Elbette; güvenli satıcılardan almak kaydıyla, özellikle "küflü" olarak satılan peynirleri tüketmekte sağlık açısından bir sakınca yoktur.
Peynirin yüzeyinde rutubetle oluşan küf, bu peynirlerde alt tabakalara inmiyor. Bu nedenle peynirin iç kısmının tüketilmesinde her hangi bir sorun bulunmamaktadır.
Şöyle açıklayayım eğer eski kaşar diye adlandırdığımız sert peynirler grubuna giren bu peynir çeşidi tüketilebilir. Fakat bu noktada dikkat etmemiz gereken şey küflü kısmı iyice aldığımızdan emin olmalıyız. Bunun için yüzeyi en az 2-2,5 cm derinliğinde kesmeliyiz.
“Yaygın olarak tüketilen küflü peynirlerde, başta kanser olmak üzere karaciğerlerde tahribata yol açan aflatoksin maddesi tespit ettik. Özellikle Doğu ve İç Anadolu'da daha fazla tüketilen küflü peynirin, 50 değişik türü üzerinde yaptığımız araştırmada, yalnızca 7'sinde aflatoksin maddesine rastlanılmadı.
Taze kaşar diye yapılan eritme peynirlerin yapımında iade peynirlerin kullanıldığını vurgulayan Cankurt, bu şekilde yapılan peynirlerin içerisinde belli bir süre sonra clostridium adlı bir toksik maddenin oluştuğunu ve söz konusu maddenin zehirlenmeye yol açtığını belirtti.
İlgili 32 soru bulundu
Şu noktaya dikkat etmemiz gerekiyor ki peynirler de özellikle küf içerisinde kırmızı, siyah ve bej renkli küfler varsa eğer bu küflü peynirlerimiz kesinlikle tüketilmemeli." diye konuştu.
Kaşarın bozulduğunu anlamak için görünüşüne bakmak çoğunlukla yeterli bilgi verir. Kaşarı tüketmeden önce dış yüzeyine iyice göz atmalı ve herhangi bir küf olup olmadığını kontrol etmelisiniz. Eğer herhangi bir yerinde küflenme başladıysa kaşar bozulmuş demektir.
Peynirde bulunan diğer organik maddeler, önerilen koşullar altında saklanmadığı sürece olumsuz bir şekilde etkilenerek bozulma durumuyla karşı karşıya kalabilir. Örnek vermek gerekirse, beyaz peynir ve çeşitleri oksijenden, kaşar peyniri ve benzerleri ise rutubetten olumsuz miktarda etkilenir.
Uzmanlar küfün tüm besine yayıldığını ve bunun yenmesi durumunda zamanla vücudun bağışıklık sistemini çökerttiğini, iç organlarda ve karaciğerde tahribata yol açtığını belirtmektedir. Küfün vücut üzerindeki zararı yavaş ama öldürücü olabilmektedir.
Kaşar gibi kuru peynir türlerinin ambalajları açıldıktan sonra ise bu peynirlerin kalan kısımları önce havlu kağıda sarılmalı ve ardından streç filmle kaplanmalıdır. Bu şekilde küf oluşumuna sebep olan nem ve oksijenin peynire etki etmesi engellenmiş olur.
Küfün yenilmesi kadar solunumu da alerjik etkilere sebep olabilir. Bu durum bazen astım gibi ciddi hastalıkların gelişimine neden olabilir. Genellikle gözlerde sulanma ve kaşıntı, öksürük, mide bulantısı, yorgunluk, baş ağrısı ve nefes sorunları gibi alerjik etkilere yol açar.
Peynir, kötü koşullarda hazırlanır ve bekletilirse o zaman, çok lezzetli ve faydalı olan Erzurum küflü peynirin zararları ortaya çıkmaya başlar. Bazı uzmanlar, sağlıksız koşullarda üretilen küflü peynirlerin kanserojen özellikler gösterdiğini bile söyler.
Kaşar peynirinin küf olmaması için ne yapılır? Kaşar gibi kuru peynir türlerinin ambalajları açıldıktan sonra ise bu peynirlerin kalan kısımları önce havlu kağıda sarılmalı ve ardından streç filmle kaplanmalıdır. Bu şekilde küf oluşumuna sebep olan nem ve oksijenin peynire etki etmesi engellenmiş olur.
Diyetisyen Cansu Arslan, kırmızı, siyah ve bej renkli küf barındıran peynirlerin insan sağlığını olumsuz yönde etkileyebileceğini, hatta mikotoksin/aflatoksin varlığıyla kansere sebep olabileceğini bu nedenle tüketilmemeleri gerektiğini belirtti.
Uzmanlar küfün tüm besine yayıldığını ve bunun yenmesi durumunda zamanla vücudun bağışıklık sistemini çökerttiğini, iç organlarda ve karaciğerde tahribata yol açtığını söylemektedir. Ve küfün vücut üzerindeki zararı yavaş ama öldürücü olabilmektedir.
Küflü ekmek tüketildiğinde ortaya çıkan yan etkiler: Kusma, karın ağrısı ve çeşitli bölgelerde ödem meydana gelmesi. Durumu ciddiye almalısınız çünkü sadece bağışıklık sistemini çökertmekle kalmıyor kalp ve böbreklerde yağlanma gibi ciddi hastalıklara neden olabiliyor.
Küflenme çok hızlı ilerlemiş ve besinin göremediğiniz bölümlerine geçmiştir. Küfün içerdiği zehir, mikotoksin olarak adlandırılan madde çoğu kanser türünün oluşumuna yol açar.
Bazı küfler karaciğerinize zarar verebilir. Küf üzerinde bulunabilen toksik kimyasallar bulunur ve bunlar karaciğer hasarı, kusma, mide bulantısı ve ishal gibi ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir.
Küf mantarlarıyla ilişkili olarak öncelikle, sporlarına karşı oluşan duyarlılık sonucu gelişen alerjik yakınmalar ve hastalıklar akla gelmelidir. Bunlar öksürük, hırıltılı solunum, nefes darlığı, astım, alerjik rinit, konjunktivit ve atopik dermatit olarak sıralanabilir (3,4).
Tadı kötüyse bozulmuş demektir. Renk ve koku da peynir için önemli bir kriter. Rengi sarıya dönen peynirin yapısı bozulmuştur. Yumuşak peynir ise açıkta kaldığında sertleşir ve lezzeti gider.
Beyaz peynir, iki hafta içerisinde tazeliğini ve lezzetini kaybeder. Kaşar peyniri veya tulum gibi sert peynirlerde birkaç hafta dayanıklıdır. Gravyer gibi oldukça sert peynirler ise bir aya kadar dayanıklılık göstermektedir.
Eskitilmiş kaşar peynirini daha iyi muhafaza etmek için ambalaj malzemeleri ile sarıp ağzı kapalı bir kaba koyarak buzdolabında bekletin. Dilerseniz kaşar gibi dayanıklı peynirleri kükürtlü kâğıda sararak daha uzun süre kalmasını sağlayabilirsiniz.
Taze kaşar üretildikten kısa bir süre sonra tüketilir. Eskitilmişi ise 6 ay soğuk hava koşullarında dinlendirilerek olgunlaştırılır. Bu sayede lezzetine lezzet katan bu peynir eğer doğal sütten yapılmışsa 3 yıl kadar saklanabilir.
Sert peynirler
Parmesan gibi eski ve sert peynirler, son kullanma tarihi geçse bile güvenle tüketilebilir. Benzer bir durum eski kaşar için de geçerlidir. Tabii zaman geçtikçe dokusunun ve tadının değişebileceğini unutmamalısınız.
Açıkta bırakıldığında kolayca kurur, çatlar ve bozulur. Kaşarı mutlaka kapalı biçimde buzdolabında saklamanız gerekir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri