Türkçedeki salata kelimesi İtalyanca salata (> insalata) kelimesinden dilimize geçmiştir ve köken olarak Latince sal ("tuz") kelimesine dayanır.
Salata kelimesi Türkçe'de "tuzlu suya yatırılmış sebze, turşu" anlamına gelir. Venedikçe aynı anlama gelen salàta sözcüğünden alıntıdır. Venedikçe sözcük Geç Latince herba salata "tuzlu suya yatırılmış sebze, turşu" sözcüğünün dr.
Salat kelimesi Arapça kökenli bir kelime olup salat getirmek olarak ifade edilmektedir. Salat kelimesi Hz peygambere saygı göstermek ve onun hürmetine dua etmek anlamında kullanılmaktadır.
Farsça'da “tâzim için eğilmek, kulluk, ibadet” anlamına gelen namâz, sözlükte “dua etmek, ibadet etmek, bağışlanma dilemek, yalvarmak” mânalarındaki Arapça salât kelimesinin (çoğulu salavât) karşılığı olarak Türkçe'ye geçmiştir.
Örneğin Şiilik Müslümanlığın farklı bir koludur ve onlar da kendi mezheplerine ait camiler bulunur. Oysa Alevilerde camide ibadet etmek gibi bir şey söz konusu değildir çünkü onlar namaz kılmazlar.
İlgili 45 soru bulundu
Buna karşın günde beş vakit namaz olduğuna inanan ve bunu üç vakitte cem ederek uygulayan Aleviler de vardır.
Etimoloji. Türkçedeki salata kelimesi İtalyanca salata (> insalata) kelimesinden dilimize geçmiştir ve köken olarak Latince sal ("tuz") kelimesine dayanır.
Oran sözünün Ermenice ōrēnk (=cetvel) kelimesinden intikal ederek dönüşmüş olması mümkündür.
Türkçe konuşanlar salât'a “namaz” derler. Namaz, Farsça “ibadet” manasındaki nemaz'dan Türkçe'ye geçmiştir. Zira ilk Müslüman olan Türkler'in İslâmi kavramları öğrendikleri ortam, Fars dilinin etkin olduğu bir kültür evrenidir. Namaz'ın Kur'an'daki karşılığı salât'tır.
salatalık; her türlü salata yapma malzemesinin adıdır. yani marul, yeşil soğan, domates, mor lahana, hıyar vb hepsi salatalıktır, malzemedir. ama ülkemizde son yıllarda hıyara hıyar denmez oldu. hıyar tabiri ayıp oldu. fakat doğrusu budur. hıyar salata yapılan malzemelerden biridir ve adı salatalık değil hıyardır.
Panzanella Toskana mutfağı'na ait, ekmek ve domatesle hazırlanan, yaz mevsiminde bolca tüketilen bir salata türüdür. 1500'lü yıllarda sanatçı ve şair Bronzino Floransa'da yazdığı bir şiirinde, tostla birlikte sunulan soğan ve sirke karışımıyla oluşturulan bir salatadan bahseder.
Pirinç pilavı pişirilir ve soğumaya bırakılır. Turp, domates, salatalık temizlenir ve küp küp doğranır, karıştırma kabına alınır. Mısır ve soğumuş pirinçi ekledikten sonra salata sosu dökülür ve güzelce karıştırılır. Üzerine dereotu serpilir ve servise hazır.
1 kase salata şeklinde saydığımızda countable olmuş olur. Zaten bir salata iki salata şeklinde sayan da olmaz. Bu yüzden sayılabilir yani countable.
tomato i. tomato i. tomato plant (lycopersicon esculentum) i.
Türk Dil Kurumunda adeta kelimesi sanki ve hemen hemen anlamına gelmektedir. Bu kelime Arapçadan dilimize gelmiş bir kelimedir.
Arapça bir kelime olan acele, hızlı yapılan, çabuk, tez, ivedi, vakit geçirmeden, tez olarak, tez davranma gerekliliği; acele etmek ise, çabuk davranmak, ivmek, telaş etmek, sabırsızlanmak[1] manalarına gelmektedir.
Arapça ˁdl kökünden gelen ˁādil عادل “denge gözeten, adaletli” sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Arapça ˁadala عَدَلَ “dengeledi” fiilinin fāˁil vezninde etken fiil sıfatıdır.
Turşu. Hepimizin sevgilisi olan turşu kelimesinin kökeni de Farsçaya dayanmaktadır.
Farsça ispanāχ اسپناخ veya ispānac اسپانج “bir sebze, spinacia oleracea” sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Orta Farsça aynı anlama gelen spanāk sözcüğünden evrilmiştir.
Yunanca láχano λάχανο “kelem, lahana” sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Eski Yunanca láχanon λάχανον “her türlü sebze” sözcüğünden evrilmiştir. Bu sözcük Eski Yunanca laχaínō λαχαίνω “kazmak, toprağı sürmek” fiilinin fiilden türetilmiş ismidir.
Sağ ele üç defa su alınarak, Allah, Muhammed, ya Ali deyip, dirseğe kadar su verilir. Aynı şekilde sol el, dirseğe kadar Allah, Muhammed, ya Ali diyerek yıkanır. Sonra üç defa ağıza yine Allah, Muhammed, ya Ali diyerek su verilip gargar yapılır. Üç defa buruna, Allah, Muhammed, ya Ali gargar verilerek temizlenir.
Muhammed'den çok, Hz. Ali kültü etrafında şekillendiğine inanma hali var. Bu inanca göre Ali, Aleviliğin temel kurucu mürşidi ve piri oluyor.
Dinî törenler ve günler
Aleviler, Muhammed'in son peygamber olduğuna, Ali bin Ebu Talib'in ise veliliğine (ya da imamlığına) inanırlar.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri