Kafiye çeşitleri genellikle yarım kafiye, tam kafiye, zengin kafiye, cinaslı kafiye ve tunç kafiye olarak bilinir.
Düz uyakta mısranın son sesinde yer alan harfe bakılarak bir kafiye düzeni ortaya çıkarması sağlanır. Bu kafiye düzeninin ise mısranın son sesinde yer alan düzene göre ayrı ayrı türleri olduğu bilinir. Kafiye şeması bbbc, aaab, cc, aaba şeklinde olan uyağa verilen ad olarak tanımlanır.
Zengin Kafiye
Dize sonlarındaki ikiden çok ses benzerliğine dayanan uyak türüdür. Örnek: Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak, Ve bir zaman bakacaksın semâya ağlayarak...
*Bunun için her mısraın son kelimesinden başlanarak benzer olan kelimeler işaretlenir. *Aynı anlam ve görevdeki ek ve kelimeler ayrılır. Bunlar rediftir. *Geri kalan, aynı anlam ve görevde olmayan sesler kafiye olarak alınır.
İlgili 32 soru bulundu
Redif ya da yedek, şiirlerde mısra sonlarında, görevleri aynı olan eklerin ya da anlamları aynı olan sözcüklerin tekrarlanmasına denir. Redifler daima mısranın en sonunda bulunur, yani kafiyeden sonra gelir.
Yani başka bir şekilde de anlatacak olursak üçten fazla olan ses benzeşmelerinde kelimelerden biri diğerinin içinde bulunuyorsa tunç uyaktır. Yukarıda da örnek verdiğimiz gibi "aşarım, taşarım" kelimeleri güzel bir örnektir.
Mısraların sonlarında yer alan ve okunuş ile yazılışları aynı olan, ancak görev ve anlamları açısından farklı olan kelime ile ekler kafiye olarak bilinir.
Düz Kafiye (Düz Uyak)
Bir dörtlükte bütün dizelerin ya da ilk üç dizenin veya birinci dizeyle ikinci, üçüncü dizeyle dördüncü dizenin kafiyeli oluşuna düz uyak denir. Örneğin; “aaaa”, “aaab”, “aabb” gibi.
Cümle içerisinde redifi bulmak için mısraların sonuna bakılmalıdır. Eğer birbirleriyle kafiyeli olan sözcükler çekim ya da yapım eki almışsa, o ek rediftir. Redifler sadece ek halinde kullanılmaz. Aynı anlama gelen ve kafiyeli sözcüklerden sonra tekrarlanan kelimeler de birer rediftir.
Tunç uyak şiir sanatındaki zengin uyaklardan biridir. Şiir mısralarında üç sesten fazla benzeşme olduğu durumlar tunç uyak olarak adlandırılır. Tunç uyakta genellikle bir sözcük diğer mısradaki sözcüğü kapsar. Ancak şiirde bir sözcüğün diğer bir sözcük tarafından kapsandığı her durum tunç uyak olarak adlandırmaz.
Örneğin bir dizenin sonunda yer alan iki kelime diğer dizenin sonunda bir araya gelerek tek kelime oluşturabilir. Bu manide yer alan güle naz ve gülen az kelimeleri farklı yazılışlara sahip olsalar da cinaslı kafiye oluştururlar.
Mani tipi uyak denildiği zaman akla aaxa şeklinde olan uyak örgüsü gelmektedir. Bu şekilde biçimlenir ve bu şekilde kullanmaktadır. Sadece tek dörtlükten meydana geldiği ve kısa, öz bir şekilde oluşturulduğu bilinir.
Manzum eserlerde ''abab'' örgüsüyle yapılan kafiyelere çapraz uyak denir. Bu kafiye örgüsünde 1. ve 3 dizeler ile 2. ve 4. dizelerde ses benzerliği bulunur.
Bir dörtlükte birinci dize ile dördüncü dizenin, aynı zamanda ikinci dize ve üçüncü düzenin uyaklı olmasına sarmal uyak denir. Böylece bir dörtlük içerisinde ilk sıra ile dördüncü sıra aynı uyağa sahip olur. Ayrıca ikinci dize ile beraber dördüncü dize yine aynı uyak kuzeninden yazılır.
Koşmalar ilk kıtasının birinci, ikinci ve dördüncü dizeleriyle öteki kıtalarının dördüncü dizeleri birbiriyle, kalan dizeler de kendi aralarında uyaklı şiirlerdir. Yani, koşmaların uyak örgüsü; genellikle: axax - bbbx - cccx... biçimindedir ve bir koşma genellikle en az 3 en çok 12 dörtlükten oluşur.
a) DÜZ UYAK: Her beytin kendi arasında uyaklı olması ile oluşur. Uyak düzeni: aa- bb-cc... b) ÇAPRAZ UYAK: Dört dizeli bentlerle kurulan bir biçimdir. Her dörtlüğün tek ve çift sayılı dizeleri kendi aralarında uyaklıdır.
Kafiye; mısra sonlarında yer alan, yazılışları ve okunuşları aynı olan kelimelerde bulunan ses benzerliğine verilen addır. Bu kelimelerin görevleri ve anlamları ise farklıdır. Kafiyenin diğer ismi ise uyaktır.
Terza Rima, üçer mısralık bendlerle yazılmış bir nazım biçimidir. aba bcb cdc ded e biçimindeki uyak düzeni, örüşük uyak olarak adlandırılır.
Dize sonlarında ikiden çok sesin oluşturduğu uyak türüne zengin uyak veya zengin kafiye denir. Gerek halk edebiyatında gerekse divan edebiyatında sıklıkla kullanılan bir uyak türüdür. Üç sesin dışında iki ses olmasına rağmen bu seslerden birinin uzun ünlü (â, û, î) olması durumunda da zengin kafiye oluşur.
Çoğunlukla 7 heceli dört mısralık bir bentten meydana gelir. Ama mısraları 4-5-8-10-14 heceli kalıplarla söylenmiş mânîler de vardır. Birinci, ikinci dördüncü mısralar birbirleriyle kafiyeli, üçüncü mısra serbesttir. Yani kafiye dizilişi aaxadır.
Aruz Ölçüsü: Dizelerdeki hecelerin açık (kısa) ve kapalı (uzun) oluşlarına dayanan ölçü türüdür. Divan şiirinde kullanılır. REDİF: Dize sonlarında tekrarlanan, aynı harflerden oluşan, aynı görev ve anlamdaki ekler, kelimeler ve kelime gruplarıdır. NOT: Redif, kafiyeden önce aranır.
Sarmal uyak, şiirlerdeki bir dörtlükte birinci dize ile dördüncü dizenin, ikinci dize ile üçüncü dizenin uyaklı olmasına sarmal uyak (kafiye) adı verilir.
Redifler ayrıldığı zaman kalan -az sesleri iki sesten oluştuğu ve yalnızca yazılış benzerliği içerdiği için tam kafiyedir. Yahya Kemal Beyatlı'ya ait olan bu dizelerin sonunda bulunan uyak da tam uyaktır. â ve ağ sesleri okunuş benzerliği nedeniyle tam uyak oluşturmaktadır.
Kafiye örgüsü nazım birimi üçlü bend ya da dörtlük olan şiirlerde, dizelerdeki son kelimelerin ses benzerliklerine bakılarak bulunur. A- Düz Uyak: Düz uyak örgüsü iki farklı şekilde yapılabilir. Bunlardan ilki (aaaa) şeklinde ikincisi ise (aaab) şeklindedir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri