Jestler, genellikle sözlü iletişimi desteklemek ve zenginleştirmek amacıyla kullanılan el ve kol hareketleri gibi bedensel reaksiyonlardır1. Konuşmaya eşlik eden jestler bilgiyi öğrenmeyi ve öğretmeyi kolaylaştırdığı için oldukça işlevseldir2.
Telefonda konuşan kişiler bile, karşı taraf görmediği halde el kol hareketleri ile kendilerini daha iyi ifade etmeye çalışırlar. Ellerimizle kendimizi ifade ettiğimiz gibi karşı tarafa gizli mesajlar da göndeririz. Ellerin vücuda doğru yaklaştırılması gerginliğin, teslimiyetin ifadesi olarak bilinir.
Eller önde başparmaklar birbirini kavrayacak şekilde, avuç içleri birbirine değerek, bir elin işaret parmağı ile başparmağının arasından diğer elin dört parmağı çıkartılarak ellerin birbirine kenetlenmesi, hoşgörü beklentisinin olduğunu göstermektedir.
Karşımızdakiyle iletişim içinde olmak istiyorsak, özellikle avuç içlerimiz görünecek şekilde açıktır. Bu açık ve güvenli duruş aynı zamanda iletişim kurduğumuz kişileri de rahatlatacaktır. İletişimde en önemli hataların biri de ellerin ve kolların iletişimin önünde birer bariyer olarak kullanılmasıdır.
Elleri ovuşturmak, insanların olumlu beklentilerinin ifadesidir. Elleri ensede kenetlemek sahiplik ve üstünlük jestidir. kavuşturulması ise itaatin bir göstergesidir.
İlgili 41 soru bulundu
Kol kavuşturmak, bedenin güçsüz hissedildiğinde, kişinin kendini yalnız hissettiğinde, üşünüldüğünde, karşı tarafın dinlenilmek istenilmediğinde, karşı tarafa kendini kapatmak ve iletişimi sonlandırmak istenildiğinde yapılan bir harekettir. Anadolu da kol kavuşturma hareketine elini koynuna sokmak denilir.
Paradil, konuşmanın sessel ama sözsüz boyutunu ifade eder. Bir başka deyişle; bir şeyin söylenme tarzı ya da sesin söylenen söz dışındaki özellikleri diyebiliriz. Ses tonu, aksan, konuşma hataları ve konuşma hızı, konuşmacının duygusal durumunu, kişiliğini, toplumsal konumunu ve dinleyiciye nasıl baktığını gösterir.
İletişim sürecinde en önemli olan iki faktör, gönderici ve alıcıdır. İletişimin başlıca ögeleri arasında yer alan bu iki unsur olmazsa iletişimin gerçekleşmesi mümkün değildir. Çünkü kaynaktan hedefe doğru mesajın iletilmesi olayı iletişimin temelini oluşturmaktadır.
İleti, gönderici tarafından alıcıya iletilmek istenilen her türlü duyguyu, düşünceyi ve isteği ifade eden mesajdır. İleti, gönderici tarafından alıcıya iletilen mesajdır. Diğer bir iletişim öğesi ise kanal olarak ifade edilebilir. Kanal aynı zamanda araç olarak da bilinmektedir.
Avuç içini göstermek konu hakkında uzman ve fazlasıyla bilgi sahibi olduğunuzu belli eder. Bu karşıdaki kişiyi ciddi ölçüde rahatlatır.
Karşınızdaki kişinin sizi dinlemediğini beden dilinden anlamak, genellikle kişinin bakış yönüne, yüz ifadesine, rahatsızlık veren hareketlerine ve duruşundaki gerginliğe bakarak belirlenebilir.
Sürekli parmaklarla oynamak stres ve kaygıya işaret eder. Konuşurken göz teması kurmamak, etrafındaki başka şeylerle ilgilenmek karşı tarafa dinlemediğimiz, anlattıkları ile ilgilenmediğimiz mesajını verir.
Her iki elin başparmaklarının birbirini kavraması ve avuç içlerinin de kenetlenmesi; seni dinliyorum artık istediğini konuşabiliriz anlamına gelir. Ayrıca hoş görülü olma ifadesidir. Bu hareket ile seninle artık her şeyi konuşabiliriz rahat ol güven duy biz dostuz mesajı verilmektedir.
Kişilerin konuşma esnasında yapmış olduğu el, kol ve vücut hareketleri jest olarak isimlendirilmektedir. Söz ile mimik birbirleri ile bağlantılı olan olgulardır. Bunun sebebi ise tüm dillerde söz ile mimik beraber meydana gelmektedir.
Ellerin parmak uçlarında birleştirilerek yapılan çatı hareketi belirli bir konuda ilgi ve dikkatin yoğunlaşmasını ifade eder. Aynı durum anlatıcı için konuya hakimiyeti ifade eder.
Beden dili hareketleri, gerçek duygularımızı ortaya çıkarmak ve mesajımızı daha etkili biçimde iletmek için kullandığımız iletişimin konuşulmayan kısmıdır. İletişim kelimelerden çok daha fazlasından oluşur. Ses tonu, jestler, mimikler ve duruş gibi beden dili hareketleri sözel olmayan ipuçlarının tümü rol oynar.
İletişim sürecinin beş temel unsuru bulunmaktadır. Bunlar; kaynak, mesaj, kanal, alıcı ve geri bildirim (feed-back)‟dir. İletişim sürecinde bu beş temel unsurunda yanında, ikincil unsurlar olarak iletişim sürecinde yer alan, kodlama-kod açma, algılama ve değerlendirme (filtre) ve gürültü unsurları da yer almaktadır.
Temel öğeler: Kaynak, Mesaj, Kanal ve Hedef • Tamamlayıcı Öğe: Dönüt(geribildirim)(Güven, 2018, s.5). İletişim sürecini başlatan varlık, KAYNAK olarak adlandırılır.
Yüz yüze gerçekleştirilen iletişim sürecinde kendinizi doğru ifade etme, sesinizi iyi kullanma, dinleyerek anlama, karşı tarafı alaya almadan konuşma ve beden dilini doğru yönetmek gibi birçok etmeni kapsayan beceriler dizisidir.
Etkin dinleme dinleyenin, anlatılanı yalnız duyduğunu değil, aynı zamanda doğru olarak anladığını da gösterir. Bu yüzden bu yöntem en sağlıklı iletişim yöntemi olarak kabul edilmektedir.
Dil-ötesi iletişim, sesin niteliği ile ilgilidir; sesin tonu ve sesin hızı, şiddeti, hangi kelimelerin vurgulandığı, duraklamalar vb özellikler, dil-ötesi iletişim sayılır. Dille iletişimde kişilerin “ne söyledikleri”, dil ötesi iletişimde ise, “nasıl söyledikleri” önemlidir.
Temel olarak sözsüz iletişim iki kanala dayanır: Görülebilir kanal (jestler, mimikler, yüz ifadeleri, beden duruşu vb.) ve yarıdilsel (paralinguistic) kanal (ses tonu, şiddeti, hızı vb.) Sözlü iletişimin dayandığı sözsel kanalla birlikte bu üç kanala iletişim kanalları adı verilir.
İkincil jest ve mimikler
Esneme, hapşırma, öksürme, kaşınma, uzun süre ayakta durunca bacakları oynatma gibi hareketler buna örnektir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri