Kişinin ölümünden sonra devam eden hayır ve hasenatı sayesinde kendisine ulaşan sevaplarının olması durumuna Sadaka-i cariye denilmektedir. Hz peygamberin bir hadisi şerifinde şöyle nakledilmiştir; yedi şey vardır ki kul vefatından sonra kabrindeyken de bunların ecri ( sevabı) kendisine ulaşır.
Sadaka-i cariye, öldükten sonra dahi insanoğlunun amel defterine sevap yazılmasına vesile olan bir ibadet çeşididir. İşledikleri bu ibadet sayesinde insanlar öldükten sonra sevap kazanmaya devam ederler, bu sebepten dolayı İslam alimleri kişilerin sürekli bu ibadeti yapmalarını söylerler.
Peygamber bunu veciz bir sözünde şöyle ifade etmektedir: "Kişi öldüğünde ameli kesilir, amel defteri kapanır. Ancak arkasında hayırlı evlat, onunla amel edilen ilim ve sadakai cariye bırakan kimsenin amel defteri kapanmaz."
Cevap: Peygamberimiz, "İnsan ölünce amel defteri kapanır, yalnız geriye kamunun yararlandığı bir sadaka (hayrat) yahut kendisine dua eden iyi bir evlat, ya da yararlı ilim bırakanın defteri açık kalır, bıraktığı güzel şeyler sürdükçe o kişiye sevap yazılır" buyurmuştur.
Resûlullah Efendimiz, “İnsan öldüğü zaman amellerinin sevabı kesilir, üç amel hariç: Sadaka-i câriye, yararlanılan ilim ve ebeveynine dua eden sâlih evlât” buyurur.
İlgili 30 soru bulundu
Değerli kardeşimiz, İnsan öldükten sonra prensip olarak imtihan dönemi bittiği için, artık herhangi bir günah veya sevabın yazılması söz konusu değildir. Bu açıdan bakıldığında ne bir nafile ibadetin sevabı ne de bir suçun günahı ölümden sonra devam etmez.
İnsan kız olsun erkek olsun kendi neslinden dünyaya gelen evladını Allah'ın râzı olacağı bir şekilde eğitip yetiştirirse ve geride kalan bu evladı¸ anne-babasının arkasından dua ederse o anne-babanın da amel defteri kapanmaz. O kişi ölüp bu dünyadan göçmesine rağmen¸ sevaplar amel defterine yazılmaya devam eder.
Annesinin aniden öldüğünü, şayet konuşabilseydi sadaka verilmesini vasiyet edeceğini zannettiğini belirterek, onun adına sadaka verirse sevabının kendisine ulaşıp ulaşmayacağını soran sahabîye de, “Evet, ulaşır. Onun namına sadaka ver.” (Buhârî, Vasâyâ, 19; Müslim, Zekât, 51) buyurmuşlardır.
Ölen kimsenin adına verilen sadakanın sahih (geçerli) olabilmesi için, ölen kimsenin yakın akrabalarından ve çocuklarından olması şart değildir. Aksine yakın akraba tarafından verilen sadaka sahih olduğu gibi,uzak (yakın akraba olmayan) birisi tarafından vesilen sadaka da sahihtir.
Ebû Hureyre'den (r.a) rivâyet edildiğine göre Rasûlullah (s.a) şöyle buyurdu: “İnsan öldüğü zaman amel defteri kapanır.
Eğer her iki cinsiyette de 15 yaşına kadar herhangi bir buluğ çağa girme belirtisi görülmezse 15 yaşından sonra hükmen buluğ sayılır. Bu evreden sonra artık amel defteri kesin olarak açıldığı için her kız ve erken dinen gerekileni yapmalıdır.
Cevap. 1- Geride sadaka-i cariye (devamlı kazandıran bir eser, köprü, cami gibi hayır) bırakanın, 2- Hayırlı bir evlat(ruhu için dua edip hayır hasenatyapan bir evlat) bırakanın, 3- Geride faydalanılacak bir ilim bırakan kimselerin amel defteri kapanmaz."
Her Müslüman kadın bilmeli ki, başı ve bedeni örtmek farzdır. Bunu yapmakta karar verecek olan da kendisidir. Emri yerine getirirse sevap alır, getirmezse günah işlemiş olur. Tesettür de namaz gibi, zekât gibi, oruç gibi farz bir amel.
Kalıcı hayır işlerine sadaka-i cariye denir. Sadaka-i cariye yapan kimsenin öldükten sonra amel defteri kapanmaz ve yaptığı şeyden dolayı hala sevap yazılır.
Peygamber Efendimiz (s.a.v) ölülerin arkasından kurban kesip sevabını onlara bağışladığına göre, ölüler, kendileri için yapılan hayır-hasenâtın hepsinden haberdar olmakta ve onların sevaplarından faydalanmaktadırlar.
2–3 gün: Karın derisinde renk değişikliği görünür. Gaz nedeniyle karın şişmeye başlar. 3–4 gün: Renk yayılır ve renksiz damarlar görünür hale gelir. 5–6 gün: Karın belirgin şekilde şişer ve deride kabarcıklar gözlenir.
Sadaka verirken okunması gereken Sadaka duası ise şu şekildedir: “Rabbenâ tekabbel minnâ inneke entessemiulalim.” Türkçesi ise: “Ey Rabbimiz bizden bunu kabul buyur! Şüphesiz sen hakkıyla işitensin, hakkıyla bilensin.”
- Ölen kişi, kendisi için okunan surelerin ve yapılan duaların kimden geldiğini bilir mi? Değerli kardeşimiz, Ölü, kendisine gönderilen amellerin sevaplarından ve kimden geldiğinden haberdar olur.
Hanefî ile Hanbelî alimlerine ve Şafiî ve Malikîlerin sonradan gelen alimlerine göre, ölü yanında okunan Kur'an'ın sevabı ile Kur'an okumanın peşinden yapılan dua, orada bulunmasa da ölüye ulaşır. Kur'an okumanın akabinde dua etmek ise daha çok kabule şayandır ve kabul edilmesi daha çok umulur.
Kabir hayatına gidenler, dünyadaki yakınlarının amellerinden haberdar olur mu? Eğer olursa sevinme veya üzülme söz konusu mudur? Onlar için dua ederler mi? Evet, kabir hayatına gidenler, dünyadaki yakınlarının amellerinden haberdar oluyor, seviniyor veya üzülüyor, onlar için dua ediyorlar.
okur yazar olan ve olmayan, Arap ve Acem herkesin onu rahatlıkla okuyabilecek olmasıdır. Üçüncü husus ise şudur ki, insanın amel defterinin sürekli olarak açık ve neşir halinde olması ve mahşerde toplanan her kesin onu görebilecek ve okuyabilecek olmasıdır.
Hayırlı bir evlat bırakmak da sadaka-i cariye kabul edilir, insanlığa faydalı bir kitap bırakmak da sadaka-i cariyedir. Bir camii inşaatı için cüzi miktarda bağış yapmak bile sadaka-i cariye kabul edilir.
Amel Defteri Sağdan ve Soldan Verilenlere Ne Denir? Hakka Suresinin 19. ayetinde ve İnşikak Suresinin 7. ayetinde, ahirette defteri sağdan ve soldan verilecek anlatılır. Kuran'da, günahkar kullara kitabının solundan, mümin kullara ise sağından verileceği açıkça ifade edilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri