Hidane hakkı, çocukla yakın akrabalığı olan tüm kişilere ait bir haktır. Prensip olarak; çocuğun hidanesi anneye, çocuğun velayeti babaya aittir. Hidane hakkı, kanun koyucu tarafından verilmiş bir haktır. Çocuğun sahipsiz kalması durumunda; kimse bu hakkından vazgeçemez.
Cevap: Dinimizde, karı, koca ayrıldıkları zaman, küçük çocukları varsa, bu çocuğu yetiştirmek, başkası ile evli olmayan annenin hakkıdır. Anneden sonra, anneanneye, sonra babaanneye verilir.
Genel olarak, küçük yaştaki çocuklar anneye, büyük yaştaki çocuklar babaya verilir. Ancak, bu kural her zaman geçerli değildir. Örneğin, anne yoksunluk, şiddet veya ihmal gibi nedenlerle çocuğun bakımından aciz ise, velayet babaya verilebilir. Velayet davalarında, çocuğun görüşleri de dikkate alınır.
Çocuğa kiminle yaşamak istediği ve nedeni sorulur. Hangi Durumlarda Velayet Değişimi Gerçekleşir? Yetişkin olmayan çocuğun anne ve babası ilgisizse, kötü davranıyorsa ve çocuğun sağlıklı gelişimi için elverişli bir ortam yoksa mahkeme kararı ile çocuğun velayeti anne ve babadan alınır.
Annenin evlenmesi, çocuğun beden, bilişsel ve ruhsal gelişimi açısından gelişimi bozulmuyor ise velayet annede kalabilmektedir. Annenin yeniden evlenmesinde çocuğun menfaatine aykırı durum ya da durumlar meydana geliyor ise çocuğun velayeti anneden alınabilmektedir.
İlgili 36 soru bulundu
Çocuğun velayetinin anne veya babaya verilmesi, çocuğun sağlığı, güvenliği ve refahı açısından en iyi kararın alınmasına odaklanan mahkeme tarafından belirlenir. Eğer anne tarafından çocuğun güvenliği veya sağlığı tehlikeye atıldığına dair önemli kanıtlar varsa, çocuğun velayeti babaya verilebilir.
Anne, kötü alışkanlıklara sahipse, fiil ehliyeti yok veya akıl hastalığına sahipse, hakim velayeti anneye vermez. Annenin çocuğun duygusal ve fiziksel ihtiyaçlarına yeterince karşılık verememesi, uygun yaşam koşullarını sağlayamaması, alkol ve uyuşturucu madde bağımlılığı gibi sorunlar varsa, velayet anneye verilmez.
Boşanma davasında çocukların velayetinin kesin olarak anneye bırakılması ile ilgili bir hüküm bulunmamaktadır. Mahkeme, çocuğun yüksek yararını gözeterek hangi yaşta olursa olsun velayeti babaya verebilir. Ancak büyük bir istisnai durum yoksa özel bakım ihtiyaçlarının olduğu 0-7 yaş aralığında anneye bırakılır.
Sonuç olarak, anne veya babanın evlenmesi veya yeni bir ilişki kurması, çocuğun velayeti üzerinde doğrudan bir etkiye sahip değildir. Ancak, bu durumlar diğer faktörlerle birlikte ele alınarak velayet davasında karar verilir.
Annenin akıl sağlığının yerinde olmaması, annenin fiziksel sağlığının yerinde olmaması, annenin çocuğa şiddet uygulaması, annenin maddi açıdan koşullarının yetersiz olması veya annenin çocuğun bakımını üstlenebilecek durumda olmaması gibi durumlarda da çocuğun velayeti babaya verilmektedir.
Anne ve baba velayetin yürütülmesi hususunda anlaşamazlar ise babanın reyi muteberdir. Çocuk küçükken anne ve babasının velayeti altındadır. Anne ve babanın biri ölmesi durumunda ise velayet sağ kalan kişiye verilmektedir. Boşanma durumunda ise velayet hakkı, çocukların teslim edildiği Anne veya Babaya aittir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, verdiği emsal kararla velayet davalarını yeni bir boyuta taşıdı. Kurul, idrak gücüne sahibi 8 yaş ve üstü çocukların kendisini ifade edebileceğini, velayet davasında çocuğa fikri sorulması gerektiğine hükmetti.
Eğer çocuk 0-4 yaş aralığında ise anne bakımına muhtaç olan bir çocuk demektir. Hakim genellikle bu yaş aralığındaki çocukların velayet hakkını anneye vermektedir. Annenin maddi durumuna ya da yaşam tarzına bakılmaksızın velayet kararı verilir, çünkü bu yaş aralığındaki çocuklar anne bakımına muhtaçtır.
İslâm hukukunda boşama, prensip olarak kocanın tek yanlı iradesiyle ve mahkeme kararına gerek olmaksızın meydana gelir. Koca, bizzat boşayabileceği gibi, vekil aracılığı ile de boşanabilir, ya da karısına boşama yetkisi (tefviz) verebilir.
Çocuk kimin döşeğinde doğmuşsa ona aittir.
Bu yaş grubunun özel bakım ihtiyaçları bulunduğundan herhangi bir aksilik yok ise velayet doğrudan anneye verilir. Burada annenin küçük ya da kısıtlı olmaması büyük önem taşımaktadır.
Çalışmayan anneye de velayet verilebilir. Zira her ne kadar çocuğun bakım ve yetiştirilme yükümlülüğü çalışmayan kadına da yüklense de, velayeti alamayan babanın da çocuğun bakım ve eğitim giderlerine katılma yükümlülüğü devam etmektedir.
Zina eden tarafın kim olduğu velayetin kime verileceği ile ilgili bir sonuç ile ilişkilendirilemez. Velayet kavramı ile boşanma sebebi olan Zina kavramı birbirinden farklı iki kavram olarak algılanır. Zina yapan kadının velayeti alabildiği gibi zina yapan kocanın da velayeti alması mümkündür.
Mahkeme, çocukların velayetinde çocuk yararına hangi ebeveynde kalması çocuk gelişimi ve psikolojisi için iyi olacak olan ebeveynde kalmasına karar verecektir. Terk nedeniyle açılan boşanma davasında, müşterek çocuk anne bakımına muhtaç bir yaşta ise terk eden anne dahi olsa velayet, anneye verilecektir.
Hakimler Çocuğun Velayetine Karar Verirken En Çok Neye Dikkat Eder? Hakim çocuğun durumuna ve boşanmanın onun ailevi, sosyal ve kişisel durumunda oluşturacağı olumsuzluklara odaklanır. Çocuğun bu bakımdan üstün yararının gerekli kıldığı her konu hakimin değerlendirme alanı içine girer.
Pedagoglar çocuklara anne ve babalarıyla nasıl vakit geçirdiklerini, anne ve babalarının arasındaki iletişimi nasıl gözlediklerini, eğer ortada bir ayrılık söz konusuysa hangisiyle yaşamak isteyeceğini onu üzmeden ve baskı altında bıraktırmadan sorularla öğrenmeye çalışır.
Çocukların velayetini alabilmek için bazı kriterler vardır. Çalışmayan anne olmak bu kriterleri kırmaz. Ancak çalışıyor olmak bunlar arasında kesin olarak yer almaz. Her ne kadar çocuğun üstün menfaati velayetteki öncelikli kriter olsa da, maddi durum bunun için kesin bir şart kabul edilemez.
EVLİLİK DIŞI DOĞAN ÇOCUĞUN VELAYETİ KİME AİTTİR? Evlilik birliği içerisinde doğmamış çocukların soy bağı doğumu esnasında annesi ile arasında kurulmuş olduğundan velayet sahibi kişi annedir. Türk Medeni Kanunu'nun 337. Maddesinde: “Ana ve baba evli değilse velâyet anaya aittir.
Çoğunlukla aile mahkemeleri, ayda 2 gün(hafta sonuna denk gelen 2 gün), okul yarı yıl tatillerinin bir haftası, dini bayramlarda birer gün ve çocuğun yaşı mümkün kılıyorsa yaz aylarında 15 ya da 30 gün çocukla babası arasında görüşmeye yönelik kişisel ilişki kararı vermektedir.
Velayet hakkı kural olarak yalnızca anne ve babaya aittir. Amca, hala, teyze, anneanne, babaanne, dedeye velayet hakkı verilemez. Amca, hala, teyze, anneanne, babaanne, dede şartlar oluştuğu takdirde vasi olabilirler. Velayet hakkı, çocuğun kişi varlığı, malvarlığına ilişkin tüm hak ve yetkileri kapsar.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri