Yaş kangren ince, kırılgan bir deri ile çevrelenmiş siyah renkte bir çıban şeklinde tarif edilebilir. Bu tür tedavi edilmediği takdirde etkilenen bölgede şiddetli ağrı, halsizlik ve ateş ortaya çıkar. Tedavi edilmeyen yaş kangren halk arasında kan zehirlenmesi olarak bilinen sepsis ile sonuçlanabilir.
Derinin üst kısmı genellikle sert ve soğuktur. Zamanla deriyi nasır kaplar ve ten rengi koyulaşmaya başlar. Bir süre sonra cilt ölür ve ilk evrelerde yoğun olarak hissedilen ağrılar ortadan kalkar. Kangren olan bölge ölür ve felçli gibi hissiz bir görünüme gelir.
Daha çok ayak ve el parmakları, uzuvlar daha daha nadir olarak kas ve organlarda meydana gelen kangren şu belirtiler ile kendini gösterir: Cilt renginde solgunlaşması ile yaşanan renk değişimi (soluk griden maviye, mora, siyaha, bronz veya kırmızıya kadar değişebilir) Kangren olan bölgede şişlik. Ani ve şiddetli ağrı
Bu nedenle, kangren tedavisinde girişim zamanı çok önemlidir. Kangrenin devam ettiği durumlarda ise; ayak veya parmakta nekroz (doku, kas ölümü ve yıkımı) gözlenir. Artık bu noktada, görünüm siyahlaşmaya doğru gitmektedir. Kangrenin en ileri safhasında, artık enfeksiyon tabloya eklenmiştir.
Gaz tipindeyse, kangrenli dokuda biriken bakteriler ürettikleri gazla ölü dokunun şişmesine neden olurlar. Bu gazın yayılmasıyla, kangren de hızla yayılabilir.
İlgili 39 soru bulundu
Diabetes mellitus, alkol bağımlılığı, obezite, periferik damar hastalığı, bazı tümörler ve HIV gibi bazı sağlık problemleri ve durumlar da kangrene neden olabilir. Sigara tüketimi, uyuşturucu ilaç kullanımı ve sağlıksız bir yaşam biçimi de kangren gelişimine zemin hazırlayan önemli unsurlar arasında yerini alır.
Tırnak Batması Ameliyatı
Diyabeti olan hastalarda tırnak batması iltihabına bağlı komplikasyonlar görülebilir. Hastalardaki kan akışı yavaşlayabilir ve ayakta bulunan sinir dokusu hasar alabilir. Kimi durumlarda kangrene bile yol açabilir.
Soğuktan ve rutubetten hâsıl olup kangrene yol açan ayak rahatsızlığı, soğuk ve nemden el ve ayaklarda oluşan kızarıklık ve şişliğe benzer bir süreçtir. Bu durum, ayaklar sürekli ıslak olduğunda 15.5°C'de bile oluşabilir. Yaralanma mekanizması şu şekildedir: Islak ayak kuru ayaktan 25 kat daha hızlı ısı kaybeder.
Kırık sonrası morluk iyileşme belirtisidir
Kırık çevresinde kemik ve çevre dokulardaki damarlarından sızan kan ile bir pıhtı oluşur ve cilt üzerinde morluk ortaya çıkar. Halk arasında kangren olma belirtisi olarak bilinen morluk, aslında iyileşmenin bir göstergesidir.
GAZLI GANGREN
Clostridium türü bakterilerin çoğunlukla da Clostridium perfringens'in etken olduğu gazlı gangren, travma veya cerrahi girişimler sonucu iskelet kaslarında or- taya çıkan nekrozla karakterize, progresif ve toksemik bir hastalıktır.
Ayak parmaklarında morarma şikayeti genellikle dolaşım bozukluğuna bağlıdır. Özellikle ayak bileğinden daha uç kısımlarda morarma, ağrı ve üşüme şikayetleri atardamarların daralması veya tıkanmasına işaret olabilir.
Ayak ya da parmak kangreni bacak damar tıkanmasında en ileri safhadır. Damar tıkanması nedeniyle ayağın o bölgesine artık hi kan gelmemektedir. En önemli belirtisi ayak parmakları, topuk ya da ayağın herhangi bir kısmında önce ağrı, morluk ve sonra siyahlaşmadır.
Kırılmanın gerçekleşmesi de kemik çatlamasından daha zor bir durumdur. Bundan ötürü kemik çatlağı ciddiye alınması gereken bir konudur. Kemik çatlağı; genel olarak kol ve bacak kemiğinde görülen bir olaydır.
Ameliyat öncesi ve en az 10-15 gün sonrasına kadar (bazı hastalarda ömür boyu ) kan sulandırıcı tedavi ve anti embolik çorap kullanımı da hayat süresini uzatan ciddi- kolay yöntemlerdir.
Soğuk ya da buz yanığı olarak da ifade edilen soğuk ısırması, deri ve dokuların donması sebebiyle ortaya çıkan ve vücutta kalıcı hasara neden olabilen ciddi bir rahatsızlıktır. En çok eller, ayaklar ve yüzü etkiler. Soğuğa maruz kalma süresi arttıkça soğuk ısırmasının ciddiyeti de artar.
SOĞUK ISIRMASI VE BELİRTİLERİ NEDİR? Burun, el ve ayak gibi organların aşırı soğuğa maruz kalması durumunda cilt ve yüzeysel dokular donar. Soğuğun ciltteki ilk etkisi kızarıklık ve karıncalanma şeklinde ortaya çıkar. Doku daha da soğursa, cilt giderek solgunlaşır ve uyuşma hissi ortaya çıkar.
Cildi yeniden ısıttıktan 12 ila 36 saat sonra sıvı dolu bir kabarcık görünebilir. Derin (şiddetli) donma: Donma ilerledikçe, derinin tüm katmanlarını ve altındaki dokuları etkiler. Cilt beyaza veya mavi-griye döner ve bölgedeki tüm soğuk, ağrı veya rahatsızlık hissini kaybedersiniz.
Kangren veya diyabetik ayak sadece bu alanda eğitimli sağlık personeli tarafından tedavi edilmelidir. Nedene yönelik tedavinin yanı sora ölü doku parçaları cerrahi olarak çıkarılır. İlerlemiş vakalarda ayak parmaklarının, ayağın ya da tüm alt bacağın kesilmesi gerekebilir.
Eğer tırnak batması yapılan ev tedavisine yanıt vermezse, ağrı kötüleşirse, yürümekte veya diğer aktivitelerde zorluk çekiliyorsa doktora başvurulması gereklidir. Aynı şekilde tırnak batması evde yapılan tedavilere yanıt vermezse veya bir enfeksiyon meydana gelirse, bir cerrahi müdahale yapılması gerekebilir.
Özellikle ayak tırnaklarında ve sıklıkla ayak baş parmağında görülür. Bu duruma genellikle mantarlar, yanlış tırnak kesimi, dar ayakkabı tercihi ve parmak deformiteleri neden olur. Ortaya çıkan şikayetler arasında şişme, ağrı, kızarıklık, iltihap ve enfeksiyon durumları yer alabilir.
TDK imla kılavuzu bu kelimenin yazımını "kangren" şeklinde vermektedir. Dil Derneği Yazım Kılavuzu da "kangren" yazımını doğru bulmaktadır. Büyük Lûgat ve Snsiklopedi'deki kullanımıyla: Kangren'in özelliği, hastalanan dokularda kan dolaşımının durması ve duyarlığın kaybolmasıdır; daha çok kol ve bacaklarda görülür.
Ayakta meydana gelen çatlak tedavileri hasarın boyutu dikkate alınarak yapılır. Öncelikle klinik muayeneyle birlikte, röntgen ve film yardımıyla kemik detaylıca incelenir. Kesin teşhis konduktan sonra küçük boyutlu çatlaklar sargıya; büyük ve ciddi çatlaklar ise alçıya alınır.
Kırılmalar oluşum şeklinden dolayı çatlaklara göre daha sancılı bir süreçtir. Çatlak kemik genellikle kol ve bacak kemiklerinde görüldüğü gibi kaburga kemiğinde de gözlemlenebilmektedir. Kişi düşme, burkulma gibi ufak kuvvetlerin etkisinde kalmış ve ağrı başlamışsa mutlaka en yakın hastaneye gitmesi gerekmektedir.
Akut şekilde olan çatlaklar her yaşta görülebilir ve de kendiliğinden iyileşme olasılığı daha yüksektir. Kronikleşmiş olan çatlaklar mutlaka tedavi edilmesi gereken çatlaklardır. Tedavi edilmediği takdirde ciddi sorunlara yol açabilen bir hastalık olup iyileşme süreci daha da gecikmektedir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri