, hurma suyu ve Hindistan cevizi şekeri olarak sıralayabiliriz.
1- Stevia. Stevia düşük kalorili tatlandırıcılar arasında çok popüler. Stevia rebaudiana adı verilen bitkinin yapraklarından elde ediliyor. Bitki Güney Amerika'da tatlılığı için ve tıbbi amaçlarla yüzyıllardır üretiliyor.
Araştırmada, aspartam, sakarin ve sukraloz gibi yapay tatlandırıcıların Tip 2 diyabeti önlemek yerine katkıda bulunabileceğine dair veriler bulunduğu belirtiliyor. Fareler üzerinde yapılan deneylerde, tatlandırıcı verilen farelerde glikoza karşı reaksiyon oluştuğu ve bunun Tip 2 diyabetinde ortaya çıktığı görüldü.
Yapılan bilimsel araştırmaya göre diyet kola ve diğer alkolsüz içeceklerde olduğu gibi şeker yerine yapay tatlandırıcı kullanmanın kilo kaybına bir etkisi yok ve bunların sağlığa uzun vadedeki etkileri hakkında hala çok az şey biliniyor.
Aspartam şeker hastaları ve kalori hesabı yapanlar için avantajlı tatlandırıcılardan; diyet içeceklerin birçoğunda da kullanılıyor, ayrıca tablet veya toz hali de bulunabiliyor. Ancak onun da ağızda bıraktığı tat sakarinden pek farklı değil.
Elbette şart değil ama bazı durumlarda kullanmak gerekiyor. Özellikle diyabet, hipoglisemi, insulin direnci olanlar için şart ama şekersiz hayata geçen herkes yine de bazı noktalarda tatlandırıcılardan yararlanabilirler. TATLANDIRICI KULLANANLAR DİKKAT!
Kullandığımız çeşide ve kullandığımız miktara göre tatlandırıcının zararları farklı sınıflandırılabilir. Son dönem bilimsel çalışmalarda, sakarin türü tatlandırıcıların tüketim limiti aşılırsa ve uzun süreli kullanılırsa mesane kanseri riskini arttırabileceği ortaya kondu.
Diyetisyen Zeynep Çapay yazdı. pancar şekeri, akçaağaç şurubu, agave şurubu, pekmez, bal, hurma şekeri, mısır şurubu ve esmer şeker kıyaslanmış, hangisi daha faydalı diye araştırılmış. Bu kıyaslanan doğal şeker gruplarında en faydalı ve en yüksek antioksidana sahip şeker türünün hurma şekeri olduğu anlaşılmış.
Sakarin ısıtıldığı zaman tatlı tadını muhafaza eder. Bu yüzden pişmesi gereken besinlerde kullanılıyor.
Bununla birlikte tatlandırıcı içeren sakızlarda bulunan beş karbonlu şeker, bakteriler tarafından besin olarak kullanılamaz ve ayrıca bakteri üremesini de azaltır. Bu yönleriyle şekersiz veya tatlandırıcılı sakızlar ağız ortamı için faydalıdır diyebiliriz” dedi.
Hiçbir tatlandırıcı güvenli değildir! İster sakarin, aspartam, asesülfam-K, ister son günlerin moda tatlandırıcısı sukraloz olsun, şeker yerine kullandığınız tatlandırıcı kimyasalların hiçbirinin güvenliği kesin olarak kanıtlanmamıştır.
Balın bir kaşıktan fazlası zarar bile verebilir demek, bir kaşıktan azı yararlıdır anlamına gelmez. Denetlemenin olduğu ülkelerde bal ambalajlarında hatta satıcılarının internet sitelerinde dahi günde bir kaşıktan fazla alınmaması önerilir. Sebebi çok basit; ŞEKER SAĞLIĞA ZARARLIDIR.
Şekerin her türlüsü zararlı ama kan şekerini adeta jet hızıyla fırlatan nişasta bazlı şeker, şekerin en zararlı formudur. İçeriği fruktozdur ve fruktoz, sağlık açısından en zararlı olan şeker türüdür. Karaciğer yağlanmasına, iç organ yağlanmalarına ve yüksek trigliserid oranına sebep olur.
Kalori sağlamaz. Sofra şekerinden 200 kat daha tatlıdır. İdrarla değişikliğe girmeden atılır.
Rafine şeker, aspartam, sukraloz, sakarin gibi yapay tatlandırıcılar diyette asla yer almamalıdır. Yapay tatlandırıcılar tıpkı şeker gibi bağımlılık yapabilen kimyasallardır.
Tatlandırıcılar, pankreasta insülin salgılanmasına yol açarak aynı zamanda vücutta yağ birikmesine neden olur. Fazla tatlandırıcı kullanmak daha çok yemeye yol açar. Bu da kilo almaya yol açar.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri