Özellikle patlıcanları közleyecekseniz ve acılarını almak istiyorsanız yüzeyine bıçakla minik delikler açabilirsiniz. Ardından üzerine tuz ilave edip soğuk suda bekletebilirsiniz. Bu şekilde 10-15 dakika kadar suda bıraktıktan sonra sudan çıkarıp kurulayarak közleyip ya da pişirebilirsiniz.
Bu işlemin ardından suyun rengi kahverengiye dönüşür ama yine de etkisizdir. Patlıcanları sudan süzdükten sonra maksimum 5 dakika içerisinde kararmaya başlayacaktır. Doğru sandığımız bu yöntem aslında patlıcanın acı tadını da almaya yetmiyor.
Bir avuç toz şekeri patlıcanların üzerine eşit miktarda serpin. Bu basit uygulamanın ardından patlıcanın acı tadı ortadan kalkıyor.
Patlıcan yetişme devresinde 7-8 günde bir sulanması gerekir. Aksi taktirde gelişme yavaşlar mahsul azalır ve meyvelerde acılık başlar.
Suyun rengi değişene kadar içerisinde bekletin. Soğuk ve bol tuzlu bir suyun içerisinde bekleyen patlıcanlar daha az yağ çekecektir.
İlgili 40 soru bulundu
Patlıcanları tamamen soyarak küp küp kesip aralarına ve üzerine üç tatlı kaşığı tuzu dökerek, bir kapta acı suyunun çıkmasını için on beş dk. bekletiyoruz.
Tuzlu Suda Bekletin
Patlıcanların kabuklarını soyup dilimleyin. Daha sonra bir miktar tuz eklediğiniz su içerisinde bekletin. Patlıcan dilimlerinin suyunu iyice süzüp kağıt havlu ile kuruladıktan sonra kızartmaya başlayın. Bu yöntem sayesinde patlıcanların yağ çekmesi ve acı lezzeti azalır.
Patlıcanın acı olup olmadığı nasıl anlaşılır? Patlıcanın tazeliğini kontrol etmek için elinize alın ve hafifçe sıkın, bıraktığınızda eski halini alıyorsa tazedir. Patlıcana acı tadını veren çekirdeklerdir. Patlıcan ne kadar büyük olursa çekirdeklerde o kadar büyük ve tadı acı olur.
Bilindiği üzere serbest radikaller hücre zarına zarar vermekte ve kötü huylu 'LDL' kolesterolün oksidasyonuna neden olarak kalp hastalıkları ve inme riskinin artmasına neden olmaktadır. Ayrıca patlıcanın içerdiği fenolik bileşiklerin Tip 2 Diyabet ve hipertansiyonda çok önemli roller oynadığı da gözlenmiştir.
Patlıcanın gövdesini de inceleyin; çeşide bağlı olarak, solgun, cansız bir renk yerine parlak, koyu beyaz veya canlı mor bir renk tonu olmalıdır. Parmağınızla patlıcanın gövdesine bastırın. Sebze baştan sona lapa gibiyse, onu atıp yerine sert, olgun bir patlıcan kullanmanız daha iyi olur.
İç kısımlarını tuzlayıp 20-25 dakika kadar tuzla birlikte bekletin. Eğer yemeklik kullanacaksanız tuzlanmış patlıcanları su dolu bir kapta yıkayın ve yaklaşık 15 dakika kadar suda bekletip kullanın.
Acısı fazla kaçmış yemeğin tadını dengelemek ve acıyı azaltmak için limondan yardım alabilirsiniz. Çay bardağının dörtte birine denk gelen limon suyu bu noktada yeterli olacaktır. Pişen yemeğinize limon suyunu ekledikten sonra artık içiniz rahatlayabilir.
Patlıcanları yıkayıp uygun şekillerde kestikten sonra tuzlu su dolu bir kap içinde bir saat kadar bekletmeniz sebzenizin kararmadan kurumasını sağlar.
Patlıcanları yıkayıp uygun şekillerde kestikten sonra tuzlu su dolu bir kap içinde bir saat kadar bekletmeniz sebzenizin kararmadan kurumasını sağlar. Ayrıca patlıcanı gölgede kuruttuğunuzda elde ettiğiniz kuru patlıcanlarınızın daha beyaz kaldığını, kararmadığını göreceksiniz.
Patlıcanın kabuklarını soyup yemeğe göre doğradıktan sonra, tuzlu suyun içerisine alarak 15 dakika bekletin. Daha sonra suyunu süzün ve temiz kağıt havlu yardımıyla kurulayın. Son adım ise pişirme yöntemidir.
Hazırladığınız kışlık çiğden patlıcanı dondurucuda 12 aya kadar saklayabilirsiniz. İstediğiniz zaman buzluktan çıkartıp, buzunu çözdürmeden direk pişirebilirsiniz.
Kimler Patlıcan Tüketmemeli? Patlıcanın aşırı miktarda ve çiğ tüketilmesi, zehirlenmelere yol açabilir. Ayrıca mide bulantısı ve sindirim sorunlarına sebep olabilir. İçeriğinde bulunan oksalat nedeniyle, böbrek sorunu olan kişilerin, patlıcanı sınırlı miktarda tüketmesi önerilir.
Patlıcanın huzursuz ettiği başka ülkeler de var
Örneğin 16. yüzyıl İngiltere'sinde patlıcana bu özelliğinden dolayı "Mad Apple" (Deli Elma) deniyormuş ve hatta bu sebepten üretimi bir süre yasaklanmış. İtalya'da da patlıcanın insanları delirttiğine inanıldığı için ekimine sınırlama getirilmiş.
Patlıcan, yüksek oranda nikotin içerdiğinden, bebeklere 2 yaşından önce verilmemesi gereken sebzeler arasında yer alıyor. Lif bakımından zengin olsa da, besin değerleri açısından zengin olmayan patlıcan, bebeklerde gaz problemlerine de yol açabiliyor. Bu nedenle, bebeklere patlıcan yemeklerinin verilmemesi gerekiyor.
Patlıcanı kestiğiniz veya kabuğunu soyduğunuz zaman, kesilme yüzeyindeki hücreler bölünür ve açılır. Bu hücreler oksijen ile temas ettiğinde oksidasyon başlar, patlıcan renk değiştirir ve esmerleşir.
Bostan patlıcanı ise bildiğimiz patlıcanın farklı bir türü. Görüntü olarak küçük ve tombik bir yapıya sahip olan bu patlican türü sofraları renklendirecek cinsten. Özellikle davetlerde ve özel misafirleri ağırlarken hazırlayacağınız sofralarda bostan patlıcanı kullanarak çok daha şahane sonuçlar elde edebilirsiniz.
Öncelikle patlıcanlarınızı güzelce yıkayarak işe başlayın. Patlıcanı alacalı soyarak kızartmak hem lezzet açısından önemli hem de patlıcanın kızartma süresini kısaltıyor. Alacalı bir şekilde soyduğunuz patlıcanları bütün halde bol tuzlu soğuk suyun içerisinde bekletin. İlk siyah acı suyu bu şekilde çıkacaktır.
Hamurunuzun pişerken yağ çekmemesi için henüz hamuru hazırlarken içerisine mutlaka sirke ilave edin. İlave edeceğiniz sirke, hamurunuzun daha puf puf kabarmasını sağlayacak ve yağ çekmesini önleyecektir. Gerekiyorsa hamurunuzu uygun sıcaklıklarda dinlendirerek pişirme işlemine geçin.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri