Platonik aşkı da onu sevene kadar ya da karşılıklı sevip sevilene kadar sürer.
Kültürden kültüre, kişiden kişiye değişiklik gösterse de aşk, en genel tabiri ile bir kişiye olan sevgi ve o kişiye bağlanma duygusu ile tabir edilir. Platonik aşk ise tek taraflı olan karşılığı olmayan bir aşktır.
Platonik aşk, bir diğer biçimle karşılıksız aşk; aşkı deneyimleyen ve peşine düşen kişinin, aynı biçimde bu aşkı deneyimlemeyen ve reddedici bir konumda olan kişiye karşı beslediği aşk olarak tanımlanıyor4.
Platonik aşk kavramı birine karşı kişinin kendi duyguları ve hayal gücü ile bağlanması ona aşk hissi duyması olarak bilinmektedir. Platonik aşk yaşayan kişiler genellikle kendi kafalarında yarattıkları karaktere aşık olurlar ve bu kişiyi başka bir kişi ile bağdaştırırlar.
İlgili 36 soru bulundu
Platonik aşkın da etkileri kişisel özelliğinize, kişisel yapınıza göre değişiyor. Ama duygu olarak platonik aşk, insanları mutlu eden ve bu mutluluk sayesinde özellikle de kalp sağlığı açısından yararlı olan bir histir, bir duygudur. Platonik aşk kalbe yararlıdır.
Ayrıca aşk, genellikle, muhatabın güzelliğine bakmaksızın ve insanın iradesi dışında gönülde meydana gelen coşkun bir sevgi potansiyelidir ki, bir açıdan –imtihan için verilen- bir musibettir.
Bu düşüncelerin yoğunluğu ve yarattığı sıkıntı nedeniyle günlük yaşamı olumsuz yönde etkilenir. Platonik, gerçekte var olmayan, düşte kalan, hep öyle kalması istenilen anlamına gelmektedir. Platonik takıntı kavramı, takıntılı aşk, aşk bağımlılığı ya da ilişki bağımlılığı olarak değerlendirilir.
Aşık olmak günah değildir.
Bazen bir kişiye karşı çok güçlü romantik bir yakınlık hissederiz. Ancak bu duygu bizde böylesine güçlüyken karşımızdaki kişi bizimle aynı şekilde hissetmez. Bu durum, karşılıksız aşk olarak adlandırılır. Tek yönlü bu deneyim, aşık olan kişi için sadece üzüntü verici bir durum değildir.
Uzun bir süre, yıllarca, hatta on yıllarca sürebilecek karşılıksız aşk birkaç farklı şekilde son bulur. Eğer birey sonunda karşılık görürse duyguları genelde yatışır ve hatta bitebilir.
Uykusuzluk, kalp çarpıntısı, iştahsızlık, ağlama ya da gülme nöbetleri, el terlemesi, baş dönmesi, aşkın fiziksel göstergeleridir. Sürekli yanında olma isteği, bitmeyen özlem, kıskançlık, başkasıyla paylaşamama gibi olgular da aşkın ruhsal belirtileridir.
Platonik/Eflâtûnî aşk, maddeyle ilgisi olmayan, maddî tatmin aramayan, hayalde yaşatılan aşk, sevgi demektir.
erkekler genellikle sevdiği kıza hep bakarlar. sana bakar durur ve senin baktıgını anladıgın da hemen kafasını çevirir yada sn ona bakarken fark tmezse arkek sana bakarsa ve senin baktıgını hemen kafasını yada gözünü ksnden çekmeye çalışır sen de o zmn anlarsın zaten.
Kişi, romantik bir çekim hissetmeden, karşı tarafa yoğun bir duygusal bağlılık hisseder. Platonik aşkın belirtileri nelerdir? Platonik aşkta en belirgin belirti, diğer kişiye yoğun bir duygusal bağlılık hissetmektir. Diğer belirtiler arasında idealizasyon, gizlilik, fiziksel olmayan bağlantı ve içsel yıkım yer alır.
Çünkü platonik aşk yaşayan kişi alında hayallerine aşıktır. Hayallerinde oluşturduğu kişiyi karşısındaki bedene yükler ve onu hayal ettiği gibi olduğuna inanır, böylelikle gerçekte olanı değil, görmek ya da inanmak istediğine inanır. Bir süre sonra duygularının karşılığının olmaması ise kişiyi umutsuzluğa sürükler.
Heteroseksüel. Duygusal ve cinsel açıdan sadece karşı cinse ilgi duyan kadın veya erkeğe denir.
İmkansız aşk, karakterleri yaşları statüleri birbirinden aşırı farklılık gösteren insanların tek taraflı olarak birbirini sevmesidir. Karakter çok fazla değişmeyeceğinden engelleri aşmak çoğunlukla hayal olarak kalır. Örnek, bir futbolcuya, bir şarkıcıya kendinden çok genç ya da çok yaşlı birine duyulan aşklardır.
Aşkta güven, aidiyet, coşku söz konusudur, takıntılı ilişkide ise bir diğerinin hayatını işgal etme, güvensizlik, kendi ihtiyacını ön planda tutma ve onu yok sayma gibi duygular ön plandadır. Aşkta sevgi, sevecenlik, paylaşım ön planda iken, takıntılı ilişkide öfke, korku ve sonucunda şiddet ön planda olabilir.
Saplantılı aşk bozukluğunda aşağıdakiler görülebilir: Belirli bir kişiye karşı aşırı sempati duymak. Belirli bir kişi hakkında takıntılı düşüncelere sahip olmak. Sevdiğiniz kişiyi aşırı koruma ihtiyacı hissetmek.
Hz. Mevlana, “Senin gönlünde de Allah sevgisi iki kat oldu, arttı ise, şüphe yok ki Allah'da seni seviyor demektir” derken Hz. Peygamber'in bir hadisinden bize bahsetmiştir: “Kul Allah'ını ne kadar severse, Allah da onu o kadar sever." diye buyurmuştur. Allah, kulunu sevince dünya da, ahiret de o kulun olur.
- Biz şuna inanırız: İmtihanın şiddeti önce peygamberlere, sonra sahabelere sonra evliyalara göre silsile halinde azalır. Yani en ağır imtihan yükünü peygamberler çeker.
Ebu Hureyre –radıyallahu anh-'dan şöyle rivayet edilmiştir: Allah Rasûlü –sallallahu ve sellem- şöyle buyurdu:«Allah, kim için hayır dilerse ona musibet verir.» Hadisin manası: Eğer Allah kulu için hayır isterse onları kendi nefislerine, mallarına ve çocuklarına vereceği musibetle imtihan eder.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri