Kafein, beyni uyaran ve kan-beyin bariyerini dengelemeye yardımcı olan serotonin ve asetilkolini artırır. Kahvedeki polifenol mikro besinler, serbest radikallerin neden olduğu doku hasarını ve ayrıca beyin kan damarı tıkanmasını önler.
Her gün sıklıkla tüketilen sigara, çay, kahve ve çikolatanın fazlası beyin ve sinir sistemimiz üzerinde önemli etkiler oluşturuyor. Beyinde dopamin etkisi oluşturan nikotin ve kafeinin, bipolar bozukluk gibi duygu durum bozukluklarında kullanılmaması gerekiyor.
Her 4 saatte bir fincan kahve içenlerin, mevsimsel olarak yaşanan keyifsizlik, depresyon, motivasyon kaybı ve sinirlilik gibi ruh hali sorunlarından daha az etkilendiği görüldü. Araştırma, kahvenin beyinde uyarıcı işlevi bulunduğunu, dikkati artırdığını ve hafızayı desteklediğini ortaya koydu.
Kahve iyi hissetmemizi sağlayan dopamin hormonunun salgılanmasını uyarır. Endişeyi düşürür, mutluluk duygularını arttırır."
İlgili 17 soru bulundu
Kafein, anksiyete bozukluklarının kötüleşmesi ve sürdürülmesiyle ve zaten bu tip olaylara yatkın olanlarda panikatak veya anksiyete ataklarının başlamasıyla ilişkilendirilmiştir. 200 mg'ı geçen kafein tüketiminin bir toplumda anksiyete ve panikatak olasılığını artırdığı görülmüştür.
Kahve tüketmeyi bırakanlar depresyon, anksiyete, baş dönmesi, grip benzeri semptomlar, uykusuzluk, sinirlilik, ruh hali değişimleri ve halsizlik gibi yan etkiler bildirdiler.
Böyle bir durumda bir bardak kahve içip rahatlamaya çalışmak, işleri daha da karmaşık hale getirebiliyor. Çünkü kafein, kalp atım hızını arttırarak metabolizmadaki stres belirtilerini tetikliyor ve beynimize daha fazla 'mücadele' sinyali göndererek anksiyete krizlerine neden olabiliyor.
Kafein. Anksiyetenin artmasına neden olan bir numaralı besin kafein. Kahve, sabahları sizi uyandırabilecek bir madde içerir fakat bu madde aynı zamanda anksiyeteyi tetikleyebilecek çeşitli yan etkilere de sahiptir.
Aşırı kafein, kaygıyı tetikliyor! Günde 5-10 fincandan fazla kahve tüketiminin anksiyete (kaygı) ve panik atağı tetikleyebileceğine dikkat çeken uzmanlar, özellikle hamilelerin aşırı tüketimden kaçınmaları gerektiği uyarısında bulunuyor.
Aşırı tüketim anksiyete ve uyku sorunlarına yol açabilir
Çaydaki kafein, reflü gibi rahatsızlığı olan kişilerin mide asitlerinin artmasına sebep olacağından böyle durumlarda tüketilmemesi önerilir. Aşırı çay tüketiminin anksiyete, stres ve gerginliğin artmasına sebep olabilir.
Öncelikle pozitif etkilerine bakmak gerekirse kahve depresyona karşı koruyucudur. Depresyon günümüzde görülen en büyük psikolojik rahatsızlıkların başında geliyor. Kararında içeceğiniz günlük kahve miktarı depresyona girme olasılığınızı azaltacaktır. Hatta kokusu bile bazen sizi yatıştırmaya yetecektir.
Yorgun ve stresli günlerde içeceğiniz dibek kahvesi, stresi yok edip sizi rahatlatacaktır. Çünkü dibek kahvesinde sinirleri yatıştırma etkisi vardır.
Doğal Yollarla Serotonin Düzeyini Arttırmak
Triptofan miktarı fazla olan besinlerden olan et, süt, yumurta, peynir, kuruyemiş tüketimi; B6 B9 ve B12 vitaminleri içeren muz, avokado, tam tahıllı yiyecekler, ay çekirdeği gibi besinler serotonin düzeyinin arttırılmasına yardımcı olur.
Çikolatanın serotonin içerdiğini ve dolayısıyla endorfin üretimini arttırdığını gösteren araştırma sonuçları var. Bunun anlamı şu: Özellikle bitter çikolata doğal olarak bir antidepresandır. Çikolatanın kokusu bile beyinde mutluluk hormonu olan serotonini artırır. Bitter çikolata beyin fonksiyonlarını arttırır.
Patates, yerelması, ilik suyu gibi gıdalar ve probiyotik gıda takviyesi. - Bağırsaklarınızın iyileşmesi için gerekli şartları sağlayın: Yeterince uyku, stresle başa çıkmanıza yardım edecek doğa yürüyüşleri, nefes egzersizleri, yoga, meditasyon. Anksiyetenin en iyi ilacı egzersiz.
Kafeinin anksiyete (kaygı) ve panik atak öyküsü olanlarda anksiyeteyi ve panik atakları tetikleyebildiğini de belirten Uzbay, “Bununla beraber aşırı düzeyde tüketilmedikçe normal dozlarda alınan kafeinin anksiyete ve panik atak üzerine önemli bir yan etkisi yoktur” dedi.
Meditasyon ve nefes egzersizleri, kaygı ile mücadele için en yaygın tavsiye ve en etkili yollardan biridir. Düzenli anksiyete nöbetleriniz varsa, bir meditasyon dersi almayı düşünün. Bu alışkanlığı edinmek, stresi azaltmanıza ve yaşam kalitenizi büyük ölçüde artırmanıza yardımcı olacaktır.
Günde 1000 mg (10 bardak kahve) kafein almazsa anksiyete, ajitasyon, uyku bozukluğu ve baş ağrısı gibi semptomlar yaşadığını belirten hasta, kafein alımını durdurmak istese bile psikiyatrik ve psikolojik semptomların önünü kesemediği için kafein alımına devam ettiğini belirtmiştir.
Sabahları aç karna içtiğiniz kahve de yapısı gereği asidiktir. Düzenli olarak kahvaltıdan önce kahve içmeniz durumunda midedeki asit seviyesi artar ve mideye zarar vererek ülser gibi sorunlara yol açabilir.
Günde 3 fincanın üzerinde kahve tüketiminin doğurganlığı olumsuz etkileyebildiği, 5 fincanın üzerinde kahve tüketiminin de kemik erimesine yol açabildiğini gösteren bilimsel çalışmalar mevcuttur. Yine aşırı kahve tüketimi uykusuzluk, gerginlik, sinirlilik ve hassasiyet gibi olumsuzluklara yol açabilir.
Fazla kahve tüketimi metabolizmayı ve kan akışını hızlandırdığı için kalp çarpıntısına hatta kalp krizine bile neden olabilir. Bu sebeple gün içerisinde fazla kahve tüketimi yapılmaması gerekmektedir. Ayrıca yüksek tansiyonu da tetikleyen kahve kalp sağlığını olumsuz yönde etkileyebilmektedir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri