Şekerlenmiş bal yenir mi? Balın soğuk bir ortamda uzun süre kalması sonucu şekerlenmesi doğaldır. İster bu şekilde tüketebilir, isterseniz de bal kavanozunuzu az miktarda su koyduğunuz bir tencerenin içine koyup kaynatarak eski haline dönmesini sağlayabilirsiniz.
Bunun için de balı benmari usulü ile ısıtmak yeterli olmaktadır. Bal içerisindeki kristallerin, ısı karşısında tekrar akışkan bir hal alması sağlanmaktadır. Kristalleşen balın, besin değerinde değişme olmamaktadır. Kristalleşmiş olan bal ısıtılarak ya da olduğu gibi güvenli bir biçimde tüketilebilmektedir.
Ham balın ısıtılması, balın yapısını değiştirir ve potansiyel olarak enzimleri, vitaminleri, mineralleri vb. Zayıflatır veya yok eder (bir saniyede daha fazlası) ancak sizi korkunç bir hastalık veya zehir vermez.
Kristalleşmiş olan bal tekrar sıvı hale getirilerek tüketilmektedir. Katı halde olan balın sıvı hale gelmesi için ısıtılması gerekmektedir. Kristalize olan balın ısıtılması ise benmari yöntemi ile yapılması önerilmektedir.
İlgili 36 soru bulundu
Balın ısıtılması veya pişirilmesi toksik maddelerin oluşmasına neden olmaz. Balın pişirilmesi veya ısıtılması zararlı değildir. Ancak besin değerinde kayıpların yaşanmasına neden olur, balın besleyici değerine düşürür. Balın ısıtılarak tüketilmesi zehirler mi sorusunun cevabı hayırdır.
5. GERÇEK BAL ŞEKERLENİR Mİ? Balın şekerlenmesi, sanılanın aksine balın gerçekliği ve kalitesi üzerine bir çıkarım ortaya koymuyor. Daha önce de bahsettiğimiz gibi balın şekerlenmesi, sadece ürünün doğal yapısal özelliklerinden kaynaklanıyor. Özetle; gerçek, doğal ve kaliteli bal şekerlenebiliyor.
Isı kaliteyi bozar ve bal enzimlerini, besin maddelerini kaybeder. Isıtılmış bal aslında vücutta kötü etkiler yaratabilir ve hatta ölümcül olabilir. Balın 40 dereceye kadar ısıtmak, tadının da acımasına sebep olan bazı kimyasal reaksiyonlar oluşturur. Ayurveda'ya göre bal, pişirildiğinde şifasal değerini kaybeder.
Balın sıcak içeçeklere katılarak tüketiminde temasın bir sakınca yoktur. Balın çaya, bitki çaylarına, sıcak suya katılması balın bozulmasına sebep olmaz. Balın bozulmasına ve değer kaybetmesine sebep olan etkiler daha uzun süreli sıcaklıklardır.
Kazanın çalıştığı odanın sıcaklığına bağlı olarak termostat 40-50 derece aralığında ayarlanır. Kazanın doğru sıcaklıkta çalıştığından emin olduktan sonra içine bal dökülür ve 8 saat ısıtmaya bırakılır. Uzun süre ısıtmanın sebebi balın ısı iletimi çok yavaş olduğu için tüm balın ısınmasının biraz zaman almasıdır.
Gerçek bal buzdolabında beklediği zaman şekerlenebilir. Bu balın bozulduğu anlamına gelmez. Bu yüzden balın bozulduğu düşünülüp atılmaması gerekir.
Ilık bir suya deneyeceğiniz baldan 1 yemek kaşığı kadar koyun ve bekletin. Bal gerçek ise bıraktığınız şekilde kalacak, katkılı ise çözünme yapacaktır. 1 yemek kaşığı balı kopardığınız kağıt havlunun üzerine koyduğunuzda havlu tarafından emilime uğruyorsa katkılı olduğu söylenebilir.
Bir kibriti hafifçe balın içerisine batırın. Ardından kibriti yakın. Eğer bal değdirdiğiniz kibrit yanmaya başladıysa bal gerçek ve saftır, yanmıyorsa sahtedir.
Bal kristalleşmiş haliyle de tüketilebileceği gibi, benmari usulü bir ısıtma işlemiyle (sıcak su dolu bir kabın içerinde balın ısıtılması) kristaller çözdürülüp bu şekilde de tüketilebilir.
Bal üreticisi genellikle balın kristalize olmaması yani halk arasındaki adı ile şekerlenmemesi için veya bu sürenin uzatılabilmesi için balın ısıl işleme tabi tutulmasını sağlamaktadır. Bu durum hem tüketicinin talepleri hem de üreticinin ürettiği balı koruma isteği ile gerçekleştirilmektedir.
Balın içinde olan polen şekerlenmesine neden olabilir.İnsanlar tarafından şekerlenen balın kalitelisinin düşük olduğu sanılır ama dünyada ki en iyi kaliteli anzer balı bile donabilir. Şekerlenmenin sebebi polen ve soğuk hava etkileşimidir.
Zehirlenme belirtileri, balı yedikten 30 dakika ile 2 saat sonra mide bulantısı, kusma, şiddetli hipertansiyon ve kalp ritminin düşmesi, beyine yeterli kan gitmemesine bağlı hastanın bayılması şeklinde görülür. Deli bala bağlı zehirlenmede terleme, sersemlik, çift ve bulanık görme gibi durumlarda ortaya çıkar.
Acı balın içinde yer alan grayanotoksin maddesi zehirlenmeye neden olmaktadır. Belirtileri şunlardır; kalp ritmi bozukluğu, boğazda yanma, deride ve gözde kızarma, bulantı, kusma, ağız ve burunda kaşınma, tükürükte artış, bulanık görme veya geçici körlük, baş ağrısı ve dönmesi, ishal, tansiyon düşüklüğü, bilinç kaybı.
Bazı bal tüketicileri kaloriferin üzerinde, ocakta, sobada ballarını ısıtıyorlar. Fakat 45 derece sonrası HMF oluştuğu için kanserojen maddesi oluşuyor.
Aslında bu tamamen doğal bir olaydır ve bal kristalleşmiş, yani katılaşmış hali ile de tüketilebilir. Sadece fiziksel bir değişim olan bu durumu engellemek için ballara pastörizasyon dediğimiz, 65-76 santigrat derece aralığında 15-30 dakika boyunca yüksek sıcaklık işlemi uygulanır.
Balın kimyasal özelliklerini koruyabilmesi için uzun süre boyunca yüksek sıcaklıklara maruz kalmaması gerekiyor. Balın 2 ila 3 saat boyunca 80 derece ve üstü sıcaklıkta tutulması, bazı zararlı yapısal bozulmalara yol açabiliyor.
Balın yapısında bulunan doğal şeker molekülleri soğuk ortamda kristalleşerek şekerlenme meydana gelir ve bu yüzden bal dolapta saklamaya uygun değildir. Balın şekerlenmesi bozulmasına neden olmaz.
BALPARMAK'IN ÖZENLE SEÇİLEN BAL DÜNYASI
Arıcılardan temin edilen balların Bal Bilim Merkezi'nde yapılan analizler sonucu doğallığının tespit edilmesiyle, yüzde 100 doğal balın güvenle keyfini çıkarmak mümkündür.
Gerçek bal, soğuk ortamlarda şekerlenir; sahte bal şekerlenmez. Gerçek balın çok özel, esans gibi hafif bir kokusu vardır. Balı keserken, saklama kabını açıp kapatırken bu koku daha yoğun olarak algılanır.
Balın içerisindeki çok az su bakterilerin yaşaması için yeterli değildir. Kapağı açık halde saklanan bal, havayla etkileşime girerek bozulacaktır. Ancak kapağı açılmayan bir kavanozdaki bal, yüzyıllar boyunca bozulmadan kalabilir. Kapalı kavanozlardaki bal kristalize olur ve sertleşir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri