Müezzin; sözlük olarak çağrıda bulunan, ezan okuyan, kâmet getiren kimsedir. Kur'an-ı Kerîm'de iki ayette geçmektedir; araf 7/44, Yusuf 12/70.
Sözlükte “çağrıda bulunan, ezan okuyan, kāmet getiren kimse” mânasındaki müezzin kelimesi Kur'ân-ı Kerîm'de “münâdî” anlamında iki âyette geçmektedir (el-A'râf 7/44; Yûsuf 12/70).
KAMET NEDİR? Farz namazlardan önce namazın başlamak üzere olduğunu duyuran sözlerdir. Türkçe'de ikāmet için "kāmet getirmek, kāmetlemek ve kāmet okumak" tabirleri kullanılır. Kamet getirilerek ezanla namaz vaktinin girdiği, ikāmetle de namazın kılınmakta olduğu haber verilir.
Dinimizin emir ve yasakları gereğince yalnızca erkekler müezzin olabilir. İmam Hatip Mezunu olanlar Diyanet İşleri tarafından yapılan müezzinlik sınavlarına girmeli. Sınavdan başarılı not alanların bir sonraki dönemde ataması yapılır.
Kâmet ise farz namazlardan önce, namazın başladığını bildiren ve ezân lafızlarına benzeyen sözlerdir. Ezândan farklı olarak, “hayye ale'l-felâh” cümlesinden sonra, “kad kâmeti's-salât” cümlesi eklenir.
İlgili 16 soru bulundu
İmam kâmet getirebilir mi? Kâmet, farz namazların sünnetlerindendir (Buhârî, Ezân, 2 [605]; Müslim, Salât, 5 [378]). Dolayısıyla terk edilmesi mekruhtur. Zira kâmet, namaza başlamak için bir hazırlık mesabesindedir.
Cemaate yetişemeyen kimse camide tek başına namaz kılarken kâmet getirmeli midir? Düzenli olarak cemaatle beş vakit namaz kılınan camilere o vaktin farz namazını kılmak üzere giren kimselerin, cemaatle veya yalnız başına namaz kılacak olmaları hâlinde tekrar ezân okuyup kâmet getirmelerine gerek yoktur.
Kâmet getirecek kişinin hadesten temizlenmiş, âkil ve erkek olması gerekir. Buna göre abdestli olmayan veya cünüp olanın, delinin yahut sarhoşun ve kadının kâmeti mekruh görülmüştür.
Bu konu üzerinde hayli durulmuş, bunun mekruh olduğunu ileri sürenler şu hadîsi delil olarak göstermişlerdir : "İmamın müezzinlik yapması mekruhtur."
Müezzin, namazın farzından sonra “Selam Duası” Okur. اللّهمَّ اَ نْتَ السّلاَ مُ و مِنْكَ السّلامُ ﴿﴾ تَبارَكْتَ ياَذَلْجَلالِ وَلاِكْراَمِ "Allâhumme ente's-selâmü ve minke's-selâm, tebârekte yâ zelcelâli ve'l-ikrâm." Allahım sen selamsın.
Ancak sadece ezan ile yetinmek mekruhtur. Bununla birlikte, tek başına namaz kılan kimsenin cemaate benzemek niyetiyle ezan okuyup kâmet getirmesi daha faziletlidir.
"Hayye ale'l-felâh" (Haydi kurtuluşa) (2 kere), "Kad Kâmeti's Salâh" (Namaz başladı) (2 kere), "Allâh-ü Ekber" (Allah en büyüktür) (2 kere), "Lâ ilâhe İllallah" (Allah'tan başka ilâh yoktur) (1 kere).
Sünnete uygun olarak kâmet şu kelimelerden ibarettir:
"Allahü ekber, Allahü ekber, Allahü ekber, Allahü ekber. Eşhedü en la ilâhe illallah. Eşhedü en la ilâhe illallah. Eşhedü enne Muhammeden Rasululullah.
Kâmete gelince; bu mezheplere göre baştaki tekbir ile “kad kâmeti's-salât” cümlesi ikişer sefer, diğer cümleler birer sefer söylenir.
İster cemaat ile olsun ister ise tek başına kılınması fark etmeksizin erkeklerin farz olan her namazdan önce kamet getirmeleri sünnet olarak kabul edilir. Kamet Farz Mıdır? Kamet, farz olan namazların sünnetlerini içerir. Yani kamet getirmek sünnettir.
Müezzin, camilerde ezan okuyan, sala getiren, namazlarda selam ve tesbih dualarını okuyan kişidir. Ezancı da denilir. Müezzinlik makamı, İslam peygamberi Muhammed zamanından beri vardır. İlk müezzin Bilal-i Habeşi'dir.
Buna göre, bir kadın ezan ve kamet okumakla mükellef değildir, ancak isterse kendi başına okursa sevabını alır. Ancak kendine nikah düşen erkeklerin yanında sesli ezan veya kamet okuyamaz. Kadın eşiyle cemaatle namaz kıldığı zaman kamet getirip tesbihat yapabilir.
Namaza niyet ettikten sonra konuşulması yasak olan dünyevi kelamlardır. Yoksa kametten sonra ezan duası okunabilir veya bir dua edilebilir, kamete iştirak edip müezzinin sözleri tekrarlanabilir. Bunlar namazın sıhhatine zarar vermez.
Kâmet, farz namazlara başlarken söylenen ve Hz. Peygamber'in (s.a.s.) uygulamasına dayanan bir sünnettir. Onun için gereken saygı ve ağırbaşlılık ihmal edilmemelidir. Bu nedenle kâmet yapan kimsenin bu esnada yürümesi, mekrûh kabul edilmiştir (İbn Âbidîn, Reddü'l-muhtâr, 1/396).
Değerli kardeşimiz, Kamet getirmek sünnettir. Bu bakımdan kameti terk etmek namaza mâni değildir.
İslam dininde kamet, erkeklere has bir sünnettir, namazlardan önce okunur, ezana benzer. Ancak kamette "Hayye ale'l-felâh" ifadesinden sonra iki defa "Kad Kâmeti's Salâh" söylenir.
Kâmet ise, farz namazlardan önce, namazın başladığını bildiren ve ezan lafızlarına benzeyen sözlerdir. Ezandan farklı olarak, “hayye ale'l-felâh” cümlesinden sonra, “kad kâmeti's-salât” cümlesi eklenir. Rivayetlere göre kâmet de yukarıda ismi geçen sahabîlere aynı rüyada öğretilmiştir (Ebû Dâvûd, Salât, 28).
Ezân ve kâmet vaktin değil, namazın sünneti olduğu için kaza namazı kılarken de ezân ve kâmet sünnettir. Ezân ve kâmet terk edilerek kılınan namaz geçerli olmakla birlikte, uygun değildir.
İkāmet hem edâ hem kazâ namazları için uygulanır. Yolculuk durumunda, tek başına veya cemaatle kılınan namazlarda da aynı hüküm söz konusudur. Cemedilen namazlar için ayrı ayrı kāmet getirilir. Bayram, cenaze, vitir, teravih, husûf ve küsûf, istiskā namazlarıyla nâfile namazlarda ezan gibi ikāmet de okunmaz.
Değerli kardeşimiz, Bunlar (ezan ve kamet getirme) farz değil sünnettir. Sünnete uygun olan en az kendi duyacağı kadar bir sesle okumaktır. Hiç okunmasa da namaz geçerlidir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri