Resûl-i Ekrem Efendimiz'in uyku vakti, genellikle yatsı namazından sonra ve sabah namazından önceki zamandır. Efendimiz, imkân varsa öğle namazından sonra bir saat kadar uyurdu.
Yatsıdan sonra yatış, 22.00 civarı. Teheccüde kalkış, 02 – 03.00 civarı.
Peygamberimizin (asm) sünnetinden "az da olsa devamlı olanın daha hayırlı olduğunu" öğreniyoruz. Bu sebeple bir süre insanın kendini zorlayarak üç saat uyuması, sonra da sekiz saate çıkarmasındansa, her zaman beş veya altı saat uyuması daha iyidir.
Kaylule uykusu genellikle saat 11.00 ile 13.00 saatleri arasındadır. Güneşin en tepede olduğu saatlerde yapılan şekerlemelerin süresi ise kişiden kişiye değişir. En kısa kaylule 29 - 30 dakika, en uzunu ise bir buçuk saattir.
Peygamber Efendimiz (asm) yüzü kıbleye gelecek şekilde sağ kolunun üzerine yatardı Yatış şekilleri; sağ yanı üzerine yatma ve sağ elinin ayasını sağ yanağının altına koyarak uyuma şeklindedir. Kısa süreli istirahat yatışları ise sırt üstü uzanma şeklindedir.
İlgili 43 soru bulundu
Sevgili Peygamberimiz (sav) günde iki öğün yediği yemeği yaşamak için gereken bir fizyolojik ihtiyaç olarak görmüş, her zaman az ve öz yemiştir. Sadece et değil, sebze yemekleri ve meyve ile dengeli şekilde beslenmiştir. Rızkı, nimeti, bereketi veren Rabbimiz için her zaman şükretmiştir.
Peygamber uyumak üzere uzandığında sağ elini yanağının altına koyar, sonra, "Allah'ım, kullarını dirilteceğin kıyamet Gününde beni azabından koru" diye duâ eder ve bunu üç defa tekrarlardı.
Siesta, öğle arasında dik güneş ışınlarının sıcaklığınından veya öğle yemeği sonrası metabolizma faaliyetlerinin hızlanması sebebiyle vücudun anlık mayışma durumunun, kısa süreli uyku ile hissedilen dinlenme ihtiyacına siesta denir.
Sabah kerahat vakti: Güneş'in doğmaya başladığı saatten 45 dakika geçinceye kadar olan süredir. Öğle kerahat vakti: Öğlen namazına 45 dakika kalan zaman dilimine denilir. İkindi kerahat vakti: Akşam ezanından 45 dakika önce başlar ve Güneş batana kadar devam eder.
Gündüz Uykusunda İdeal Saat
Araştırmacılara göre gündüz uykusunun ideal süresi yetişkinlerde 30 dakika civarıdır. 45 dakikadan fazla olan gündüz uykusu uyku sersemliği yaratacağından pek önerilmez! Çocukların ise gündüz 1-2 saat uyumaları önerilir.
14 – 64 yaş aralığında bulunan bireyler için uzmanların tavsiye ettiği uyku süresi en az 7 saattir. Bu süre zarfında sinir sistemi biriken toksinleri atabilir, dokular kendini yenileyebilir ve iç organlar yeterli kadar dinlenebilir.
Ölümün kardeşi sayılan uyku da, Ahiret âleminde bir anlam ifade etmeyecektir. Cennette “Onlara orada hiçbir yorgunluk dokunmaz” 3 âyetiyle de ispatladığı üzere, hiçbir yorgunluk ve acizlik olmayacağı için uykuya da ihtiyaç duyulmayacaktır.
Sağlıklı hayat için ihtiyaç duyulan uyku süresi, genetik faktörler de dahil olmak üzere, yaşa, mevsime, yaşanılan bölgeye ve yapılan işe bağlı olarak günde 5-10 saat arasında değişmekle birlikte yetişkin bir insanın ortalama 6-8 saat uyuması gerekir.
Peygamber Efendimiz (S.A.V) gecenin son üçte birine doğru uyanırdı. Peygamber Efendimiz (S.A.V) gecenin son üçte birine doğru uyanırdı.
Namaza kalkmak niyetiyle uyuyanın uykusu da ibadet olur. Uyuduğu hâlde sabaha kadar ibadet etmiş sevabına kavuşur.
Yatmadan önce abdest alıp dua etmeli, uyanınca da Allah'a hamd etmeli ve dua etmelidir. Yatarken sağ tarafa dönüp yatmalı, sağ eli sağ yanak üzerine koymalıdır. (Daha sonra dönülse de bu sünnet yerine gelmiş olur.) Yüzü koyun yatmamalıdır.
Gerçekleştirilen araştırmalar doğrultusunda gece en verimli uyku saatleri 23.00 – 03.00 olarak belirlenmiştir. Melatonin hormonu uykuyu kolaylaştıran ve uyku kalitesini artıran bir hormondur. Hücrelerin artışı saat 00.00 itibariyle en üst noktaya ulaşmış olur.
Uykunun en verimli saatleri 23:00 ve 03:00 arasıdır. Melatonin hormonu uykuyu kolaylaştırır ve bu da akşam saatlerinde salgılanmaya başlar. Hücre çoğalması ve protein yapımı da 00:00 saatinde en yüksek seviyeye ulaşmış olur. İnsanların en geç 23:00'da uykuya dalmış olması verimli bir uyku geçirmesini sağlar.
Bu vakit, günlük çalışmanın hazırlığını yapmak, serinliğinden istifade etmek zamanıdır. Güneş'in doğmasından sonra bir rehavet / gevşeme söz konusu olup, çalışmanın şevkini kırdığından ve de bereketsizliğe sebebiyet verdiğinden, hadiste “hilaf-ı sünnet / sünnete aykırı” olarak değerlendirilmiştir.
Geleneksel olarak Japonlar kahvaltıda haşlanmış pirinç (gohan), miso çorbası, nori (deniz yosunu) ve pişmiş (füme, kavrulmuş, kızartmış, ızgara) balık yerler. Birde sabah sofrasında marineli ve taze sebzeler, tofu peyniri (soya peyniri) ve mutlaka yeşil çay bulunur.
Japonların günlük ortalama uyku saati, dünya ortalamasının altında. 28 ülkede yapılan bir araştırmaya göre, Japonların ortalama uykusu günde 6 saat 35 dakika. Bu, uluslararası ortalamanın 45 dakika altında. Bu sebeple gün içinde çok bitkin oluyorlar.
Bu ilginç manzaranın sebeplerinden biri elbette yoğun çalışma saatleri. Japonya bizden 5 saat azda olsa haftalık tam 40 saat çalışıyor.
Peygamberimiz (asm) resim çizmeye izin vermiyordu.
Yüzyıllar boyu süren bu batıl inancı, İslam, tevhid inancıyla kaldırdı. İnsanların kötü alışkanlıklara tekrar dönmemeleri için Peygamberimiz (asm) her tür resim, heykel, put ve benzeri "gölgeli-gölgesiz" resimlemeleri yasakladı.
Bizim kültürümüzde, minyatürlerde Hz. Peygamber'in yüzü daima peçeyle gösterilmiştir. Çünkü yüzünün tam olarak aksettirilemeyeceği, bir fotoğraf gibi olamayacağına inanılır.
Peygamber'i (Allah'ın salât ve selamı onun üzerine olsun) vasfettiği zaman şöyle buyurdu: Hazreti Peygamber'in boyu ne çok kısa ne de çok uzundu, orta boyluydu. Ne kıvırcık kısa, ne de düz uzun saçlıydı; saçı kıvırcıkla düz arasındaydı. Değirmi (yuvarlak) yüzlü, duru beyaz tenli, iri siyah gözlü ve uzun kirpikliydi.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri