Patlıcan yemeklerinin yapımı sırasında karşılaşılan sorunlardan en önemlisi patlıcanın kararmasıdır. Patlıcanı kestiğiniz veya kabuğunu soyduğunuz zaman, kesilme yüzeyindeki hücreler bölünür ve açılır. Bu hücreler oksijen ile temas ettiğinde oksidasyon başlar, patlıcan renk değiştirir ve esmerleşir.
Tersine, patlıcan tamamen veya 3/4 çürük ise zehirlenme riskiyle yenmemelidir..
Patlıcan : Patlıcanın tazeliğini kontrol etmek için elinize alın ve hafifçe sıkın, bıraktığınızda patlıcan eski halini alıyorsa tazedir.
Amerikan Ulusal Kanser Enstitüsü'nün kansere karşı koruyucu etkilerini araştırdığı sebzelerden bir tanesi de patlıcandır. Patlıcanın içinde bulunan 'terpen' yapısındaki etken maddeler tümör oluşumunu tetikleyen hormonları etkisiz hale getirir ve kanseröz büyümeyi engeller.
İlgili 18 soru bulundu
Patlıcanınızın kokusunu hızlıca alın ve herhangi bir kötü koku tespit edip etmediğinize bakın. Kötü kokuyorsa hemen atın. Patlıcanınızdaki çoğu küf, özellikle bitki yumuşak ve dokunulduğunda yumuşak ise eskimiştir, atılmalıdır.
Tüketilme şekli olarak uzmanlar patlıcanın çiğ tüketimine kesinlikle izin vermemektedir. İçinde birçok maddeyi barındırdığı için zehirlenmelere yol açabilmektedir. Patlıcan közlenerek veya kızartılarak yendiği zaman zararlı bakteriler öleceği için zehirlenmeleri en aza indirir.
Uzun süre elektrik kesintisi olmaz veya buzluğunuz bozulmazsa, patlıcanları 1 yıla kadar buzlukta muhafaza edebilirsiniz. Buzlukta ne kadar süredir durduklarını anlamak için, üzerine mutlaka tarih etiketi yapıştırın.
Kimler Patlıcan Tüketmemeli? Patlıcanın aşırı miktarda ve çiğ tüketilmesi, zehirlenmelere yol açabilir. Ayrıca mide bulantısı ve sindirim sorunlarına sebep olabilir. İçeriğinde bulunan oksalat nedeniyle, böbrek sorunu olan kişilerin, patlıcanı sınırlı miktarda tüketmesi önerilir.
Küp küp ya da dilim dilim kestikten sonra hem kararmaması için hem acısının çıkması için bol tuzlu suyun içerisine atıp bekletebilirsiniz. Suyun içerisinde bekletirken özellikle kızartmak istiyorsanız soğuk ve tuzlu suyun içerisinde bekletmek güzel sonuçlar elde etmenize fayda sağlayacaktır.
Patlıcanda bulunan solanin isimli bileşen kalsiyum emilimini azaltıyor ve sindirim sistemini rahatsız ediyor. Aşırı çiğ patlıcan tüketimi karın ağrısı, ishal, kusma, baş ağrısı ve mide bulantısına neden oluyor ve zehirliyor.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarafından kontrollü bir şekilde toplanıp yetiştirilen deniz patlıcanlarının tekil bireyler tarafından toplanması yasaktır. Yasak olmasının sebebi, su altındaki yaşamı ciddi bir şekilde etkileyecek olmasıdır.
Patlıcanın tazeliğini kontrol etmek için elinize alın ve hafifçe sıkın, bıraktığınızda eski halini alıyorsa tazedir. Patlıcana acı tadını veren çekirdeklerdir. Patlıcan ne kadar büyük olursa çekirdeklerde o kadar büyük ve tadı acı olur. Patlıcan seçerken küçük ve olgunlaşmamış olanları tercih edin.
Meyvelerde şekil ve renk bozukluğu. Nedeni: Düşük ve yüksek sıcaklık, düşük nem, demir (Fe), bor (B), kalsiyum (Ca), potasyum (K) dengesizliği ve düşüklüğünden kaynaklanır.
Patlıcanı kestiğinizde ya da kabuklarını soyduğunuz bölümlerde çok hızlı bir renk değişimi oluşmaya başlar. Önce sarılaşıp sonrasında da müdahale edilmezse rengi iyice kararır. Bunun nedeni kesildiği veya soyulduğu noktalarda hücre bölünmeleri olur, bu da renk ve tat değişimmine neden olur.
Patlıcanı pişirmeden önce uygulanan ilk yöntem sebzeyi soyup bol tuzlu suya basmak. Bu işlemin ardından suyun rengi kahverengiye dönüşür ama yine de etkisizdir. Patlıcanları sudan süzdükten sonra maksimum 5 dakika içerisinde kararmaya başlayacaktır.
Osmanlı mutfağının vazgeçilmezi patlıcanın seks üstündeki etkisi kanıtlandı... Dr. Ahmet Kuytul'un yaptığı araştırmaya göre, patlıcan yemek erkeğin cinsel gücüne güç katıyor!..
Patlıcan sapı suyu, basur (hemoroit) hastalığında doğal tedavi için kullanılıyor. Patlıcanların sapları kaynatılıp içildiğinde ilaç, ameliyat, lazer gibi yöntemlerin dışında doğal bir tedavi görevi görüyor. Basur ameliyatından korkanlar öncesinde patlıcan sapı kürünü hazırlayıp tüketiyor.
Lif, mide-bağırsak sağlığı ve düzenli bağırsak hareketleri için patlıcan gereklidir. Dışkınızı toplar, böylece sindirim sisteminiz daha rahat bir şekilde çalışır. Patlıcan aynı zamanda lif, besinlerin emilimini ve gıdaların işlenmesini kolaylaştıran gastrik sıvıların salgılanmasını da sağlar.
Közleyip kabuklarını ayıkladığınız patlıcanları oda sıcaklığında güzelce soğutun ve yine tamamen soğuduklarından emin olduktan sonra buzdolabı poşetlerine ya da kilitli poşetlere pay edin. Ardından hava almayacak şekilde poşetlerin ağzını kapatın, her bir poşete o günün tarihini atın ve buzluğa kaldırın.
Bu minik oluşumlar, ürünün ilaçsız, yerli ve doğal olduğunu gösterir. Böcekleri ayıklayıp kalanları gönül rahatlığıyla tüketebilirsiniz. Böceklenme süresi yöreye göre, yetiştiği toprağa göre 2-3 ayla 1 yıl arasında değişebiliyormuş.
Patlıcanı derin dondurucu ya da buzdolabı içerisinde saklamanın herhangi bir zararı bulunmamaktadır. Patlıcanlar, yemeklik olarak doğranıp direkt bir şekilde dondurucuya koyulmamalıdır.
Patlıcan sapı suyu, basur (hemoroit) hastalığında doğal tedavi için kullanılıyor. Patlıcanların sapları kaynatılıp içildiğinde ilaç, ameliyat, lazer gibi yöntemlerin dışında doğal bir tedavi görevi görüyor. Basur ameliyatından korkanlar öncesinde patlıcan sapı kürünü hazırlayıp tüketiyor.
Patlıcanı derin dondurucuda saklamanın herhangi bir zararı yoktur.
Patlıcan Zararları ve Yan Etkileri
Patlıcanın aşırı tüketimi sonucu zararları ve yan etkileri şöyledir: Ağızda yara veya afta neden olabilir. İçinde oksalat bulunduğu için safra kesesi sorunları olan hastaların hastalığını tetikler veya böbrek taşı oluşturabilir. Ciltte kaşıntı ve baş ağrısı gibi sorunlar yaratabilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri