Kerbela Olayı ya da Kerbela Katliamı olarak bilinen olay, 680 tarihinde (Hicri 61, 10 Muharrem) Hz. Muhammed'in torunu Hz. Hüseyin ve Emevi Devleti halifesi Yezid'in ordularının çarpışmasıdır.
Bağdat'ın yaklaşık 100 km. güneybatısında yer alan Kerbelâ'nın İslâm tarihindeki şöhreti, Hz. Hüseyin ile ailesi fertlerinin 10 Muharrem 61 (10 Ekim 680) tarihinde Emevîler'ce şehid edildikleri yer olması ve kabirlerinin burada bulunmasından kaynaklanmaktadır.
Kerbela'da 10 Ekim 680 tarihinde, Yezid bin Muaviye ve adamları tarafından şehit edilen Hz. Muhammed'in torunu Hz. Hüseyin ve 71 yakını tüm dünyada anılıyor.
Hüseyin'in de içinde bulunduğu kamp, Yezid'in orduları tarafından kuşatma altına alınmış ve kampa giden suyolları kesilmiştir. Yezid'e bağlı olan ordular ile Hz. Hüseyin ve beraberindekiler miladi takvime göre 10 Ekim 680 günü karşı karşıya gelmişler ve yaşanan bu savaşta Hz. Hüseyin ve ailesi öldürülmüştür.
Kerbela Olayının yaşanmasına sebep olan başlıca nedenlerinden şöyle sıralayabiliriz; Muaviye'nin ölümü üzerine yerine Yezid'in geçmesi. Yezid ve babası Muaviye'nin halifelik makamını saltanata devşirme emelleri. Usullere uygunsuz bir şekilde halife olan Yezid'in halifeliğini halkın kabul etmemesi.
İlgili 32 soru bulundu
Son peygamber Hazreti Muhammed'in torunu Hazreti Hüseyin ve ehlibeytten 72 kişinin şehit düştüğü "Kerbela olayı", İslam dünyasında asırlardır Müslümanların dinmeyen ortak acılarından biri olarak yer tutuyor.
Caferi mezhebine mensup vatandaşlar, her yıl muharrem ayının ilk gününden başlayıp 40 gün boyunca Kerbela'da Yezid tarafından katledilen Hazreti Hüseyin ile 72 yarenin yasını tutuyor. Kars'ta yaşayan Caferiler, camilerde bir araya gelerek "Sinezen" adı verilen ilahileri seslendirip sinelerine vuruyor.
Kerbela Aleviler için, bir yanıyla hayatın onlara dar edilmesini, acıyı, kederi ve hüznü anlatan KERB'tir. Diğer yanıyla da zulmü, faciayı, belayı anlatan BELA sözcüğünde ifadesini bulur. Yani KerBela; keder ile belanın buluştuğu yerlerdir.
Hüseyin'in (a.s.) başı getirildiği zaman İbn-i Ziyad yemek yiyordu. (İbn-i Sa'd, Tabakat, c.5, s.100). Hz. Hüseyin (a.s.)'ın başı büyük bir tas, leğen içinde getirilip İbn-i Ziyad'ın önüne konuldu.
Bağdat'ın 100 km güneybatısındadır. Hüseyin bin Ali'nin döneminde El-Kadiriye ve Şat-ül Fırat olarak da bilinirdi. 2003 sayımına göre nüfusu 572,300'dür. Kerbela ilinin başkentidir. Müslümanlığın Şii ve Alevi mezheplerine göre Mekke, Medine ve Necef'ten sonraki en kutsal şehirdir.
Şia'ya göre Oniki İmam'ın üçüncüsü olan Hüseyin bin Ali, İslam Devleti'nin bir Emevi saltanatına dönüşmemesi için mücadele vermiş ve Emeviler tarafından öldürülmüştür.
Hüseyin'in ordusunda bulunan 70 adama karşılık, Yezid'in ordusunda 4500 kişi olduğundan bu mücadele, Hz. Hüseyin ve beraberindekilerin ölümüyle sonuçlandı. Hz. Hüseyin'in ailesi esir alındı ve kanlı bir şekilde biten bu olay, tarihe Kerbela Olayı (Katliamı) olarak geçti.
Kerbela'da Yezid soyu tarafından İslam karşıtı tavırlar, halka yapılan zulümler baş gösterince Can Hüseyin'e halk tarafından yazılan mektuplar çoğalınca İmam Hüseyin Kerbela'ya gitme kararı alır.
Kerbela katliamı'nın intikamını hicretin 67nci yılında Muhtar'ı Sakafi almıştır. Onun bu kıyamında ki başlıca felsefesi ”Dinimiz bize Hüseyin'in katillerinin Ellerini kollarını sallayarak güvende ve cezasız yaşamalarına müsaade etmez.
Hüseyin b. Ali, Yezid'in fâsık olması gerekçesiyle biat etmemişti. Bunun üzerine Yezid, Medine vâlisi Velid b. Utbe'ye bir mektup yazarak onları da kendisine biat etmeye zorlamasını emretti. Hz.
Emrü'l Kays'ın kızı Rubab (Arapça: رُباب بنت إمرؤالقیس), Hz. İmam Hüseyin'in (a.s) eşi ve Sukeyne ve Ali Asker'in annesidir. Âlime, fesahat ve belagat sahibi bir hanımefendi olarak bilinmektedir.
İmam Hüseyin Türbesi (Arapça: مقام الامام الحسين) veya diğer kullanımıyla İmam Hüseyin Camii, Irak'ın Kerbela şehrinde yer alan ve Şiilik inancına göre On İki İmam'ın üçüncüsü olan Hüseyin bin Ali'nin mezarının bulunduğu türbe ve cami.
Alevî İslâm inancında Ali'nin çok özel bir yeri vardır. Alevî-Şiî amentüsünde bulunan imâmet anlayışına göre Peygamber Muhammed öldüğünde yerine imâm olması gereken kişi Ali'dir ve imâmet Ali bin Ebû Tâlib'in soyundan devam eder.
Bir zikir ayini olan “cem”i ibadet hayat- larının merkezine alan Alevîler, temel İslâmî ibadetler olarak bilinen namaz, oruç, hac vb. ibadetleri de kendilerince yorumlayarak bütün ibadet telakkîlerini tarikat hayatı kalıplarında şekillendirmişlerdir.
Sözlükte "Ali'ye mensup" anlamına gelen kelimenin çoğul şekli Aleviyye ve Aleviyyûn'dur. Alevî terimi İslâm kültür tarihinde Hz. Ali soyundan gelenler mânasında, ayrıca siyasî, tasavvufî ve itikadî anlamda kullanılagelmiştir.
İslam'da Sünnilik, Şiilik ve Haricilik olmak üzere üç ana mezhep vardır. Bu mezhepler de çeşitli açılarından kendi içinde alt mezheplere sahiptir. En önemlilerinden biri ve ilk olarak şekilleneni, halifelik tartışmaları sonucu ortaya çıkan Şia'dır. Haricîler ve Vahhâbîler de sayılabilir.
Muhammed'in torunu Hz. Hüseyin ve 71 yakınının 10 Ekim 680'de Yezid bin Muaviye'nin adamlarınca şehit edilmesiyle sonuçlanan Kerbela olayı, asırlardır Müslümanların dinlemeyen acısı olarak hüzünle yad ediliyor.
Hüseyin'in şehit edildiği anı hatırlayarak ağıtlar yaktı, çektiği acıyı çekmek için kendilerini zincire vurdu.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri