Kararmış muz, antiasit görevini üstlenir ve mide ekşimelerinin azalmasını sağlar. Siz de yangın gibi tabir ettiğiniz bir mide ekşimesinden şikâyetçiyseniz böyle anlarda bir kararmış muz tüketmeyi deneyebilirsiniz. Kararmış muz içerisinde bol miktarda spesifik bir protein olan tümör nekroz faktörü bulunur.
Muzun kabuğundaki koyu lekeler, çürük meyve belirtisi değil, muzun olgunlaşma belirtileridir. Muzların üzerindeki siyah-kahverengi lekeler ne kadar çok olursa, tüketilmesi o kadar iyi olur.
Kararmaya başlamış ve benekli muz kabuklarında ortaya çıkan TNF ( Tümör Nekrosis Faktörü) isimli antikanser özelliğine sahip bir madde keşfedildi. Yani, bir muz kabuğunun üzerinde ne kadar siyah nokta var ise o kadar sağlıklı...
Yeşil muz, kalp krizlerini ve diğer kardiyovasküler hastalık türlerini önlemeye yardımcı olur.Kalbi ve tüm göğüs bölgesini etkileyebilecek iltihapları bile ortadan kaldırabilir. Tüm bunların dışında eğer bu rahatsızlıklardan herhangi birini yaşıyorsanız, yeşil muz tüketmeden önce doktorunuza başvurmayı ihmal etmeyin.
Muz alırken bunlara dikkat!
Muz kendiliğinden olgunlaşmış olmalı. Olgun muzun ucu esmer, rengi koyu sarı ve hafif yumuşak olur gazla sarartılan muzlar sağlıklı değildir. Kendiliğinden olgunlaşmamış muz mide asidini artırır ve kabızlığa neden olur.
İlgili 23 soru bulundu
Kararmış muz, daha iyi olgunlaşmış ve olgunlaşırken faydalı içeriklerini artırmış muz demektir. Artan faydalı vitaminleri ve antioksidan özellikleri sayesinde bağışıklığınızın güçlenmesine önemli bir katkıda bulunarak en basitten en ciddi hastalığa kadar vücudun daha dirençli olmasını sağlar.
Muzun genellikle erken saatlerde tüketilmesi tercih edilir. Bu şekilde tüketmek daha sağlıklı olmaktadır. Geç saatlerde ölçüsüz bir şekilde tüketilen muz sağlık açısından risk oluşturabilir. Bu nedenle diyetlerde gece saatlerinde muz önerilmemektedir.
Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi, yetişkinlerin günde iki muzdan fazla yememesini önermektedir. Çok fazla muz tüketimi oldukça tehlikeli olabilir.
Muz olgunlaşmışsa sindirilemez değildir. Aksine, olgunlaşmamış veya yeşil tüketildiğinde, hazımsızlığa neden olabilirler.
Sosyal medyada son zamanlarda dolaşan "Muzun kararan kısımlarında canlı bakteriler var" sözleri gündem olmuştu. Sosyal medyada yayılan bu tartışmalara Genetik Mühendisi Dilara Sarı son noktayı koydu.
Kalp sağlığınızı korumanıza katkı sağlar. Uzun süre yüksek seyreden tansiyon, kalp ve damar hastalıkları açısından en önemli risk faktörlerinden bir tanesi anlamına gelir. Hem kan basıncını dengelemeye yardımcı olan hem de kalp kasının faaliyetlerini düzenleyen potasyum minerali, muzda bol miktarda yer alır.
Küflenmiş ekmek, çürümeye yüz tutmuş meyveler ve diğer küflü besinler kanserojen madde içerdiği için kesinlikle tüketilmemelidir.
Uyumadan önce yenilebilecek meyvelerin başında muz geliyor. Çünkü muz, magnezyum ve potasyum içerir. Bu içeriğinden dolayı da kasları rahatlatır ve uyurken daha rahat bir bedenle uyumuş oluruz. Ayrıca, mutluluk hormonu olan serotonin ve daha iyi uyumamıza yardımcı olan melatoninin üretimini sağlar.
Çünkü ilk olarak kabuk kısmı ortam sıcaklığından etkilenir. Düşük sıcaklık nedeniyle kabuktaki hücrelerin zarlarının geçirgenliğinde ortaya çıkan değişim enzimlerin etkinliğinde artışa neden olur. Bunun sonucunda kabuğun yapısındaki fenol bileşikleri yükseltgenir ve muzun kabuk kısmı kahverengileşir.
Kararmış muz, besin değerleri bakımından olgunlaşmamış muza göre daha azdır. Şeker oranı yükseldikçe lif oranı düştüğü için muzdan faydalanma oranı en aza düşmektedir. Bu yüzden kararmış yerine daha yeşil muzun tüketilmesi tavsiye edilir.
Fizyolojik ve psikolojik olarak birçok rahatsızlığı iyileştirmede olumlu etkisi olan muz, tam olgunlaşmamış şekilde tüketilirse birçok zararı da beraberinde getirir, sağlığımızı olumsuz yönde etkiler. Olgunlaşmamış muzların sindirimi zor olduğu için midede uzun süre kalır.
Sindirim sisteminden kemik sağlığına, bağırsak hastalarından kansere, kalp sağlığından beyin sağlığına kadar muz tüketiminin faydaları saymakla bitmez. Her gün muz yemek için sebep çok.
Vitamin ve mineral deposu olan muz, aynı zamanda iyi miktarda lif ve nişasta da içerir. Olgunlaşmamış muzlar yüksek miktarda tanen içerebilir. Tüm bu özellikleri nedeniyle olgunlaşmamış muzların, kabızlığa yol açabileceği ya da var olan kabızlığın şiddetlenmesine neden olabileceği söylenebilir.
Kanser düşmanı olan muz kansere karşı direnci arttırır. Muzda bulunan A vitamini gözlere iyi gelir. Muzun zararları arasında ilk dikkati çeken bazı kişilerde fazla tüketildiğinde kabızlık sorununa yol açmasıdır. Ayrıca muzda yer alan iplik iplik olan lifler bazı kişilerde baş ağrısına neden olmaktadır.
Eğer muz tükettiğinizde mide bulantısı, vücutta kızarıklık ve kaşıntı gibi belirtiler görülüyorsa tüketilmemesi önerilir. Muz şeker hastalığı olan kişiler de fazla tüketilmemesi gerekir. İçerisinde fazla miktarda şeker bulunduğu için kişilerde sorunlara yol açabilir.
Muzun Bilinmeyen Zararları
Muzun aşırı tüketiminden dolayı kabızlık problemi ile karşılaşılmaktadır. Muzu soyarken liflerin bir kısmını soymaya dikkat edilmezse, migreni tetiklemekte ve baş ağrısı yapmaktadır. Muzun fazla tüketilmesinde vücut hiperkalemi geliştirmekte ve kalbe zarar vermektedir.
Düzenli olarak muz tüketmeye devam ettiğinizde kemik sağlığınızı korumuş olursunuz. Muz tam bir potasyum deposu dedik ama içinde hiç de göz ardı edilemeyecek kadar bol miktarda kalsiyum bulunuyor. Hepimizin bildiği gibi kalsiyum da özellikle kemiklerin gelişimi açısından en çok ihtiyaç duyduğumuz minerallerden biri.
Öğlen yenen muz mide ekşimelerinin ilacıdır
Yüksek oranda lif içeren meyvelerin başında gelen muz hazmı kolaylaştırır ve mide ekşimesini geçirir. Ve tabii eğer ÖĞLEN YENİYORSA.
Buna ek olarak merak edilen bir konu daha bulunuyor: Gece muz yemek zararlı mı? Aslında gece belli bir saatten sonra yediğiniz her şey size kilo olarak geri dönebilir. Daha doğrusu vücudunuz yeteri kadar kalori yakamaz. Bu yüzden gece yemek yerine gün içerisinde yiyebilirsiniz.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri