Merak edenler için örnek cümlelerle birlikte derledik. Kafiye ve redif birbirinden farklıdır. Kafiyeler yalnızca çekim ya da yapım eki almamış kelimelerde olur. Birbirleriyle kafiyeli olan kelimelerden sonra gelen ekler ise redif olarak nitelendirilir.
Kafiye ya da uyak, şiirde mısra sonlarında bulunan sözcüklerin son heceleri arasındaki ses benzerliğidir. Şiirde uyak, dize sonlarında bulunan farklı görevlerdeki ekler veya anlamları ayrı sözcükler arasında görülür. Dize sonlarında yinelenen aynı görevdeki ekler ya da sözcükler uyak değildir. Bunlara redif denir.
Redif ya da yedek, şiirlerde mısra sonlarında, görevleri aynı olan eklerin ya da anlamları aynı olan sözcüklerin tekrarlanmasına denir. Redifler daima mısranın en sonunda bulunur, yani kafiyeden sonra gelir.
Mısraların sonlarında yer alan ve okunuş ile yazılışları aynı olan, ancak görev ve anlamları açısından farklı olan kelime ile ekler kafiye olarak bilinir. Şiirin daha etkin ve anlatılmak istenenin karşı tarafa aktarılması konusunda kafiye büyük öneme sahiptir.
Kafiye örgüsü nazım birimi üçlü bend ya da dörtlük olan şiirlerde, dizelerdeki son kelimelerin ses benzerliklerine bakılarak bulunur. A- Düz Uyak: Düz uyak örgüsü iki farklı şekilde yapılabilir. Bunlardan ilki (aaaa) şeklinde ikincisi ise (aaab) şeklindedir.
İlgili 28 soru bulundu
Düz Kafiye (Düz Uyak)
Bir dörtlükte bütün dizelerin ya da ilk üç dizenin veya birinci dizeyle ikinci, üçüncü dizeyle dördüncü dizenin kafiyeli oluşuna düz uyak denir. Örneğin; “aaaa”, “aaab”, “aabb” gibi.
Klasik Türk Edebiyatında aruzun fâilâtün fâilâtün fâilün kalıbıyla yazılan dört dizelik milli bir nazım biçimidir. Tek dörtlükten oluşur. Kafiyelenişi rubaiyle aynıdır: aaxa. Genellikle lirik tarzda olan ve aaaa şeklinde kafiyelenen tuyuğlara "Musarra Tuyuğ" denir.
Dize sonlarında yer alan yazılışları aynı fakat görev ve anlamları farklı olan ses, ek veya sözcüklerin kullanılmasıyla oluşan bu ses benzerliğine uyak adı verilir. Uyak dize sonunda aranır. İzlenecek yolda öncelikle redife bakılır eğer redif yoksa uyak aranır. Bu sıralama ile şiirde uyak aranır.
Kafiye; mısra sonlarında yer alan, yazılışları ve okunuşları aynı olan kelimelerde bulunan ses benzerliğine verilen addır.
Kafiye ekte de olur, kelimede de... Bütün mesele,eklerin görevlerinin ve kelimlerin anlamlarının farklı olup olmamasıdır; farklı olanlar ancak kafiyedir;aynı olanlar da ancak rediftir. Kural budur.
Redif (redīf), Son dönem Osmanlı ordusunda altı yıllık nizamiye hizmetini tamamladıktan sonra, daha 14 yıl süre ile yedek asker durumunda olanlara verilen ad olarak tanımlanır.
Dize sonlarında yazılışları, anlamları ve görevleri aynı olan eklerin, yardımcı seslerin ve sözcüklerin tekrarına redif denir.
Kafiye, şiirin karşı tarafa daha etkili bir şekilde aktarılmasını sağlamaktadır. Bu noktada kullanılan birbirinden farklı kafiye çeşitleri bulunmaktadır. Kafiye çeşitleri yarım kafiye, tam kafiye, zengin kafiye, cinaslı kafiye ve tunç kafiye olarak bilinmektedir.
Mani tipi uyak denildiği zaman akla aaxa şeklinde olan uyak örgüsü gelmektedir. Bu şekilde biçimlenir ve bu şekilde kullanmaktadır. Sadece tek dörtlükten meydana geldiği ve kısa, öz bir şekilde oluşturulduğu bilinir.
Koşmalar ilk kıtasının birinci, ikinci ve dördüncü dizeleriyle öteki kıtalarının dördüncü dizeleri birbiriyle, kalan dizeler de kendi aralarında uyaklı şiirlerdir. Yani, koşmaların uyak örgüsü; genellikle: axax - bbbx - cccx... biçimindedir ve bir koşma genellikle en az 3 en çok 12 dörtlükten oluşur.
Düz uyak, şiirlerde olan bir ile ikinci dizenin, üç ve dördüncü dizelerin uyum içinde olması ya da dört dizenin de aynı anda aynı uyaklı olmasına verilen ad olarak bilinir.
Çeyrek kafiyeyi şöyle tanımlayabiliriz: Çıkakları birbirine yakın olan seslerle meydana getirilen kafiyeye “çeyrek kafiye” denir.
Yarım kafiye örneklerini detaylı olarak incelediğinizde çok kolay bir şekilde kafiyeyi bulabilirsiniz. Yarım kafiyeyi bulmak oldukça kolaydır. Bu kafiyeyi bulmak için dizelerdeki son kelimeye odaklanmanız gerekiyor. Tekrar eden tek sesler o dizelerdeki yarım kafiyedir.
Bir dörtlükte birinci dize ile dördüncü dizenin, aynı zamanda ikinci dize ve üçüncü düzenin uyaklı olmasına sarmal uyak denir. Böylece bir dörtlük içerisinde ilk sıra ile dördüncü sıra aynı uyağa sahip olur. Ayrıca ikinci dize ile beraber dördüncü dize yine aynı uyak kuzeninden yazılır.
Yani başka bir şekilde de anlatacak olursak üçten fazla olan ses benzeşmelerinde kelimelerden biri diğerinin içinde bulunuyorsa tunç uyaktır. Yukarıda da örnek verdiğimiz gibi "aşarım, taşarım" kelimeleri güzel bir örnektir.
Terza Rima, üçer mısralık bendlerle yazılmış bir nazım biçimidir. aba bcb cdc ded e biçimindeki uyak düzeni, örüşük uyak olarak adlandırılır. Bend sayısı belirsizdir. Tek bir mısra ile sona erer.
Her dizede on bir hece içeren şiirde uyak ölçüsüne dikkat edilirse önce çapraz uyak a-b-a-b, daha sonra ise düz uyak c-c-c-b ve d-d-d-b düzleminde bir sıralanış söz konusudur.
Halk edebiyatının yanı sıra Divan edebiyatında da kullanıldığı görülen nazım biçimleri gazel, kaside, mesnevi, terbi, rubai, murabba, müseddes, mehammes olarak farklı türlerde görülmektedir.
Sone: Edebiyatımıza Servet-i Fünun devrinde Fransızlar dan girdi. Toplam olarak 14 mısradır. Kafiye düzeni abab – abba – ccd – ede dir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri