Bu ek gelenekleşmiş olarak ayrı yazılır ve kendisinden önceki kelimenin son ünlüsüne bağlı olarak ünlü uyumlarına uyar: Kaldı mı? Sen de mi geldin? Olur mu? İnsanlık öldü mü?
Mi eki gelenekleşmiş olarak ayrı yazılmakta olup kendisinden önce gelen kelimenin son ünlüsüne bağlı olarak ünlü uyumlarına uymaktadır. Örnek: Siz de mi geldiniz? Mi eki soru sormak için kullanımından başka görevlerde kullanıldığı vakit de ayrı yazılır. Örnek: Güzel mi güzel!
Soru eki mi her zaman ayrı yazılmaktadır. Soru ekleri genel olarak cümlenin sonunda yer alsa da bazı durumlarda ortada kullanılabilmektedir. Soru eki olan mi kelimesine şahıs ekleri getirilebilmektedir. Şahıs ekleri gelen soru ekleri misin, miyim veya miyiz şeklini almaktadır.
Soru eki, Türkçede soru cümlesi oluşturmakta kullanılan mi ekidir. Kendinden önceki hecenin hem büyük hem de küçük ses uyumlarına uyacak şekilde dar ünlülerden birini alarak mı, mu veya mü'ye dönüşebilir: Eve geldin mi?
Mi soru ekinin yazımı her zaman için ayrı olarak yazılır. Genel olarak cümlenin sonunda yer alan soru ekleri bazı durumlarda cümlenin ortasında da kullanılır. Soru eki olan mi kelimesine bazen şahıs ekleri de getirilir. Şahıs ekleri getirilen soru ekleri misin, miyim ya da miyiz şeklini alır.
İlgili 37 soru bulundu
Soru eki taşımayan ancak soru anlamı taşıyan cümlelerde soru işareti cümle sonuna konur. Sıralı ve bağlı cümlelerin her biri soru anlamı taşıyorsa soru işareti cümlenin sonuna koyulur. İnce alay bildiren ya da belirsiz olan ifadelerde parantez içinde soru işareti kullanılır.
Soru cümleleri; soru anlamı taşıyan, cevap bekleyen cümlelerdir. Soru eki (mi), soru zarfı, soru zamiri veya soru sıfatı ile oluşturulur. Soru cümlelerinin sonuna soru işareti (?) konur.
Soru ekinden sonra gelen ekler, bu eke bitişik olarak yazılır: Verecek misin? Okuyor muyuz? Çocuk muyum? Gelecek miydi?
soru edatı, kelimeye bağlanmayıp bitişmez. mi eki de ayrı yazıldığı için edattır diyebiliriz ancak edatların tek çeşidi vardır yani mı/mi gibi versiyonu yoktur; gibi , dolayı gibi tektir. bu sebepten dolayı edat değil ektir diyoruz.
1. Bu ek geleneksel olarak ayrı yazılır ve kendisinden önceki sözcüğün son ünlüsüne bağlı olarak ünlü uyumlarına girer. Soru ekinden sonra gelen ekler, bu eke bitişik olarak yazılır: Örnek: Bu kitapların hepsini okudun mu?
Bağlaç olan da / de ayrı yazılır ve kendisinden önceki kelimenin son ünlüsüne bağlı olarak büyük ünlü uyumuna uyar: Kızı da geldi gelini de. Durumu oğluna da bildirdi. Sen de mi kardeşim? Güç de olsa.
Cevap: Beni biraz dinler misiniz? beni biraz dinler misiniz?.
Vazgeçmek kelimesi bazı yazılı kaynaklarda vaz geçmek şeklinde yer almaktadır. Bu sebeple de kelimeyi doğru yazmak isteyenler büyük bir tereddüt yaşamaktadır. TDK sözlüğünde vazgeçmek, birleşik olarak yazılan bir kelimedir.
Bu ek de adları soru yoluyla belirleyip fiillere bağlayan bir işletme ekidir. mI/mU soru eki, yalın durumdaki adlara gelebildiği gibi, iyelik ve çekim ekleri almış adlardan sonra da gelebilir ve addan ayrı yazılır.
Gelir misin? Doğru olan. Soru ekleri ayrı yazılır.
“Yazı başlıklarının her sözcüğü büyük harfle başlar; başlıkta geçen 've, de, ile, ki, ya, ya da' bağlaçlarıyla 'mi' soru eki küçük harfle yazılır.”
Edatlar cümleden atıldığında cümle anlamsızlaşıyor ancak bağlaçlar cümleden çıkartıldığında cümlede en fazla daralsa da cümle anlamsızlaşmaz. Bir örnekle ifade etmemiz gerekirse, "Onun gibisi çıkmadı" cümlesinde 'gibisi' kelimesini çıkardığımda anlamda bir bozulma meydana geliyor. Dolayısıyla bu kelime bir edattır.
Cümle içerisinde yüklem özne ve nesne görevinde kullanılan kelimeler arasında ilgi kuran kelimelere edat ya da ilgeç denir. Edatların bağlaçtan farkı cümlenin bir ögesi olmasıdır. 1- Ali ile Suna doğum günü partisine gelemeyecekmiş. Bu cümlede ''ile'' bağlaç olarak kullanılmıştır.
Türkçede Edatlar
(Güncel Türkçe Sözlük'te (TDK Internet Sayfası) 36 edat yer alıyor, TDK Türkçe Sözlük'te ise sadece 33 edat bulunuyor.)
Bulunma durumu eki getirildiği kelimeye bitişik yazılır: devede (deve-de) kulak, yolda (yol-da) kalmak, ayakta (ayak-ta) durmak, işte (iş-te) çalışmak vb.
Her iki kelimesi de -dı (-di / -du / -dü, -tı / -ti / -tu / -tü) belirli geçmiş zaman veya -r /-ar /-er geniş zaman eklerini almış ve kalıplaşmış bulunan birleşik kelimeler bitişik yazılır: dedikodu, kaptıkaçtı, oldubitti, uçtuuçtu; biçerbağlar, biçerdöver, göçerkonar, kazaratar, konargöçer, okuryazar, uyurgezer, ...
4. Renk sözü veya renklerden birinin adıyla kurulmuş isim tamlaması yapısındaki renk adları ayrı yazılır: bal rengi, duman rengi, gümüş rengi, portakal rengi, saman rengi; ateş kırmızısı, boncuk mavisi, çivit mavisi, gece mavisi, limon sarısı, safra yeşili, süt kırı vb.
Soru anlamı taşıyan ve karşı taraftan bilgi almak için kurulan cümlelere soru cümlesi denir. Bu cümlelerin sonunda yer alan fiillerin sonuna (-mı, -mi, -mısın, -misin) eklerinden biri getirilir. Bunun dışında soru cümlelerinde ''nasıl, ne zaman, niçin'' gibi soru zarfları da kullanılır.
Soru işareti genel olarak cümle sonlarında kullanılan bir noktalama işaretidir. Cümle içerisinde bir soru sorma anlamı var ise cümle sonunda noktalama işareti olarak soru işareti kullanılmaktadır. Cümle içerisinde soru ifadesinin bulunmasının yanında bazı farklı nedenler ile de soru işareti kullanılabilmektedir.
Sözde soru cümleleri biçim olarak soru cümlelerine benzemektedir. Ancak bir yanıt beklentisi ile kurulan cümleler değildir. Sözde soru cümleleri soru sormak amacı ile kullanılmalar da sonunda soru işareti bulunması gerekmektedir. Eğer soru işareti konmazsa o zaman cümlede yazım yanlışı meydana gelecektir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri