Taze veya kurutulmuş olsun, meyve besleyicidir. Her ikisi de vitamin, mineral ve lif ile doludur. Bununla birlikte, meyvenin kurutulması, kalorinin yanı sıra birçok besini de yoğunlaştırır. Kurutma işlemi ayrıca meyvenin C vitamini gibi daha uçucu besinlerinin bir kısmını kaybetmesine neden olabilir.
''Kurutma işlemiyle sebze ve meyvelerdeki C vitamini büyük oranda, A vitamini yüzde 30 oranında kaybolur fakat mineral içerikleri, örneğin potasyum ve fosfor artıyor. Özellikle kurutulan meyvelerin mineral oranı arttığı için kan şekerini yükseltme hızı da artıyor.
Kuru meyve uzun ömürlü olması, taşınabilir ve saklanabilir olması nedeniyle taze meyveye göre daha avantajlıdır. Potasyum, magnezyum ve çinko minerallerinden zengindir. Antioksidan içeriği yüksektir. Serbest radikallere karşı hücre hasarını önler, kansere karşı koruyucu etki gösterir.
Ne kadar yememiz gerektiğine gelince, genel tavsiye, günde iki kâse meyvedir, daha çok çeşitlilik daha iyidir. Yarım kâse kuru meyve, bir kâse taze meyveye eşittir. Su, kalori ve vitamin ile minerallerin yüzdeleri, meyvenin çeşidine göre değişir.
Kurutma işlemi sonrası C vitamini dışında bütün mineralleri korunur, kuru meyveler, vücudu yüksek antioksidan potansiyeller ile öncelikle serbest radikallere karşı korur. Meyveler arasında ise kurutmaya en elverişli olanları elma, armut, vişne, erik, kayısı, üzüm ve dut, kivi, mango, muz, çilek, ananastır.
İlgili 37 soru bulundu
"Acai meyvesi, beslenme ve sağlık alanında büyük sansasyon yarattı ve dünyada "bir numaralı süper meyve" olarak adından söz ettiriyor..."
Yani kuru eriği kuşluk vakti, kuru elmayı akşam saatleri yiyelim gibi. Meyveleri istediğiniz zaman diliminde tüketebilirsiniz. Ancak unutulmamalı ki meyveler ara öğün besinidir, ana öğünlerde kuru meyve veya sadece meyve tüketilmesi yanlış bir düşüncedir.
Taze veya kurutulmuş olsun, meyve besleyicidir. Her ikisi de vitamin, mineral ve lif ile doludur. Bununla birlikte, meyvenin kurutulması, kalorinin yanı sıra birçok besini de yoğunlaştırır. Kurutma işlemi ayrıca meyvenin C vitamini gibi daha uçucu besinlerinin bir kısmını kaybetmesine neden olabilir.
Kuru olarak tüketilme özelliğine sahip üzüm, incir ve kayısı gibi meyveler yüksek kaloriye sahiptir. Yüksek şeker oranı ile dikkat çeken çilek, yaban böğürtleni, karadut, karpuz ve kavun gibi meyveler belirli aralıklarla tüketildiklerinde kilo aldırır.
Kuru Meyve
Bu meyveler genelde tatlılara yakışsa da çay saatlerinin vazgeçilmezi olarak kuruyemiş şeklinde de tüketilebilir. Dilerseniz hiçbir şey kullanmadan ikramlık olarak sunabilir ya da kuruyemiş ile karıştırarak zengin bir sunum elde edebilirsiniz.
Meyvelerin içindeki şeker, karaciğeri adeta 'yağ depolama' moduna geçirerek bu hayati organın yağlanmasına neden olur. Zamanla karaciğer hücrelerinin artık insüline uymaması ve yağ taşıyıcı proteinlerin üretim ve geri dönüşümünün de sekteye uğramasına yol açmaktadır.
Kuru meyve her ne kadar tazesine göre daha dayanıklı olsa da uygun koşullarda muhafaza edilmediği taktirde bozulabilir. İlk olarak kuru meyveleri saklayabileceğimiz kuru ve serin bir yer bulmaktır. Kış aylarında bu biraz daha rahat olmaktadır.
Uzmanlar tam meyvenin meyve suyundan daha yararlı olduğunu söylüyor. Ancak bunun meyve ve sebze tüketimini destekleme amaçlı olması gerekiyor. Meyve suyunu susuzluğu gidermek amacıyla ve fazla miktarda tüketmemek gerekiyor.
Kurutulmuş gıda da amaç fazla suyu uçurup uzun süre saklayabilmektir. Mevcut suyun kaybı ile su aktivitesi mikroorganizmaların üreyebileceği değerin altına düşürüldüğünden; bakteri, küf ve mayaların neden olabileceği bozulmalar önlenir ve gıdalar daha uzun süre muhafaza edilebilir.
Meyveler arasında kurutmaya en elverişli elma, armut, vişne, erik, kayısı, üzüm ve duttur. Sebzelerden ise bamya, biber, fasulye, patlıcan ve kabağını sayabiliriz. Yeşillikler arasında ise nane, kekik ve biberiye ilk sıralarda gelir. Sebze ve meyveleri açık havada, fırında ve kurutma dolaplarında kurutabilirsiniz.
A ve C vitaminleri ile potasyum, kalsiyum, demir ve magnezyumdan çok zengindir. Besleyici değeri de çok yüksek tir. Yüksek lif içeriği bağırsak çalışmasında olumlu etki yaratarak sindirimi kolaylaştırır.
Kuru erik: Bol miktarda B1, B2, B3, B6, A, C ve E vitamini içerir.
İçerisinde B1 vitamini, C vitamini, E vitamini ve K vitaminini bulundurmaktadır. Mineral deposu olan kuru üzüm kalsiyum, demir, magnezyum, potasyum, sodyum ve çinko bakımından da zengindir.
Aşırı meyve tüketimindeki endişe, meyvelerdeki şekerdir. Bu şekerin doğal şeker olduğu ve kronik hastalıklara yol açma ihtimalinin masa/çay şekerinden çok daha düşük olduğunu biliyoruz. Meyveler vitamin, mineral, diyet lifi ve bitki besinlerinden zengindir.
Dr. Mehmet Demirci, geç saatlerde yenen meyvedeki fruktozun kana daha kolay geçtiğini ve yağ oluşumuna sebep olarak kilo oluşumuna neden olduğunu söyledi. Meyvelerin tüketiminin porsiyonlar halinde ve yemeklerden belli saat sonra olması gerektiğini belirten Prof. Dr.
Muz, kayısı, hurma gibi yüksek magnezyum oranına sahip meyveler kişinin rahatlamasına ve daha iyi uyku uyumasına yardımcı olabilir.
1) İşlenmiş Etler
İşlenmiş etlerdeki aşırı tuz miktarları da vücudun dengesini bozabilmektedir. Aşırı tuz tüketimi hipertansiyon, kalp yetmezliği, böbrek rahatsızlıkları, akciğer sorunları ve eklem problemleri gibi hastalıkların tetiklenmesine neden olmaktadır.
1. Yubari kral kavunu. Yetiştirildiği yer Japonya olan bu kavun türü neredeyse araba fiyatına satılıyor. Bu kavunun iki tanesi ise yaklaşık olarak 26 bin dolar.
Yumurta Doğanın en kusursuz yiyeceği olarak tanımlanıyor. Protein bakımından zengin ama kalorisi düşük. Beyni korur ve göz sağlığını güçlendirir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri