Süt, yoğurt, peynirde bulunan kalsiyum, et ve et ürünleri ile alınan demirin emilimini engelliyor. Aynı şey demir ilaçları için de söz konusu. Eğer demir ilacı alıyorsanız kalsiyum içeren yiyeceklerle bu ilaçları aldığınız zaman arasında en az 1.5-2 saat geçmesine özen gösterin.
Uludüz sözlerine şöyle devam etti: “Özellikle kolesterolü yüksek olan hastalar ile kalp-damar hastalığı riski taşıyan kişiler, protein açısından oldukça zengin olsa da yüksek miktarda kolesterol içeren sakatatlardan uzak durmalıdır.”
Fazla et tüketimi en çok sindirim sistemine etki eder ve midede bir takım rahatsızlıkların yaşanmasına neden olabilir. Güç parçalanan bir besin olduğu için vücut sindirirken zorlanır. Dolayısıyla fazla tüketildiğinde midede ağrı, kramp, bağırsaklarda gaz, şişkinlik gibi sorunlar ortaya çıkabilir.
Yenir. Etle yoğurt da yenir, ayran da içilir ve hiçbir şey de olmaz. Etle yoğurt-ayran tüketiminin etteki demir emilimini azaltacağı da bir şehir efsanesinden ibarettir.
İlgili 19 soru bulundu
Salata hem etteki demirin daha iyi emilmesine yardımcı oluyor hem de içerdiği yüksek lif sayesinde daha uzun süre tok kalarak kilo kontrolü sağlanabiliyor. Yemeklerin pişirme yöntemlerine de dikkat edin ve kızartmalı, kavurmalı yemekler yerine fırında veya ızgara yöntemini tercih edin.
Yumurta: Meyveler, özellikle de kavun, baklagiller, peynir, balık, süt, et, yoğurt ile birlikte tüketilmemeli.
Uludüz nedeni ise şöyle açıkladı: “Salam, sucuk gibi işlenmiş kırmızı etler kalp ve şeker hastalıkları riskini artırırken, doğada otlayan hayvanlardan elde edilen işlenmemiş kırmızı et ise sağlıklı ve besleyicidir.
Bir yandan, kırmızı et, özellikle B-12 vitamini ve demir gibi besin maddelerinin iyi bir kaynağıdır. İnsan vücudu yeni alyuvarlar (kırmızı kan hücreleri) üretmek için bu besin maddelerine ihtiyaç duyar.
Et tüketiminizi azaltmak kilo vermenize de yardımcı olabilir. Hayvansal kaynaklı olan aşırı protein, vücut tarafından yağ olarak depolanıyor. Bunun sonucunda ise aşırı hayvansal protein alımı kalp hastalığı, diyabet ve kanser riskini artırıyor. Yani daha az et tüketimi, daha az yağ deposu demek!
Sindirim sisteminiz kırmızı etin içinde bulunan Neu5Gc ismindeki doğal şekerden etkilenmiş olabilir, zira bu şekeri sindirmek oldukça zordur. Vücut bu şekeri sindiremediğinde ona yabancı madde olarak tepki gösterir ve bu da bağışıklık sisteminizin zayıflamasına dahi sebep olabilir.
Ersin Durmuş, "Yıllar boyu et ve et ürünü almayan kişilerde halsizlik, çabuk yorulma, eklem ağrıları, unutkanlık, vücut direncinde azalma el ve ayaklarda uyuşma yürümede zorluk, kulak çınlaması, hissizlik, uyuşukluk, sabahları yataktan yorgun kalkma gibi belirtiler gösterebilir" dedi.
Süt ve tavuk besin değeri açısından aynı maddeleri içeren yiyeceklerdir. Bu yüzden ikisini bir arada tüketmek vücutta aşırı protein ve kalsiyum birikmesine neden olur. Bunun yanı sıra sütün içeriğinde bulunan laktik asit tavuğun midede ekşimesine sebep olur.
Bir hadisi şerifte Hz. Peygamberin (s.a.s.), eti yenen hayvanların cinsel organlarının, husyelerinin (yumurtalarının), dübürlerinin (anüslerinin), bezelerinin, öd keselerinin, mesanelerinin yenilmesini uygun görmediği bildirilmektedir (Beyhakî, es-Sünenü'l-kübrâ, X, 12).
Demir emilimini arttırmak için etin yanına C vitamininden zengin koyu yeşil yapraklı sebzeler (ıspanak, pazı, semizotu, brokoli vb.) veya salata (domates, biber, marul, maydanoz, roka, dereotu, tere vb.) tercih edin. Et tüketiminde porsiyon kontrolünü iyi ayarlamak gerekir.
Kurban eti ile birlikte genel olarak kırmızı et, sindirimi zor olan bir besindir. Bu nedenle sağlıklı kişilerin haftada en fazla 3-4 kez kırmızı et tüketmesi faydalı olur. Tansiyon, yüksek kilo, kalp-damar hastalıkları gibi kronik rahatsızlıkları bulunanların ise tüketimi en fazla 2 gün ile sınırlandırması gerekir.
Koyun eti ise kırmızı et çeşitleri arasında en yüksek besin değerine sahip olandır.
Bezelye, fasulye, nohut ve mercimek kurubaklagiller grubunda yer alır ve protein, folat, demir, magnezyum ve potasyum kaynakları olduğu için et yerine kullanılabilecek harika besinlerdir. 100 gramında yaklaşık 20-25 gr protein, yaklaşık 5 gram posa, 2 gramdan daha az yağ içerirler.
Özellikle de sosis, sucuk, salam ve pastırma gibi işlenmiş kırmızı et ürünlerini çok tüketenlerin meme ve kolon kanseri başta olmak üzere, kansere yakalanma riski artıyor. Bu ürünlerin kömürde ızgara yapılması veya tavada kızartılması da yine kanser riskini artıran faktörler olarak dikkat çekiyor.
Tavukta kırmızı ete oranla daha fazla protein var
Özellikle tavuk ve hindinin beyaz eti, en yağsız et olarak görülebilir. Genel olarak kümes hayvanlarının etleri, koyun ve sığır gibi büyükbaş hayvanlarının etlerinden daha fazla protein içerirler.
Kırmızı et içerdiği trans yağ ve doymuş yağ oranı ile damarlarda tıkanıklığa sebep olabilir ve bu durum kalp hastalıkları ile sonuçlanabilir. Vücudunuzda protein miktarı gerekenden fazlaysa bir takım sağlık sorunları ile karşılaşabilirsiniz. Bu yüzden kırmızı et tüketimini azaltmanız gerekir.
Örnek olarak karbonhidratlar ve proteinler birbirine zıt çalışırlar. Hayvansal proteinler ile nişastalı karbonhidratlar beraber yenilmemelidir. Et, yumurta ve peynir ile ekmek, makarna, pilav birlikte yenilirse mide yavaşlar, sindirim geç oluşur, kilo artışı meydana gelir.
Dengeli bir beslenme programında günlük 2-3 porsiyon kadar et grubu besinlerin tüketilmesi gerekiyor. Kırmızı et ise haftada en az iki kez tüketilmeli. Etin besin değerlerinden maksimum fayda sağlayabilmek için ise yanında mutlaka yeşil yapraklı besinler yer almalı.
Turp çeşitleri, muz, kuru üzüm, süt ile birlikte tüketilmemelidir. Patates ve domates gibi besinler, kavun, salatalık, süt ürünleriyle tüketilmemelidir. Süt, muz, kiraz ve vişne, kavun ve karpuz, ekşi meyveler, mayalı ekmekler, balık, et, yoğurtla birlikte tüketilmemelidir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri