Vardıkları sonuç, içtiğimiz suyun çoğunun yaklaşık 4.5 milyar yıl önce Güneş Sisteminin erken oluşumu sırasında oluştuğudur.
İçtiğimiz su 4,5 milyar yaşında. Bilim insanları açıkladı Bilim insanları tarafından yapılan yeni bir çalışmaya, dünyadaki suyun nasıl ortaya çıktığını ve hangi süreçlerden geçtiğini ortaya çıkardı. İçtiğimiz suyun Güneş Sistemi'nin oluşumundan beri var olduğu ve 4,5 milyar yaşında olduğu ifade edildi.
Bizimki gibi Güneş Sistemlerinde, genç yıldız büyüdükçe ve gezegenler oluştukça su tüm bu süreç içerisinde bulunur. Bunun kanıtı Dünya'nın suyunun içeriğinde ve bu, gezegenimizin suyunun 4,5 milyar yaşında olduğunu gösteriyor.
Oksijen ve hidrojen birleşerek söndürücü bir madde olan suyu meydana getirirler. H2O saf suyu ve bileşiğini temsil eder, saf suya tabii en yakın örnek yağmur suyudur.
Saf su, doğada bulunmayan bir maddedir. Bu sebeple de saf su nasıl yapılır sorusu sıklıkla sorulur. Suyun elde edilmesi için laboratuvarda çalışma yapılır. Su filtreleme, iyon değişimi yanı sıra damıtma, deiyoniasyon ve en sonunda da reverse osmosis işlemlerinden sonra saf su elde edilir.
İlgili 29 soru bulundu
Her türlü yaşamın kaynağı olan su, 4,5 milyar yıl önce Dünya oluştuktan yüz milyonlarca yıl sonra yabancı bir madde olarak, donmuş parçalar halinde uzaydan geldi dünyaya.
Ziraat ve sulama mühendisi Prof.Dr. Sabri Şener, "Dünya Su Günü" sebebiyle, dünyada ve Türkiye'deki su sorununa dikkat çekti. Prof.Şener, ülkemizin su zengini bir ülke olmadığını, nüfus artışı sonucu, "2030 yılına kadar su kaynaklarının tamamını kullanmasının beklendiğini" söyledi.
Yani suyun kökeni Kuiper Kuşağı'ndaki kuyrukluyıldızlar olabilir. Her türlü yaşamın kaynağı olan su, 4,5 milyar yıl önce Dünya oluştuktan yüz milyonlarca yıl sonra yabancı bir madde olarak, donmuş parçalar halinde uzaydan geldi dünyaya.
Bunun yanında patlama sorunu bir şekilde halledilse bile çok küçük miktarda su üretebilmek için çok fazla hidrojen ve oksijene gereksinim duyulduğundan işlem hem pratik değildir hem de maliyeti anormal yüksektir. Aslında su Dünya'da üretilmemektedir.
İnsanlara soracak olursanız milyonlarca insanın suyun tadının olmadığını düşündüğünü görebilirsiniz. Yapılan araştırmalar ve bilimsel çalışmalar düşünüldüğünde ise suyun tadı vardır yanıtını veriyoruz. İnsanların tükürükleri sindirim sistemlerinde ve ağız sağlıklarında aktif olarak görev almaktadır.
1-3 yaş: 1.3 litre, 4-8 yaş : 1.4 litre, 9-13 yaş: Kızlarda 2.1 litre, erkelerde 2.4 litre, 14-18 yaş: Kızlarda 2.3 litre, erkeklerde ise 3.3 litre, su içilmesi gerekir.
Dünya nüfusunun yaklaşık 8 milyarı bulmasanın beklendiği 2025 yılında ise kişi başına su tüketiminin yaklaşık 4.800 m3'e düşeceği tahmin edilmektedir. Tüketimdeki bu azalış su kaynaklarının kıtlığına bağlanacaktır. Kaldı ki 2025 yılına kadar şu an kullanılabilir durumda olan bir çok su kaynaklığı kirlenecektir.
Çocuklar Yaşa Göre Kaç Litre Su İçmeli? Günlük olarak içilmesi önerilen su miktarı; 1-3 yaş arası çocuklar için 1 litre, 4-8 yaş arası için 1.2 litre, 9 yaş ve üzeri çocuklar için ise 1.5 litredir2.
Fakat metabolizması durgun ve hareketsiz yaşama sahip kişilerin çok yoğun su tüketiminde görülme riski daha yüksektir. Doktorlara gelen vakalar incelendiğinde, bazı kişilerin bir saat içinde 6 litre su içerek su zehirlenmesi yaşadığı da ifade edilir.
Kan dolaşımı aracılığıyla böbreklere gelen suyun büyük bir kısmı idrar olarak vücut dışına atılmaktadır. Bir kısmı ise, deri, solunum ve sindirim sistemi tarafından kullanılarak vücuttan atılmaktadır.
Dünya'daki suyun ise sadece %2,5'ini (10.633.450 km3) tatlı sular oluşturuyor. Küresel ölçekte su tüketimi her geçen gün artıyor. Ayrıca küresel ısınma nedeniyle iklimdeki değişim, aşırı hava olaylarının sıklaşması ve temiz su kaynaklarının kirlenmesi, temiz tatlı su kaynaklarının giderek tükenmesine neden oluyor.
Suyu üretmek çok basit, sorun suyu laboratuvarda üretebilmekte değil. Suyu doğrudan hidrojen ve oksijen atomlarından sentezleyen tepkime, aynı zamanda son derece egzotermik (ısı yayan) bir tepkime.
Saf su renksizdir. Fakat derin suda ışık deniz tabanından ansımadığı için koyu mavi bir renk alır. Bunun ardında temel fizik nedenleri vardır. İnsan gözü 380-700 nanometre arası dalga boyundaki elektromanyetik ışınımı algılayabiliyor.
Araştırmalar, 2032 yılına kadar dünya nüfusunun yarısından fazlasının su anlamında kıtlık ile karşı karşıya kalınacağını gösteriyor. Bir yandan da su kullanımı büyük ölçüde azaltılmadığı takdirde 2040 yılına kadar şiddetli su yokluğu ile oluşacağı tahmin ediliyor.
Ancak gene de kaynatılmış suda da başka tehlikeler bulunur. Bu tehlikelerden ilki, kaynamış suyun içinde bulunan karbonat, magnezyum ve kalsiyum gibi maddelerin kireç hâline dönüşmesidir. Ayrıca yapılan araştırmalara göre kaynatma işlemi sudaki minerallerin de ortadan kalkmasına yol açar.
Sağlıklı bir insan 1,5 litresi idrar yoluyla 1 litreye yakını ise nefes, terleme ve eklem hareketleriyle olmak üzere toplam 2,5 litreye yakın sıvı kaybeder. Kaybedilen sıvının yüzde 20'ye yakın kısmı gün boyunca yediklerimizden karşılanır. Kalan 2 litreyi de su içtiğimizde yerine koymuş oluruz.
Az sayıda göl ya da nehrin bulunduğu kurak bölgelerde yaşayanlar, içme suyu tedariği için denizlere yöneliyor. Dubai'nin içme suyunun yüzde 90'dan fazlası denizden elde ediliyor. Büyük tuzlu su arıtma tesisleri ters osmoz işlemini kullanarak devasa miktarlarda içme suyu üretimi yapabiliyor.
Yerkürede bulunan suyun % 97.5'i okyanuslarda bulunan tuzlu sulardan oluşmaktadır. Geriye kalan %2.5 oranındaki tatlı suyun büyük bir kısmı kutuplarda (Antartika, Greenland) buzul ve çok derin jeolojik tabakalarda yeraltı suyu olarak bulunur.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri