Atılması için gereken süre hakkındaysa akıl almaz efsaneler var, fakat doğru olan, diğer tüm yiyeceklerle aynı hızda vücudumuzu terk ettiği. Bazı araştırmalarda ortalama 2 saat kadar bir gecikmeyle atıldığı da söyleniyor, fakat kesinlikle mideye yapışıp kalması ya da yedi yılda atılması gibi bir durum yok.
Yanlışlıkla yutulan sakızlar, vücuttan 10 yılda atılıyor. Küçük çocuklar içinse tehlike daha büyük. Yutulan sakız, sindirim sisteminde 10 yıl kalıyor.
Sakız içindeki pek çok madde sindirilemese de, sakız midenizde sonsuza kadar kalmaz. Sindirim sistemi organik ve güçlü bir makinedir ve ne kadar yapışkan olsa da sindirilebilir.
Mide hareketleri, asitler ve enzimler sakızın sindirilmesini sağlar. Ancak tek fark sakızda bulunan bazı kimyasalların tamamen çözünmemesi sebebiyle pek çok besinin emiliminin gerçekleştiği ince bağırsakta emilemez. Sakızın ince bağırsağa ulaşmış hali burada emilmeden aynı şekilde kalır.
Yani bilerek ya da yanlışlıkla yutulan sakızın reçinesi dışında bulunan diğer maddeler sakızı yutan kişinin vücudu tarafından kolay bir şekilde sindirilmektedir. Ancak sakız reçinesi diğer yiyecekler ile birlikte bağırsakta ilerler ve dışkı yolu ile vücuttan atılır.
İlgili 20 soru bulundu
Eğer bilerek ya da yanlışlıkla sakız yutulmuşsa bu sağlık açısından çok zararlı değildir. Kısa bir zamanda büyük miktarda yutulan sakız sindirim sisteminin bloke olmasına neden olmaktadır. Fakat yaşanabilecek olan bu durum oldukça nadir görülen bir durumdur.
Büyük çapta sakız yutulması ya da kısa bir süre içinde küçük küçük çok sayıda sakız yutulması sindirim sisteminde tıkanmaya yol açabilse de çocuklarda küçük miktarlarda yutulduğu için genelde herhangi bir tehlike yaşanmaz.
Sakız lekesinin olduğu yüzeyin üzerine genişliği kadar bol miktarda tuz dökün ve ardından yarım limonun suyunu sıkarak bu bölgeyi hafif hareketlerle ovun. Ovduktan sonra leke kurumadan yumuşak bir sünger yardımı ile o bölgeyi iyice temizleyin. Aldığınız sonuca fazlasıyla şaşıracaksınız!
Bunlar, milyonlarca vakadan sadece üçü. Yüzyıllardır, çiğnenen sakızlar yanlışlıkla yutulabiliyor. İncelenen katran birikintileri ise sakızın ilk olarak, milattan önce 7000 yılında Kuzey Avrupa'da özellikle de 6-15 yaş arasında çiğnendiğini gösteriyor.
Çok fazla sakız çiğnemek baş ağrısı ile beraber birtakım alerjik reaksiyonlara sebebiyet verebilmektedir. Ayrıca çok fazla sakız çiğnemek yine çene kaslarının yorulmasına ve zarar görmesine neden olabilir. Bu gibi nedenlerden dolayı mutlaka sakız dengeli ve düzenli bir şekilde çiğnenmelidir.
Sakız, sakız mayası, tatlandırıcılar, koruyucu ve yumuşatıcılardan oluşur. Şeker ve nane gibi tatlandırıcılar kolay parçalanır ve çabucak dışkı yoluyla atılır. Aynı şekilde bitki yağı veya gliserin gibi yumuşatıcılar da sindirim açısından sorun teşkil etmez.
Sakız, şekersiz olanından çiğnendiğinde uzun dönemde kilo vermenize yardımcı olabilir. Rhode Island Üniversitesi'nde yapılan laboratuvar araştırmalarına göre, sakızın kalori alımını düşürmeye yardımcı olduğu ve kalori yakma sürecini arttırdığı açıklandı.
Rhode Island Üniversitesi'nde yapılan laboratuar araştırmalarına göre, sakızın kalori alımını düşürmeye yardımcı olduğu ve kalori yakma sürecini arttırdığı açıklandı. Daha net bir ifade ile, şekersiz bir sakızı sabahları bir saat çiğneyerek 60 kaloriden kurtulabileceğiniz açıklandı.
Şekersiz sakız çiğnemenin ağız ve diş sağlığı için faydalı olduğunu belirten Diş Hekimi Pertev Kökdemir, çene ve kas yapısının bozulmaması için çiğneme süresine ve şekline vurgu yaptı. Kökdemir, “Sakız çok büyük olmamalı ve 15-20 dakikadan fazla çiğnenmemeli” dedi.
Sakız çiğnemenin mide asidini artırdığı ve dolayısıyla acıktırdığı ve yemeklerin sindirimini kolaylaştırdığı bilinir.
Sakız deyip geçmeyin
Sakız çiğnemenin önemine dikkat çeken Yalçın, "Yapılan araştırmalar yemeklerden sonra 20 dakika boyunca şekersiz sakız çiğnenmesinin çürük oluşumunu azalttığını göstermiştir… Sakız çiğneme fonksiyonu sırasında tükürük miktarında artış görülür ve besinler dişlerin üzerinden uzaklaşmış olur" dedi.
1848 yılında ABD'li iş adamı John B. Curtis ladin ağacının reçinesini ve parafin mumunu kullanarak bir tür sakız yaptı ancak çok popüler olmadı.
Birçok sporcu tarafından oyunun zihinsel tarafına bir yardımcı olarak görülen sakız çiğneme eylemi, bir basketbol maçının içerebileceği tüm strese uyum sağlamanıza yardımcı oluyor olabilir.
1848 yılında, çiğnenebilir bir malzeme olan ladin ağacının reçinesi üzerinde deneyler yapan John B. Curtis, iki yıl süren çalışmalarının ardından sakızın ticari bir ürün olarak satışını gerçekleştirmiştir. Zaman içerisinde sakıza önce aroma; ardındansa, daha yumuşak ve elastik bir hale getirmek için parafin eklemiştir.
Sakız Adası (Yunanca: Χίος, romanize: Hios), Yunanistan'ın Ege Denizi'nde yer alan bir adasıdır. Ülkenin Kuzey Ege bölgesine bağlı olan ada, Türkiye'den Sakız Boğazı ile ayrılır.
Eski Yunanların ve Kızıldereliler'in ağaçlardan elde ettikleri sakızları baharatlayarak çiğnedikleri bilinir. Manilkara zapota adlı ağaçtan elde edilen lateks, kimyasal yollarla temizlenir. Temizlenen lateks maddesine şeker, nişasta ve koku verici maddeler konularak modern usullerle sakız yapılır.
Yapışan sakızı çıkarmak için sakızı zorla çıkarmaya çalışmak yerine, buz küplerini alın ve bir buzdolabı poşetinin içine yerleştirip sakızın yapıştığı tüm alanın üzerine bu buzları koyun. Sakız soğumaya başladıkça o yapışkanlığını kaybedecek ve bir kalıp halinde yapıştığı yerden kolayca çıkacaktır.
Sakız pek sevilmiyor
En ilginç yasaklardan biri de bu… Sakız çiğnemek ya da satmak yasak. Bunun en büyük sebebi de takıntılı oldukları temizlik konusu… Yere atılan sakızlarla başa çıkılamadığı için tamamen yasaklanmış.
Almanya'da bir okul, öğrencileri derste sakız çiğnemeye teşvik ediyor. Okul müdürüne göre teşvikin nedeni; sakızın beyin hücrelerini uyarması ve konsantrasyonu artırması.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2025 Usta Yemek Tarifleri