Antalya Müftüsü Mahmut Yeleser, mezar taşlarında ölenin fotoğrafının, veya çeşitli amblemlerin konulmasının dinen doğru olmadığını söyledi. Yeleser, “Mezar taşına asılan ne fotoğrafın, ne de yapılan Cimbom ambleminin ölüye faydası vardır. Gidip, Fatiha okuyup hayır işlesinler” dedi.
Kaybolmalarını önlemek üzere, gösteriş ve israftan uzak kalarak kabir yapılmasında, mezarların başuçlarına, üzerinde ölenin kimliğini belirleyen ifadelerin yer aldığı sade bir taş ve benzeri levhaların yerleştirilmesinde dinen bir sakınca yoktur.
Değerli kardeşimiz, Mezar taşına ismin yazılmış olması yeterlidir. Örfümüzde mezar taşına resim veya fotoğraf konulmamaktadır.
Mezarın şekli hususunda son olarak şunu söylemeliyiz ki; Müslümanın mezarı, sade, tabii ve mütevazı; mezar yapımında kullanılan malzeme de basit ve ucuz olmalıdır. Müslüman mezarlığı, ihtişam, debdebe ve tantanadan uzak, sadeliği, tabiiliği ve intizamı ile örnek olmalı.
Mezarları yaptırmakta İslâmî yönden bir mahzur yoktur. Mezarın başına taş da dikilebilir. Çevresine duvar örüp yükseltilmesinde hiçbir mahzur söz konusu olmaz.
İlgili 45 soru bulundu
Mezar taşı seçerken hava şartlarına dayanıklı ve yeterince sert bir kayaç türü olmalıdır. Bu konuda müşterilerimize en çok granit mermer tercih ederiz. Oldukça dayanıklı bir yapıya sahip olduğu için uzun süre kullanırsınız. Sert bir mermer olduğu için yağmur, kar ve rüzgar gibi iklim şartlarından etkileme olmaz.
Bu sonuçta 3 aydan önce mezar yaptırmak kanunen yasaktır. Yapılan mezarın çökmemesi için de cenaze defnedildikten en az bir yıl sonra mezarın yapılması gerekmektedir.
Kabir yanına gelince, önce selam verilir. Kabrin sağ yanına, yani kıble tarafına, ayak ucuna yakın durur. Tanıdığı gibi, şeklini, suretini hatırına getirir. Euzü ve besmele ile bir Fatiha ve 11 İhlas okur.
Lahit; özellikle Antik Çağ'da insanların ölülerini muhafaza ettikleri, genellikle yeryüzünde sergilenen ve çoğunlukla taştan oyulan, sandık şeklinde mezar. Günümüzde de hâlen özellikle bazı devlet büyüklerinin mezarlarında görülür.
Mezar taşına yazı yazmak mekruhtur.
Genellikle Siyah renkli modeller kullanılsa da, kırmızı ve gri tonlu yerli üretim taşlarda tercih edilmektedir.
Mezarlık yerinin önceden hazırlanmasında bir sakınca yoktur ama çok aşırıya kaçmamak gerekir. Şatafatlı mermerler, heykeller, özel taşlarla mezarlıklar yapmak hoş da değildir. Dinimizde gösteriş yoktur."
“Bazı insanlar kabristanda ölüyü defnettikten sonra âilesine göstermek için kabrin fotoğrafını çekmektedirler. Bu davranış câiz midir?” diye sorulmuş, bunun üzerine o şöyle cevap vermiştir: “Bu, lüzumsuz bir davranış ve faydasız, abesle iştigalden başka bir şey değildir.
Yeni defin yapılan yer için geçici mezar baş taşı yaptırabilirsiniz. Defin tarihi itibari ile 15 gün sonra mezar yeri tapusunu alabilirsiniz. 90 gün sonra da mezar inşaat ruhsatını çıkartabilirsiniz.
Genellikle isim, soyisim, ölüm tarihi, dinin sembolü, dua ve ölüm tarihi yazar. Aşağıda Türkiye'deki mezarların üzerinde genellikle kullanılan bazı dini semboller bulunmaktadır. Bununla ilgili birçok ülkelerde mezar sanatı da gelişmiştir.
Kabirleri ziyaret eden kimse, kıbleye veya ölülerin yüzüne karşı dönerek " es Selâmu aleyküm yâ ehlel kubûr. Ve innâ inşâallahu biküm le-lâhikûn " (Ey kabir halkı! Allah'ın selâmı üzerinize olsun. İnşâallah biz de size (bir gün) kavuşacağız.)
Değerli kardeşimiz, Kabir ziyareti konusunda belli bir zaman sınırlaması yoktur.
Hanefi'de, perşembe, cuma ve cumartesi günleri kabirleri ziyaret etmek sünnettir. Şafii'de, perşembe günü ikindiden cumartesi günü güneş doğuncaya kadar ziyaret etmek sünnettir. Ziyaret edenin, ölü için Kur'an-ı kerim okuması, ona dua etmesi gerekir. Bunların ölüye faydası çok olur.
Önce defnedilmiş olan cenaze, tamamen çürüyüp toprak hâline gelmedikçe, bir zaruret olmaksızın kabrin açılması ve bu kabre ikinci bir cenazenin defni câiz değildir. Cenaze çürüyüp toprak hâline geldikten sonra ise aynı kabre başka bir cenaze defnedilebilir.
Bunun dinimizce bir sakıncası var mıdır? Mezar için yer satın almakta bir sakıncadan söz edilmemiştir. Hattâ özellikle ölüm olaylarında mezar yeri bulma zorluğu söz konusu olabilecek yerlerde bunun câiz olacağı açıktır. Mekruh olduğu söylenen davranış, kendisi için tabut hazırlamaktır.
Fethi kabir işlemine çeşitli durumlarda (İzinsiz gö- mülme, iddia ve şikâyetler, savcılık kararları, sigorta, vb.) başvurulmaktadır. Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK)2 87. Maddesinin 4. Fıkrasında “Gömülmüş bulunan bir ceset, incelenmesi veya otopsi yapılması için mezardan çıkarılabilir.
Diyanet İşleri Başkanlığı internet sitesinde yayınlanan makalelerde mezar taşlarının nasıl olması gerektiğine ilişkin bilgiler var. Ancak mezar taşlarına anne isminin yazılmaması yönünde bir önerme yok.
Mezarlığa ekilecek olan çiçeğin ya da bazı bitkilerin kabir azabını hafiflettiğine yönelik bazı rivayetler mevcuttur. Dikilen ağaç ya da çiçeğin yaptıkları zikirler ve ondan yararlanan canlıların sevapları kabrin altında yatan kimsenin defterine yazıldığı inanılır.
mezara naaşın gömülmesinin akabinde zamanla tahtaların çürümesinden mütevellit toprağın hazneye (sapma da denir) dolması ile mezarın üstündeki toprağın çökmesi olayı. bazı mezarlarda neden çökme olmuyor diye soranlar için de mezara tahta yerine mermer ya da briket konulmasından dolayı diyebiliriz.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri