İki mezar arasına yatılırsa cin çarpmaz. Rastgele atılırsa cin çarpar. Mezara toprak atarken kürek günahı diğerine geçmesin diye elden ele verilmez.
Rüyada mezarlıkta uyumak, uzun süredir görmediğiniz arkadaşlarınızla özleminizi gidereceğinizi gösterebilir. Diğer yandan eğer arkadaşınız vefat etmiş ise sizden ziyaret bekliyor demektir.
mezara naaşın gömülmesinin akabinde zamanla tahtaların çürümesinden mütevellit toprağın hazneye (sapma da denir) dolması ile mezarın üstündeki toprağın çökmesi olayı. bazı mezarlarda neden çökme olmuyor diye soranlar için de mezara tahta yerine mermer ya da briket konulmasından dolayı diyebiliriz.
Önce defnedilmiş olan cenaze, tamamen çürüyüp toprak haline gelmedikçe, bir zarûret olmaksızın kabrin açılması ve bu kabre ikinci bir cenazenin defni caiz değildir. Cenaze çürüyüp toprak haline geldikten sonra ise, aynı kabre başka bir cenaze defnedilebilir.
Bir mezara birden fazla cenaze defnedilir mi? Normal şartlarda bir kabre, yalnız bir cenaze defnedilir. Zaruret hâlinde bir kabre birden çok cenaze konulabilir.
İlgili 20 soru bulundu
Cenazenin daha önce ölmüş bir yakının üstüne defin edilmesi için ilk gömü tarihinden itibaren en az 5 (Beş) yıl geçmiş olması şartı aranır. Üste gömü yapılacak olan kabrin başında mutlaka okunabilir bir baştaşı olmalı ve müdüriyet kayıtları ile baştaşındaki bilgilerin birbirini doğrulaması gereklidir.
İmam Nevevî -Allah ona rahmet etsin- bu konuda şöyle demiştir: "Zaruret olmadan iki erkeğin veya iki kadının bir kabirde defnedilmesi câiz değildir.
Bir Çocuğun Annesiyle Aynı Mezara Konulmasının Hükmü
el cevab: Şehir hayatındaki mezar yeri sıkıntısına nazaran mali imkansızlık veya yer olmaması durumu sebebiyle açılan kabre arasına haciz veya toprak konularak çocuk ve annesi konulabilir. NŞA da bir kabre zaruret olmaksızın yalnızca bir insanın gömülmesi esastır.
Şu halde üç mezhebe göre bir koca karısının cenazesini yıkayabiliyorsa, onun na'şını mezara da indirebilir. Bunu engelleyen dini bir yasak yoktur.
Değerli kardeşimiz, Bir kabre birden fazla ölü koymak mekruhtur. Ancak salgın hastalık, savaş, deprem, sel felâketi gibi durumlarda, ölü sayısı fazla olur da her biri için ayrı bir kabir hazırlamak güçleşirse, o takdirde iki üç kişiyi bir kabre defnetmekte kerahet yoktur.
Mezar üzerine su dökülmesinin nedeni ise mezar üzerinde olan toprağın yeşillenmesini ve toprağı koruyarak rüzgardan etkilenmemesini sağlamak olmaktadır. Mezar üzerine su dökmek dinen ise Hazreti Peygamberin yapmış olduğu bir sünnet olduğundan manevi olarak fayda vereceği düşünüldüğü için yapılmaktadır.
MEZAR ÜSTÜNDE VE ÇEVRESİNDE YEŞİL BİTKİLERİN OLMASININ HİKMETİ "Peygamber Efendimiz, mezarlığa dikilen her ağacın, mezarda yatanlar için rahmete vesile olacağını'' ifade etmiştir. Ebediyete göçmüş birinin defin işlemi tamamlandıktan sonra mezarının üzerine etraftaki yeşilliklerden koparılarak dikilir.
Mezarın üzerine bırakılan taş, oranın ziyaret edildiğini ve gidenin unutulmadığını göstermek suretiyle müteveffayı onurlandırır. Taşları görenlerin ister istemez dikkati çekilecek ve belki yaklaşarak kendileri de ziyarette bulunacaktır.
Kabir ziyaretinde bulunan, sevabını ölülere bağışlamak üzere Kur'ân-ı Kerîm okur, onlar ve kendisi için duâda bulunur. Kabrin başında yüksek sesle ağlayıp gürültü yapmak, kabrin demirlik ve taşlarını öpmek, onlara sarılıp ağlamak, bez bağlamak, mum yakmak kabir ziyaretiyle bağdaşmaz.
Gece kabir ziyareti yapmak da caizdir. Nesâî de aynı raviden bu hadis-i şerifi: "Siz önümüzden gidenler, biz de arkanızdan gelecek olanlarız." lafzıyla birlikte nakletmektedir, (Nesâî, Cenâiz, c. IV, s. 94.) Rasulullah (asm)'in, bu hadisinde ölülere afiyet dileyişi de onların hayat ve idrakleri olduğunu gösterir.
Mezar başında ağlamak sırasında mezar taşında isim görülmesi veya tanınan bir kişinin görülmesi kayba haber olmaktadır. Rüyada mezar başında ağlayarak kişinin kendini görmesi, kimi yorumlara göre ölüm korkusundan veya gelecek kaygısından oluşmaktadır.
Eşi vefat edince karı-kocalık helal olmadığına göre, onu yıkaması da helal olmaması gerekir. Zira bu yıkama helal olsaydı, o kadına bakmasının helal olmasıyla sabit olurdu ki bu Hz. Peygamber (asm)'in, "Zevcenden başka diğer kadınlardan gözünü yum." hadisinden dolayı batıldır.
Erkek öldüğünde kadın iddet bekler. Nikah var hükmündedir. Kadın öldüğünde nikah akdi biter.
Fıkıh kitaplarımızda şöyle bir hüküm vardır:
Çünkü kocasının ölümünden sonra dört ay on gün iddet bekleyecektir. Bu iddet müddeti tamamlanıncaya kadar kadın bir başkası ile evlenemez.
Tarsus Müftüsü Abdulkerim Akbaba da çift katlı mezar uygulamasının dini açıdan hiçbir sakıncası olmadığını kaydetti.
Ancak cenazeyi defin için başka bir yer kalmamışsa bu taktirde kemikleri toplanır, kendisiyle, yeni gömülecek olan ölü arasına toprak vb. şeyler engel olarak doldurulur ve kabir kapatılır. Zaruret bulunmadıkça z. Zaruret olursa, aralarına toprak gibi bir engel konularak toplu mezar kullanımı caiz olur.
Kişi evinin bahçesine mezarlık yapabilir mi? Ancak Umumi Hıfzıssıhha Kanunun 211. maddesi ve mezarlıklarla ilgili bir düzenlemeden dolayı bahçeye ölü defnetmek yasak.
Normal şartlarda bir kabre, yalnız bir cenaze defnedilir. Önce defnedilmiş olan cenaze, tamamen çürüyüp toprak hâline gelmedikçe, bir zaruret olmaksızın kabrin açılması ve bu kabre ikinci bir cenazenin defni câiz değildir. Cenaze çürüyüp toprak hâline geldikten sonra ise aynı kabre başka bir cenaze defnedilebilir.
Din İşleri Yüksek Kurulundan Diyanet Haber'e verilen bilgide şu ifadeler kullanıldı: Normal şartlarda bir kabre, yalnız bir cenaze defnedilir. Zaruret halinde bir kabre birden çok cenaze konulabilir.
Cenaze ve defin yönetmelikleri incelendiğinde mezar yerinin(semt, şehir vs.) belirlenmesinde eğer ölen kişinin bu konuda vasiyeti yok ise mezarın gömüleceği yeri yakınları belirler diyor; ancak bu yakınlar arasında herhangi bir sıralama belirtilmemiş.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri