Kırmızı et en değerli hayvansal protein kaynağıdır. Et kan yapar ve kansızlığı önler.
Araştırmacılar kırmızı etin protein, B-12 vitamini ve demir gibi önemli besin bileşeni içerdiğini söylüyor. Bununla birlikte, çok fazla kırmızı et yemenin bir kişinin belirli kanser, kalp hastalığı ve diğer sağlık sorunları riskini artırabileceğini gösteren kanıtlar vardır.
Uludüz sözlerine şöyle devam etti: “Özellikle kolesterolü yüksek olan hastalar ile kalp-damar hastalığı riski taşıyan kişiler, protein açısından oldukça zengin olsa da yüksek miktarda kolesterol içeren sakatatlardan uzak durmalıdır.”
Doymuş yağ ve sodyum içeriği yüksek olan kırmızı etin aşırı tüketimi obezite, kardiyovasküler hastalıklar, felç, tip-2 diyabet gibi hastalıkların görülme olasılığında artışa neden olur.
Fazla et tüketimi en çok sindirim sistemine etki eder ve midede bir takım rahatsızlıkların yaşanmasına neden olabilir. Güç parçalanan bir besin olduğu için vücut sindirirken zorlanır. Dolayısıyla fazla tüketildiğinde midede ağrı, kramp, bağırsaklarda gaz, şişkinlik gibi sorunlar ortaya çıkabilir.
İlgili 35 soru bulundu
Uludüz nedeni ise şöyle açıkladı: “Salam, sucuk gibi işlenmiş kırmızı etler kalp ve şeker hastalıkları riskini artırırken, doğada otlayan hayvanlardan elde edilen işlenmemiş kırmızı et ise sağlıklı ve besleyicidir.
Kırmızı et içeriğindeki yüksek demir sayesinde kansızlığa karşı koruyucu bir etkiye sahiptir. Beyin sağlığını korur: Kırmızı et, 'kreatin' açısından zengin bir gıdadır. Bu da beyin sağlığı için gerekli bir maddedir. Aynı zamanda içerdiği B6 ve B12 vitaminleri sayesinde hafızayı kuvvetlendirir.
Koyun eti ise kırmızı et çeşitleri arasında en yüksek besin değerine sahip olandır.
Dengeli bir beslenme programında günlük 2-3 porsiyon kadar et grubu besinlerin tüketilmesi gerekiyor. Kırmızı et ise haftada en az iki kez tüketilmeli.
Sindirim sistemi, diğer besinlerle kıyaslandığında, kırmızı etten kurtulmak için daha çok çaba sarf eder – ki bu durum beraberinde kabızlık, karın ağrısı ve bağırsaklarda gaz birikimini getirir. Tüketimi kestiğinizde ise şişkinlik azalmaya başlar ve hazımsızlık riski gittikçe daha fazla düşer.
Doktorlar, kırmızı et yerine tavuk, hindi ve balık tavsiye ediyorlar. Kırmızı et ise günde 100 gram ve haftada 600 gramdan fazla tüketilmemeli. Bu anlamda haftada kaç kez kırmızı et ürünü tükettiğinizden çok toplam ne kadar yediğiniz önem kazanıyor. Haftada toplam tüketilen et miktarı 500-600 gramı geçmemeli.
Kırmızı ete başlama dönemi genel itibariyle 8. ay olarak karşınıza çıkar. Fakat bebeğinizde herhangi bir alerjik reaksiyon ve sindirim sıkıntısı görünmüyor ise doktorunuza danışarak 7. aydan itibaren kırmızı eti kıyma biçimine verebilirsiniz.
Çünkü kırmızı et:
B12 vitamini sayesinde sinir hücrelerinin büyümesi ve tamirinde etkin rol oynar. 🥩 Çocukların büyüme ve gelişimlerinde önemli etkisi vardır. 🥩 Demir, Çinko, Manganez için de mükemmel bir gıdadır. Çinko ve demir eksikliğinin giderilmesinde önemli rol oynamaktadır.
Kalp hastaları mutlaka sık ve az miktarda beslenmeli, kırmızı et tercih edilecekse de yağsız ve bir porsiyondan fazla olmayacak şekilde tüketilmesine dikkat edilmelidir.
Rengine dikkat edin!
Kırmızı et alırken düşülen en önemli yanılgı koyu renk alan etin çok beklemiş olması inancıdır. Etin bekletilmiş olup olmadığını anlamak için üzerinde yer alan koyu halkalara dikkat etmek gerekir. Eğer etin renginde koyu mor halkalar oluşmamışsa o et taze anlamına gelir.
Sağlıklı insanların ortalama 70 kilogram civarında olacağını düşünürsek, haftada 500 gram kırmızı et, günlük yaklaşık olarak 70 gram tüketime denk geliyor. Kısaca, hesabı ne şekilde yaparsak yapalım, ağırlık başına tüketilen 1 gram et dengeli ve sağlıklı beslenmek için önemli" diye konuştu.
Yapısal olarak hazmı zor bir besin olan et, yüksek protein değerleriyle de dikkat çeker. Bu nedenle sonrasında hazmı kolay olan hafif ve sütlü tatlılar tüketilmelidir. Hatta et ürünleri tükettikten en az 2 saat sonra tatlı ve meyve tüketimi tavsiye edilir.
Yağlı etin kolesterolü yüksektir
Vücuda fazla miktarda yağ alınması ise şişmanlık başta olmak üzere, şeker hastalığı (diyabet), kalp damar hastalıkları, karaciğer yağlanması gibi birçok hastalık için istenmeyen bir durumdur.
Et alerjisi, et yedikten sonra baş dönmesi, mide bulantısı, burun tıkanıklığı ve bunlara benzer sorunlar yaratan bir alerjidir. Eskiden daha az görülen bu alerji, günümüzde ise daha sık şekilde görülmeye başlanmıştır. Et yiyen kişinin çok geçmeden başı dönmeye ve midesi bunamaya başlar.
Eti yüksek ısıya maruz bırakmak, kızartarak pişirmek, çeşitli kansorejen maddelerin ortaya çıkmasına neden oluyor. Fırın, ızgara ya da haşlama yöntemleri et için en ideal pişirme teknikleridir. Eti ızgarada pişireceksiniz ateş ile et arasındaki mesafe 'kömürleşmeye' sebep olmayacak şekilde ayarlanmalıdır.
Dana etinin gerdan, but ve karın kısımları daha çok hareket ettikleri için daha kaslı ve serttir.
Kuzunun sırt kısmından çıkan filetonun dilimlenmiş halidir.
Hayvansal proteinlerin% 75'inden, bitkisel proteinlerin% 50'sinden faydalanılabilir. Bu kapsamda hayvansal gıdaların içerdiği protein bitkisel gıdalara kıyasla çok daha kalitelidir. Kırmızı et en değerli hayvansal protein kaynağıdır. Et kan yapar ve kansızlığı önler.
Etin anemiyi önleme, hamileliği destekleme, kardiyovasküler sağlığı koruma, psikolojik sağlığı destekleme, uykusuzluğu tedavi etme, kataraktı geciktirme, kolesterol seviyesini dengeleme, raşitizm tedavisi, kasların güçlendirilmesi, enerji sağlanması ve sağlıklı bir cildi korumak gibi inanılmaz sağlık faydaları vardır.
Etin tetiklediği hastalıklar
Willet, aşırı kırmızı et tüketiminin özellikle kardiyovasküler (kalp ve damar) ve tip 2 diyabet gibi hastalıkları tetiklediğini söylüyor ve ekliyor: "Kırmızı et, kandaki LDL kolesterolünü yükselten ve kalp krizinin en önemli nedenlerinden olan doymuş yağ bakımından zengindir."
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri