Muamelat (Arapça معاملات, kelimenin tam anlamıyla "işlemler" veya "alışverişler"), İslam hukuku veya fıkhın bir parçasıdır. Kaynaklar, muamalat'ın İslami "ticari işlemleri yöneten hükümleri" ve Mecelle-i Ahkâm-ı Adliye) kapsadığı konusunda hemfikirdir.
Amel kökünden türetilmiş olan muamelat kelimesi dilimize Arapçadan geçmiştir. Amel iş ve eylem anlamına gelirken, muamelat davranış ve tutum demektir.
İslâm hukukunun amelî-tatbikî bölümünü ve miras hukukunda alt soy hısımları ifade eden fıkıh terimi. Kulun Allah'a karşı sevgi, saygı ve bağlılığını gösteren duygu, düşünce ve davranış biçimleri için kullanılan terim.
b) Muâmelât: Ibadetin dışında kalan hukuki tasarruflar, akitler, suç, ceza ve benzeri hükümlerdir. Bunlar; ferdin fertle, ferdin toplumla veya toplumların birbiriyle olan ilişkilerini düzenleyen kaidelerdir.
İslam dininde fiili ibadetlere göre verilen hükümlerin yanı sıra insanların birbiri arasında veya toplumların birbiri arasında olan hukuki, idari ve mali gibi beşeri konuları düzenleyen terim olarak adlandırılıyor.
İlgili 25 soru bulundu
Toplu olarak baktığınızda; muamelat, ibadetler dışında şeriat düzeninin iş ve pratiğe yönelik hukuki, idari, mali, evlenme, boşanma, miras gibi tüm münasebetleri düzenleyen bölümü…
14. Muamelat fıkhı çerçevesinde bir sözleşme kuruluşunda ilk teklifi ifade ve irade beyanına ne denir? İcap, sözleşmenin kuruluşundaki ilk tekliftir.
Sözlükte “iş, çaba, çalışma” anlamındaki amel kökünden türetilen muâmele “karşılıklı etkileşim sağlayan işlem” demektir.
Buna göre ibâdât, sırf Allah'ın rızasını veya bunun semeresi olan uhrevî karşılığı elde etmek maksadıyla yapılan veya yapılması gereken fiilleri düzenleyen alan olarak tanımlanabilir.
Ankara Hukuk Fakültesi Mecmuası, Cilt:III, Sayı:l, İstanbul 1946, s.126; "Ukubat Ceza ve Azap anlamındadır. Darp ile, hapis ile kat'ı uzuv ile veya katil ve recm ile yapılabilir.
Evlenme, boşanma, nafaka, velâyet, iddet, miras, nesep bu hükümler arasında sayılabilir.
Bunun dışında boşanma, evlilik, velayet gibi konuların hemen hemen hepsi münakehat kapsamında değerlendirilerek bir hükme bağlanır. Fıkıh ilmi; münakehât, ibadetler, muamelat (alış-veriş, faiz, kira, miras v.b.) ve ukubat (cezalar) olmak üzere dört bölüme ayrılır.
Görevin Ana Amacı : Organ toplantılarının tüm sekreterya işlerini, odaya gelen giden evrakın takibini ve üye bilgi güncelleme işlemlerini yapmak üzere, Yönetim Kurulu kararıyla atanan bir Muamelat Memuru bulunur. c. Bağlı Olduğu Unvan: Genel Sekretere bağlı olarak çalışır.
İbadet; “itaat etmek, boyun eğmek, kulluk etmek, tevazu göstermek, ilah edinmek” anlamına gelir. Dinî bir terim olarak ise; “Fiil ve niyete bağlı olarak yapılmasında sevap olan ve Allah'a tazim ve yakınlık ifade eden şuurlu itaat” demektir.
“İslâm” deyimi hem Hz.Muhammed'in son peygamber olarak getirdiği dinin, hem de ondan önce gelen peygamberlerin tebliğ ettikleri dinin adıdır. Bu bakımdan Kur'ân-ı Kerim, bütün peygamberlere tebliğ olunan dine “İslâm” adını vermektedir.
Burada “haramlık” hüküm, “şarap içme” konusu asıl, “sarhoş edici olma” vasfı ise illettir. Bu illetteki ortaklık sebebiyle sözgelimi bira içmek şarap içmeye kıyas edildiğinde bira içmenin de haram olduğu sonucuna ulaşılır.
Naslardan hüküm çıkarma anlamında fıkıh usulü terimi. Bir veya birden çok önermeden başka bir önerme çıkarma, akıl yürütme anlamında mantık terimi.
FERÂİZ. 1. Farîzalar, farz olan şeyler: “Ferâiz-i dîniyye.” 2. (İlm-i ferâiz'den kısaltma yoluyle) İslâm hukūkunda mîrastan ve mîrâsın vârislere intikal ve taksîminden bahseden ilim [Bu anlamda tekil gibi kullanılır].
Bu bağlamda usul kelimesi kişinin anne, baba ve onların anne ve babası şeklinde yukarıya doğru devam eden ve kendisine kan bağıyla bağlı üst soy hısımlarını, fürû ise aynı şekilde aşağıya doğru devam eden alt soy hısımlarını ifade eder. Fürû hısımlığı, özellikle aile ve miras hukukunda birçok özel hükme konu olmuştur.
1-TCK'nın 232/1. maddesinde düzenlenen kötü davranma suçu; yaralama, tehdit, sövme gibi Kanunun başka maddelerinde açıkça düzenlenmiş suçlar dışında kalan, çıplak gezdirme, aç bırakma, sürekli alay etme, korkutma gibi merhamet ve şefkatle bağdaşmayan eylemleri kapsar.
Adalet toplumun barış huzur ve refahının ön şartıdır. Adaleti çok basit olarak tanımlarsak; herkese hak ettiğiyle muamele etmek olarak tanımlayabiliriz. Yani adalet eşit davranmak değil, insanlara hak ettiği şekilde muamele etmektir.
Muhammed (s.a.v) in şu sözü ferahlatır insanı; * "Hak etmediğin bir muamele gördüğünde unutma ki; O kişi senin değerini anlamadan ölmez. Çünkü Allah adildir."
Çalışmamızın konusu olan ayıp muhayyerliği ise, İslâm hukukuna ait bir kavram olup, mal veya bedelde bilinmeyen bir kusurun ortaya çıkması durumunda, bu kusuru bilmeyen alıcı yahut satıcıya, akdi fesih veya kabul etme hakkını tanıyan seçimlik bir haktır.
Bir ibadetin veya hukukî işlemin temeldeki bir eksiklik veya bozukluk sebebiyle hükümsüz olması mânasında kullanılan fıkıh terimi. Bir ibadetin veya hukukî işlemin, vasıf ve şartlarındaki eksiklik ve bozukluk sebebiyle hükümsüz olması anlamında fıkıh terimi.
Akdin konusu, akdin kendisi sebebiyle yapıldığı ya da üzerinde gerçekleştiği husustur. Buna ma'kudun aleyh veya akdin mahalli denir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri