Ne zaman kurulduğu bilinmemektedir. Bazı kaynaklara gore ilk "başdefterdar" I. Murat saltanat doneminde 1359-1360 döneminde görevlendirilen Mihalliç Kadısı "Çelebi bin Mehmet" idi. I. Beyazid döneminde (1389-1402) ise şair Zahiri "başdefterdar" olarak belgelere geçmiştir.
OSMANLI DÖNEMİ DEFTERDARLIK
Osmanlılarda mali teşkilat ilk defa Sultan Birinci Murad zamanında kurulmuş ve zaman içinde tekamül etmiştir. Fatih Kanunnamesi, Abdurrahman Paşa ve Eyyübi Efendi Kanunnamelerinde defterdar, devlet hazinesini padişaha vekaleten idare eden memur olarak görülmektedir.
Ancak Rumeli defterdarı daima Anadolu defterdarından önce gelmiş ve başdefterdar kabul edilmiştir. Yavuz Sultan Selim'in Doğu Anadolu ve Suriye'yi zaptından sonra ülkeye yeni katılan toprakların malî işleriyle uğraşmak için merkezi Halep'te olmak üzere Arap ve Acem Defterdarlığı adıyla yeni bir defterdarlık kuruldu.
İlerleyen yıllarda dışişlerinden sorumlu olan kalemiye sınıfı üyesidir. Defterdar: Mali işlerden sorumlu olan defterdar, I. Murat döneminde ilk kez atanmıştır.
Devlet hazinesinin alacaklarının tahsilatını yapmak ve kamu hizmetlerinin giderleri ile direkt olarak alakadar olan kişiye defterdar denir. Maliye bakanlığı aracılığıyla görevlendirildiği ilin mali işlerini yürüten defterdar oldukça üst düzey bir devlet memurudur.
İlgili 42 soru bulundu
Defterdar, devlet hazinesinin alacaklarının tahsilatı ve kamu hizmetlerinin giderleri ile ilgilenen kişidir. Maliye Bakanlığı tarafından sorumlu olduğu ilin mali işlerini yürütmekle görevlendirilen üst düzey devlet memurudur.
Nişancıların görevleri ve sorumluluklarının yanında günümüzdeki karşılığı da merak edilmektedir. Tapu ve kadastro kayıtlarını tutan ve yazışmaları düzenleyen nişancının günümüzdeki karşılığı İç İşleri Bakanı olmaktadır.
Defterdarlık 1 nolu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesine göre kurulan Hazine ve Maliye Bakanlığının Taşra Teşkilatının en üst birimidir.
Nişancı, Divan-ı Hümayun'un bürokratik örgütünün başında yer alan kişi olup, Divan-ı Hümayun toplantılarında görüşülecek işlerin belli bir gündeme bağlanmasından, en önemli görevi sayılan Padişah fermanlarına tuğra çekmeye varıncaya kadar çok sayıda görevi yerine getirmekle ödevli kılınmıştır.
Vezir-î âzam, kubbealtı vezirleri, Rumeli ve Anadolu kazaskerleri, nişancı, defterdarlar ve Rumeli Beylerbeyi Divân-ı Hümâyûn'un aslî üyeleridir.
1453'den önce de divan heyeti vardır, ancak yazılı ve düzenli olarak ilk kez bu kanunda yer almıştır. Mesela Hazine-i Amire'den de ilk kez bu kanunda bahsedilmektedir. Hazine-i Amire, Osmanlı maliyesinin muhasebe örgütünün adıdır. Bu örgütte; muhasebeciler göreve şakird yani çırak olarak girerler.
Defterdar, Osmanlı Devleti'nde maliye nazırına verilen addır. Defterdar aynı zamanda Divan-ı Hümayun üyesi idi. Ayrıca eyalet defterdarları vardı ve bunları maliye nazırından ayırma için mutlaka eyalet defterdarı ya da nazır-ı emval denilirdi.
Defterdar olma şartlarının birincisi 4 yıllık üniversite eğitimi almaktır. Üniversitelerde yer alan maliye, işletme ve iktisat gibi bölümlerde okumak gerekmektedir. Defterdar olma şartlarından bir diğeri ise belirli bir süre defterdar yardımcılığı yapmaktır. Defterdar yardımcılığının süresi ise iki yıldır.
Devlet hazinesinden sorumlu olan defterdarlar Fatih döneminde ikiye ayrılmıştır. Anadolu defterdarları ve Rumeli defterdarları aynı sınıfa mensup olup iş bölümü yapmışlardır.
Kuruluş döneminde Osmanlı donanması, Çanakkale Boğazı'nı elde tutmak ve Marmara'nın güvenliğini sağlamak ile görevlendirilmişti. 1390 yılından itibaren donanma komutanlarına Kaptan-ı Derya (Kaptan Paşa) denmeye başlandı.
Yavuz Sultan Selim'in Doğu Anadolu ve Suriye'yi zaptından sonra ülkeye yeni katılan toprakların malî işleriyle uğraşmak için merkezi Halep'te olmak üzere Arap ve Acem Defterdarlığı adıyla yeni bir defterdarlık kuruldu.
Nişancı kelimesi, Sultan II. Murat devrinde, Arapça Müvekki'nin yerine kullanılmaya başlanmıştır. Nişancı ile çalışanların küttab adıyla anılması ile zamanla nişancı ismi, yerini Reis-ül Küttab'a bırakmıştır.
Reîsü'l-küttâblar o dönemde Nişancıların emrinde çalışırlar, yurt dışıyla yapılan yazışmaları kaleme alırlardı. 1650 yılından sonra reîsü'l-küttâblar protokolde Nişancıdan sonra gelmekle beraber, dış siyasete ait işlerden tek başına sorumlu hale geldiler.
Ahkâm defterleri
İkisini de nişancı tutar ve defterdar belli aralıklarla kontrol eder.
Defterdarlık Birimleri
Defterdarın yönetimi altında görev yapan defterdarlığa bağlı üç ana birim mevcuttur: Muhasebat Birimleri, Muhakemat Birimleri ve Personel Müdürlüğü.
İdari olarak vergi daireleri, Gelir İdaresi Başkanlığı'nın taşra teşkilatı olan vergi dairesi başkanlıklarına bağlıdır. Vergi dairesi başkanlığı olmayan illerde ise defterdarlığa bağlıdır. Günümüzde vergi dairelerinin birleştirilerek; her ilde tek bir vergi dairesi oluşturulması yönünde çalışmalar yürütülmektedir.
Defterdar, bulunduğu ilde Bakanlığın en büyük memuru ve il ve bağlı ilçeler teşkilatının amiri olup, işlemlerin mevzuat hükümlerine göre yürütülmesi, denetlenmesi, merkez ve taşradan sorulan soruların cevaplandırılması, kanuna aykırı hareketi görülenler hakkında takibatta bulunulması, atamaları ile görevli ve ...
1424-1922 yılları arasında 131 şeyhülislam 175 defa bu makama tayin edilmiştir.
Yetkilerinin çoğunu 16. yüzyıl'dan itibaren şeyhülislamlığa devretmiştir. Kazasker Osmanlı devlet yapısında idari bir görev olup, kelime "kadı" ve "asker" kelimelerinin birleşmesinden oluşmaktadır. Kazaskerlerin kıyafeti ilmiye kıyafeti olup, bu mesleğin en yüksek mertebelerinden biridir.
Osmanlı Devleti'nde Divan-ı Hümayun üyeleri ve görevleri şu şekildedir; Vezir-i Azam (Sadrazam) Görevi: Padişahın mutlak vekiliydi. Bundan dolayı da padişahın mührünü yanında taşırdı. Her türlü hükümet işlemlerini padişah adına onaylardı.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri