Osmanlı mutfağına ait bir lezzet olan midye dolma, hayvanlar aleminde yumuşakçaların “Bivalvia” -“Midyeler” sınıfında yer alan deniz ürünlerinin içerisine baharatlı iç pilav konularak doldurulması ile elde edilen ve çok beğenilen bir Türk sokak lezzetidir.
Midye dolması, kara veya mavi midyenin pişirildikten sonra iç pilav ile doldurulmasıyla yapılan bir çeşit dolma. Türkiye'nin özellikle Ege ve Marmara Bölgelerinin bazı illerinde yapılır. Özellikle İzmir ilinde meşhurdur. Genellikle bu işi Mardinliler yapmaktadır.
Osmanlı'da midye Dolmacıların genel olarak Ermeni kökenli oldukları yazmaktadır. Hatta halk arasında bu lezzet Ermeni mezesi olarak da bilinmiştir. Bu lezzet genel olarak camekan içerisinde tencerelerde Çingeneler ve Ermeniler tarafından satılmıştır.
Yoksulluk ve yıllardır yaşanan savaş nedeniyle köyleri boşaltılan, göç eden Mardinlilerin yoksul kesiminin Ermenilerle tanışmaları sonucu midyeci olurlar. Mardinlilere midye dolma işinde Ermenilerden sonra kıyı kesimine Mardin ve civarından göç eden Süryanilerin de katkısı unutulmamalıdır.
Diyanet, Kur'an'da Maide Suresi'nde denizden elde edilen yiyeceklerin helal olduğunun ifade edildiğini bildirdi. Ancak İslamiyet'te Hanefi mezhebinde midye, kalamar, yengeç, ıstakoz, karides gibi deniz canlılarını yemenin helal olmadığını aktardı.
İlgili 19 soru bulundu
Çünkü midye, balık suretinde değildir ve de o sınıfına girmez. Dolayısıyla balık suretinde olmayan bir deniz hayvanının etini yemek, caiz olmamaktadır. Suda yaşayan ve suda barınan hayvanlardan, her tür balığın eti ise yenilebilir.
Midye Adet Görür mü ? Adet, memeli hayvanlarda döllenmeyen dişi hücresinin kanla birlikte vücuttan dışarı atılmasıdır. İnek, koyun, keçi vb. gibi etini tükettiğimiz hayvanlarda yani memelilerde adet görülür. Midye ise omurgasız bir canlıdır dolayısıyla adet görmesi gibi bir şey söz konusu değildir.
MARDİNLİ MİDYECİLER
Mardin'de deniz yok ama Türkiye'nin dört bir köşesinde nerede bir seyyar midye tezgahı görseniz sahibi %98 Mardinlidir. Tıpkı pazarlardaki patates soğan satıcılarının Niğdeli, sebze meyvecilerin Karslı, hurdacıların Nevşehirli, tuhafiyecilerin Sivaslı ya da Malatyalı olması gibi…
Uzmanlar ise uyarıyor, "Denetimsiz toplanan midyeyi tüketmeyin" diyor. İstanbul'da iskele demirleri, köprü kolonları ve teknelerin altları gibi denizin içerisinde bulunan metallerin üzerine yapışmış haldeyken toplanan midyeler, sağlığı tehdit ediyor. İstanbul'da midye avcılığı yasak.
Ağır metaller kirli sularda birikir. Midye içine çektiği parçacıklardan sindiremediklerini tekrar dışarıya atar, denizden çıkarıldıktan sonra kısa sürede ölür ve çok çabuk bozulur.
iki parçalı kabuğu olan yumuşakçadır. omurgasızlardandır. midye ve istiridye olarak adlandırılırlar. sindirim yapmazlar. omurgasız denildiğine göre böcek değil hayvanlar grubuna girerler. midyeler hayvanlar aleminin yumuşakçalar şubesine ait bir sınıftır.
Midye denizlerde yaşayan, yassı solungaçlılar ailesinden, solungaçla solunum yapan, boyları 5 ila 60 cm arasında, yaklaşık 12-14 yıl yaşam süresi olan omurgasız canlı türüdür.
Bir istiridye türü olan midyenin tadı ise, hafif tuzlu bir lezzete sahiptir.
Dolma, yüzyıllardır ilk olarak yapıldığı Orta Doğu mutfağının bir parçasıdır. Her ne kadar "dolma" terimi Osmanlı'nın Topkapı Sarayı mutfağında ortaya çıkmış olsa da, Osmanlı öncesi Arap mutfağında dolma sayılabilecek "etle doldurulmuş patlıcan" tariflerine rastlanmaktadır.
Midyelerin içinde bulunan etsi besin, bakteri, virüs, mantar ve balık dışkılarının öğütülmüş halidir.
Üretilmiş veya avlanmış veya toplanmış midyeler kesinlikle imha edilir.
Diyanet İşleri Başkanlığı; “Yengeç, kalamar, ıstakoz, karides, midye, kurbağa vb. gibi deniz ürünleri yenilebilir mi?” sorusuna yanıt verdi. Diyanet İşleri Yüksek Kurulu'nun açıklamasında, şunlar ifade edildi: "Kur'an-ı Kerim'de, denizden elde edilen yiyeceklerin helal olduğu bildirilmiştir (Mâide, 5/96; Fâtır, 35/12).
- Denizlerde meydana gelen aşırı atık ile beraber kirli atıkları içerisinde barındırabilir. - Midye toplandıktan sonra hemen hazırlanıp tüketilmesi gerekir. - Aşırı tüketilmesi ile beraber içinde barındırdığı cıva sebebiyle metal zehirlenmesi yaratabilir.
özellikle liman bölgeleri. bu bölgelerden toplanan ve akıntıya bolca maruz kalmış midyeler boyut olarak fazladır. bunların bünyesinde çok fazla ağır metal birikir. yani ister temiz olsun ister kirli, büyük midyeleri tüketmeyin. çok fazla süzmüş, çok fazla biriktirmiştir..
Günde 60 bin kadar midye satıyorum.
Türkiye'nin farklı noktalarında şubeleri olan Midyeci Ahmet, nafaka olarak Beşiktaş'taki merkez şubesini nafaka olarak eşi ve iki çocuğuna bıraktı.
Midyelerin deniz suyunu süzerek beslendiklerini ifade eden Ersü, "Bu şekilde beslendikleri için sudaki her türlü madddeyi bünyelerinde barındırabiliyorlar. Bu canlılar özellikle şehirleşmenin yoğun olduğu bölgelerde atık suların denize deşarj edildiği bölgeleri tercih ederler.
Midyeler ayrı eşeyli olup, olgun erkeklerde gonadlar krem-beyaz, dişilerde ise portakal sarısı tonlarındadır. Kabuklar kapalı iken cinsiyet ayrımı yapılamaz. Ancak midye kabuğunu su içinde hafif açtığında renklenme fark edilebilirse cinsiyetleri hakkında konuşulabilir.
Tüketimde aşırıya kaçılması kolesterol, kan şekerinde dengesizlik ve kilo artışına neden olabilirken, midyenin sürekli ve aşırı tüketimi ayrıca ağır metal içeriği sebebiyle zehirlenmelere, alerjik reaksiyonlara, böbrek, karaciğer yetmezliklerine yol açabiliyor.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri