Halsizlik hissi ile baş etmek için gerekli vitamin ve mineralleri düzenli olarak takviye etmek, dengeli beslenmek ve düzenli spor yapmak en temel yöntemlerdir. Yorgunluğunuz her gün aynı derecede devam ediyorsa ve / veya 2 haftadır devam ediyorsa mutlaka en yakın sağlık kuruluşuna başvurmak da fayda vardır.
Demir, potasyum, magnezyum, omega-3 gibi bileşikleri yanı sıra içerdikleri vitaminler ve mineraller ile enerji veren gıdalar arasında yer alan su, ılık süt, ginseng çayı, muz, badem, fındık, kabak çekirdeği, chia tohumu, yulaf ezmesi gibi taze meyve, sebze ve tahıllar ile kafeini azaltmak halsizliğe iyi gelir.
Şayet halsizlik şikâyetiniz sürekli devam eden bir durum almışsa ve artık yaşam kaliteniz düşmüş ise hemen doktora başvurmanız gerekir. Doktorunuz sizin hâlsizliğinizin sebebi altında yatan herhangi bir hastalık olup olmadığını belirler.
Sürekli olarak yorulmuş ve tükenmiş hissetme durumunun yani halsizliğin altında yatma olasılığı olan hastalıklardan bazıları ve bağıl nedenleri arasında; enfeksiyonlar, yetersiz beslenme, vitamin eksikliği, kan hastalıkları, anemi ve diyabet gibi hastalıklar yer alabilir.
Kronik yorgunluğun pek çok sebebi olabilir. Kansızlık, enfeksiyonlar, karaciğer, kalp ve böbrek yetmezlikleri, vitamin ve mineral eksiklikleri, metabolik bozukluklar (hipoglisemi), hormonal problemler (hipotiroidi, böbrek üstü bezi yetmezliği), kanser gibi ciddi sağlık sorunlarında yorgunluk bazen ilk işarettir.
İlgili 38 soru bulundu
Örneğin tempolu yürüyüşler, pilates, bisiklete binme ve yüzme gibi faaliyetler keyfinizi yerine getirerek zihinsel yorgunluğun üstesinden gelmenize yardımcı olur.
Stresi azaltmak, sağlıklı beslenmek, yeterli uyku uyumak, sosyal bağlantıları güçlendirmek, düzenli egzersiz yapmak ve dinlenmek, mental yorgunluk belirtilerinin azaltılmasına yardımcı olabilir. Ayrıca, meditasyon, yoga, nefes egzersizleri ve terapi gibi teknikler de mental yorgunlukla mücadelede faydalı olabilir.
Bir süredir sürekli uyku hali yaşıyorsanız B2, B6, B12 vitamini eksikliğiniz olabilir. Özellikle B grubu vitaminlerinde eksiklik kansızlık ve demir eksikliği yapabilir. Bu durum yorgunluk, halsizlik ve sürekli uyku hali yaratır. Çok uyuduğunuzda baş ağrısı ile uyanabilirsiniz.
Kronik yorgunluk sendromu, genellikle grip ya da COVID-19 gibi bir enfeksiyon hastalığı, kaza, cerrahi operasyon, fiziksel ya da psikolojik travma sonrası aniden başlar. Aşırı çalışma ve depresyon da kronik yorgunluk sendromunu tetikleyebilir.
Kronik yorgunluk sendromu için uygun doktor genellikle iç hastalıkları veya romatoloji uzmanlarıdır.
VİTAMİN D EKSİKLİĞİ
En önemli kaynağı artık hepimizin bildiği üzere güneş ışınlarıdır. Bitkisel ve hayvansal gıdalardan da bir miktar sağlanabilir. Ülkemiz güneşi bol bir ülke olmasına rağmen D vitamini eksikliği sık görülür. D vitamini eksikliği olanlarda yorgunluk, halsizlik ve kas ağrıları önemli belirtilerden.
Özellikle B vitamini eksikliği, yorgunluk ve halsizlik gibi belirtilerle kendini gösterebilir. B vitaminleri vücudumuz için enerji üretiminde kritik bir rol oynar. Bu vitaminler, karbonhidratları enerjiye dönüştürmek için gereken enzimlerin üretimine yardımcı olur.
Eğer sürekli bir yorgunluk ve uyku hali mevcutsa, sağlık uzmanları tarafından B12 vitamini seviyelerinin kontrol edilmesi ve gerekirse uygun takviyelerle desteklenmesi önerilir.
Sıcak havalarda yaşanan halsizliğin nedenlerinden biri de vücut ısısının yükselmesidir. Bu nedenle vücut ısısını düşürmek için sıcak günlerde sıkça ılık duş almak gerekir. Eğer duş almak mümkün değilse eller, ayaklar, yüz ve ense soğuk su ile ıslatılarak ferahlama sağlanabilir, vücut ısısı düşürülebilir.
Yorgunluk ve halsizliğe iyi gelen vitaminler; B vitaminlerinin tümü ve D vitamini şeklindedir. B1, B2, B3, B5, B6, B7, B9, B12 vitaminleri ile D vitamini içeren besinler halsizliğe ve yorgunluğa iyi gelmektedir.
Vücut kırgınlığı hissedildiğinde istirahat etmek ve sıvı tüketimini arttırmak önemlidir. Günümüzde aşılanmak en önemli önlemlerdendir. Başta risk grubu hastalar olmak üzere herkesin grip aşısı yaptırmasını tavsiye ediyorum.
Uzun süre boyunca stres ve kaygıya maruz kaldığımızda zihinsel olarak kendimizi yorgun hissedebiliriz. Eğer stres ve kaygı uyandıran faktörler ortadan kalkmazsa bu zihinsel veya psikolojik yorgunluk durumu kronik bir hal alabilir. Bu durum da günlük yaşantımızı ve işlevselliğimizi olumsuz yönde etkiler.
Bazı zamanlar beyin o kadar çok şeyi kafaya takmaktan yorgun düşer ki hayat akışına adaptasyon sürecinde zorlanmalar meydana gelebilir. Sürekli yapılan işleri dahi zihin yapmakta zorlanır. İşte zihni sürekli meşgul eden yorgunluk ve durulma aşamasına mental yorgunluk denebilir.
Hipersomnia ya da hipersomnolens, yaş aralığına göre kişinin yeterli miktarda uyku almasına rağmen kendini yorgun ve halsiz hissetmesi buna bağlı gün içerisinde uyku atakları geçirmesine sebep veren nörolojik bir hastalıktır.
Hastaların uyandıktan sonra tam uyanık olmakta güçlük çektiği hipersomnia hastalığı, narkolepsi, idiyopatik hipersomnia ve Kleine-Levin sendromu olarak üç ayrı kategoride incelenir. Her üç kategori de hipersomnia ile birlikte seyreden ve yaygın olan uyku bozukluklarıdır.
Sürekli uyku hali, kansızlık ya da kalsiyum eksikliğinin giderilmesiyle birlikte zaten kendiliğinden ortadan kalkacaktır. İlaç tedavisi ve demir ya da kalsiyum takviyesi yapılması tedavide en çok tercih edilen metottur.
Tükenmişlik sendromu yaşayan bireyler genellikle çevrelerine sağlayabilecekleri ya da verebilecekleri bir şeyleri kalmadığını hissederler ve hatta sabahları yataktan kalkmaktan bile korkabilirler. Hatta hayata karamsar bir bakış açısı benimseyebilir ve sürekli kendilerini umutsuz hissedebilirler.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri