Sinüzit kafada ve göz altında basınç hissine neden olur mu? Sinüzitin en belirgin ağrılarından bir tanesi kafada ve göz altında basınç hissi yaratmasıdır. Enflamasyona uğrayan sinüs boşlukları sebebiyle baş basıncının artmasına bağlı ağrı hissedilir.
Sinüzit ağrısı, kafada, alın ve iki taraflı şakak bölgesinde, omuzda, diş ve damakta ya da burna doğru yayılan ağrı olarak görülebilir.
Hava ve mukus burun ile sinüsler arasında rahat hareket edemezse mukus sinüsler içinde birikir ve basıncın artmasına neden olur. Hangi sinüsün etkilendiğine bağlı olarak yüzde veya alında üzerine basmakla oluşan, gözler arasında veya gerisinde, yanaklarda ve üst dişlerde ağrıya meydana gelir.
Koyu kıvamlı burun akıntısına eşlik eden burun tıkanıklığı ve yüz bölgesinde ağrı, dolgunluk ya da basınç hissi bu 3 belirtiyi oluşturur. Tek başına baş ağrısı akut sinüzit için tanısal öneme sahip değilken, yüzde dolgunluk hissi bazen akut sinüzit tanısı için tek başına yeterli olabilir.
Sinüs enfeksiyonu yayılım gösterirse, yüz kemiklerinde iltihaplanmalara, körlüğe, menenjite ve beyin apsesine neden olabiliyor. KBB Uzmanı Prof. Dr. Fikret İleri, sinüzitten korunmak için soğuk havalara dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.
İlgili 23 soru bulundu
Beyin iltihabı nasıl anlaşılır? Klasik semptomlar olarak şiddetli baş ve ense ağrısı ile birlikte bulantı, kusma, yüksek ateş, titreme, şuur bulanıklığı, havale geçirme ve komaya girme şeklinde belirtiler ortaya çıkabilir.
Sinüslerin yer aldığı kemik dokuyu değerlendirmedeki yetersizliği ve pahalı olması nedenleri ile çocuk hastalarda ve enfeksiyonun kafa içerisine yayılım şüphesi olan durumlar dışında sinüzit tanısına yönelik olarak manyetik rezonans görüntüleme (MR) tetkiki tercih edilmemektedir.
Kafadaki basınç hissi, gerilim sonucu yaşanan baş ağrısı olarak tanımlanır. Bu ağrı bazen migren ağrısı ile karıştırılmaktadır. Bu tarz ağrıların nedeni yaşanan stres kaynaklı olabilir. Stres kaynaklı olmasının dışında da farklı nedenleri olabileceği göz ardı edilmemelidir.
Kafa içi basınç genellikle başka bir rahatsızlıkla ilişkili olarak yükselir. En yaygın neden kafa travmalarıdır. Kafa travmaları subaraknoid kanamaya neden olarak intrakranial basıncı arttırır.. Beyin tümörleri, iskemik inme, beyin kanaması, hidrosefali kafa içi basıncı arttıran diğer nedenlerdir.
Akut Sinüzit
Oluştuğu zaman kişide burun tıkanıklığı, elmacık kemiği, göz çevresi ve alında doluluk hissine neden olur. Meydana gelme sebebi genel olarak viral solunum yolu enfeksiyonlarıdır. Ancak bu duruma her zaman virüsler neden olmayabilir. Bakterilerin ve mantarların da akut sinüzite neden olduğu bilinmektedir.
Baş ağrısı ve burun tıkanıklığı gibi belirtilerle ortaya çıkan sinüzit, özellikle kış aylarında görülen üst solunum yolu enfeksiyonlarının etkisi ile birlikte şiddetini artırıyor.
Araştırmalar, burun deliklerini günde iki kez salin solüsyonu ile yıkamanın (her bir burun deliğinden art arda tuzlu su akıtarak) sinüziti tedavi edip önleyebileceğini göstermiştir. Ayrıca, burun boşluğuna günde birkaç kez tuzlu su püskürtmek tıkanıklığı gidermeye yardımcı olabilir.
Baş ağrısına neden olan etkenin sinüzit mi migren mi olup olmadığının tespiti için mutlaka kulak burun boğaz uzmanına muayene olunması gerekiyor. Migren şikayetleri konusunda nöroloji branşından randevu alınması gerekiyor.
Havaların soğuması ile sinüzit enfeksiyonunda artış yaşandığını bildiren Altın, şunları aktardı: 'Sinüzit, kafatasındaki yüz kemikleri içerisindeki sinüs denilen hava boşluklarının içini örten mukozanın iltihaplanarak kalınlaşması ve sinüslerin içerisinde iltihabın birikmesi olarak tanımlanabilir.
Tedavide burun açıcı spreyler ve soğuk algınlığı hapları, alerji hapları ve spreyleri, burun ile sinüs yıkama sıvıları ve spreylerinden faydalanılır. Kronik sinüzitler ise öncelikle ilaç tedavisi ile tedavi edilmeli, fakat dirençli vakalarda ve tekrarlayan durumlarda cerrahi tedavi düşünülmeli.
Stres, yorgunluk, uyku eksikliği, yetersiz beslenme, alkol tüketimi, hormonal değişiklikler ve göz problemleri gibi nedenler bölgede ağrıya sebep olabilir. Şakak ağrısına neden olabilen durumlar şu şekilde sıralanabilir: Gerilim tipi ağrı: Gerilim baş ağrısı başın her iki tarafında ve şakaklarda hissedilen bir ağrıdır.
Sistemik kan basıncının düşürülmesi istediğinde ise kalsiyum kanal blokerleri gibi antihipertansif ilaçlar kullanılabilir. Eğer kan beyin bariyeri sağlamsa kafa içi basıncını düşürmek için osmotik diüretiklerden olan mannitol ve hipertonik salin gibi solüsyonlar kullanılabilir.
Sıvılardan herhangi birinin hacminin artması veya kafa içinde yer kaplayan bir kitlenin gelişmesi, intrakranial basınç (İKB) artışına neden olur. Normal serebral otoregülasyonu olan beyin ilk olarak bunu beyin kan akımını azaltarak, beyin omurilik sıvısı (BOS) hacmini azaltarak kompanse etmeye çalışır.
Kafa içi basıncın herhangi bir nedenle tehlikeli bir şekilde ortaya çıkan klinik tablodur. Kaba içi basıncı genellikle BOS ve kan miktarı ile dengelenmektedir. Bos veya kan hacminden herhangi biri arttığında diğerinin miktarındaki azalma ile kafa içi basınç dengelenir yada dengelenmeye çalışılır.
Başı çevreleyen adalelerin kasılmasına bağlıdır ve sıklıkla başın tümünde ağrı hissedilir. Ağrı; ağırlık, basınç hissi, sıkıştırma tarzındadır. 5-10 dakika kadar sürebileceği gibi günlerce aralıksız da devam edebilir.
Gerilim tipi baş ağrılarında, kafada doluluk hissi ile birlikte baş ağrısı, alında veya şakaklarda meydana gelen basınç hissi, kafa derisi, boyun ve omuz kaslarında hassasiyet durumu bulunur. Kişiler stres ve baskı altında kaldıklarında bu ağrı nüks eder ve özellikle öğleden sonraki saatlerde daha sık görülür.
Baş ağrısı için hastanelerin Nöroloji kliniklerine başvurmak gerekir. Yapılan detaylı testlerin sonucunda baş ağrısının nedeni belirlnir ve tedaviye başlanır.
Sinüslerin tıkanmasıyla oluşan sinüzit hastalığında da halsizlik, burun tıkanıklığı, uyuşma ve karıncalanma gibi semptomlar ortaya çıkabilir.
Halsizlikle beraber yoğun eklem ve kas ağrıları vardır. Kalıcı ağız kokusu olur. Nadiren kusma ve bilinç bulanıklığı olabilir. Yoğun göz ve baş ağrılarında ışığa duyarlılık gelişebilir.
Sinüzit burun tıkanıklığı, baş ağrısı, yüzlerde dolgunluk ve basınç hissi, geniz akıntısı, öksürük, balgam, ağız kokusu, horlama, halsizlik ve yorgunluk yaparak hastaların yaşam kalitesini tansiyon ve şeker hastalığına oranla daha fazla bozar.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri