Namaz kılmak, Kur'an okumak, tefekküre dalmış olmak, hutbe dinlemek, ilimle uğraşmak, yemek yemek ve defi hâcette bulunmak gibi durumlar selâm almaya engel teşkil ettiği için onlara selâm verilmemelidir; verildiği takdirde selâmı almamanın bir sorumluluğu yoktur (İbn Âbidîn, I, 618).
a. Allah'ın güzel isimlerinden birisi olduğu için, temiz olmayan yerlerde selam verilmez, b. Hamama girerken selam verilmez, c. Günahla meşgul olan kimselere selam verilmez, d.
Mesela, namaz kılanlara, Kur'an-ı Kerîm okuyanlara, ezan okuyan ve dinleyene, hutbe dinleyenlere, ilimle meşgul olanlara, yemek yiyenlere selam verilmez. Dolayısıyla bu durumda iken verilen selamı almamanın bir sorumluluğu yoktur.
Ezan, hutbe ve Kur'ân-ı Kerîm okunurken, okuyana ve dinleyene selâm verilmez. Yemek yiyene de lokma ağzındayken selâm verilmez. Vaaz esnasında da selâm vermek uygun değildir. Camiye girildiğinde içeridekiler meşgulse selâm verilmez, değilse verilir.
İlgili 24 soru bulundu
Allah Resûlü (s.a.s.) iki Müslümanın karşılaştığında söze önce selâmla başlamalarını öğütlemiş; küçüğün büyüğe, bir vasıta üzerinde gidenin yürüyene, yürüyenin veya ayakta olanın oturana, sayı bakımından az olan topluluğun çok olana selâm vermesinin uygun olacağını bildirerek selâmlaşma âdâbını öğretmiştir.
Kâfire, kumar oynayana, içki içene, zina edene, fal bakana, dinde olmayan şeyleri uyduranlara. Selâm verildiği takdirde alamayacak durumda olanlara selâm vermekde doğru değildir. Meselâ, namaz kılanlara, Kur'an-ı Kerim okuyanlara, hutbe dinleyenlere, ilimle meşgul olanlara, yemek yiyenlere selâm verilmez.
Ancak selâm verildiği takdirde selâma karşılık veremeyecek durumda olan kimselere selâm vermek uygun değildir. Mesela, ezân, Kur'ân-ı Kerîm ve hutbe okuyana, hutbe dinleyenlere selâm vermek mekruh kabul edilmiştir.
Selamlaşmada, el sıkışmak, gülümsemek ve göz teması kurmak gibi jestler kullanılabilir. Selamlaşmada, “Esselamu aleyküm” veya “Aleyküm selam” denilebilir. Selamlaşmada, karşıdaki kişinin gözlerinin içine bakarak selam verilir. Selamlaşmada, ses tonumuz yumuşak ve kibar olmalıdır.
Aynı zamanda Cenâb-ı Hakk'ın isimlerinden olan selâm kelimesi Kur'ân-ı Kerîm'de kırk kadar âyette geçer. Bu âyetlerin bazılarında selâm veya selâmün aleyküm şeklindeki sözlerin daha önceki bazı peygamberler zamanında da kullanıldığı (Meryem 19/33, 47) meleklerin Hz.
"Müslümanların kendi aralarında selamlaşması İslam dininin en önemli şiarlarından biridir. Selam vermek sünnet, selama icabet etmek ise farzdır. Kur'an ve sünnette, yemek yiyen kimseye selam vermeyi yasaklayan herhangi bir delil bulunmamaktadır. Yemek yiyen kimsenin ağzında lokma yoksa kendisine selam verilebilir.
Esselamu aleyküm ve rahmetullahi ve berekatühü denilir. Anlamı ise Allah'ın rahmeti, bereketi ve selameti sizin üzerinize olsun demektir. Cevap olarak ise ve aleyküm selam ve Rahmetullahi ve berekatühü olarak yanıtlanır. Anlamı ise Allah'ın selamı rahmeti ve bereketi hepimizin üzerine olsun olarak anlaşılmaktadır.
Müslümanlar arasında dini bir selamlaşma olduğu gibi, diğer dinlerin Arapça konuşan inananlarınca da kullanılır. Bu selamlamaya karşılık olarak ve-aleyküm selâm yanıtı verilir. Tümcenin bütünü esselâmu aleyküm ve´rahmetullâhe ve´barakâtuh (Türkçe: Allah'ın huzuru, bağışlaması ve bolluğu üzerinizde olsun.) biçimindedir.
6- Tuvalette konuşmamalı, çok oturmamalı, gazete falan okumamalı, şarkı söylememeli, sigara içmemeli, sakız çiğnememelidir. 7- Tuvalette zikredilmez, selam verenin selamı alınmaz. Aksıran ise, kalbinden Elhamdülillah der. 8- Tuvalette abdest bozarken, önü ve arkayı kıbleye getirmemeli.
Selam, namazın sona ermesi esnasında yapılan son harekettir. Namazı biten kişi, oturur vaziyette iken başını önce sağa sonra da sola çevirir. Buna da selam verme ismi verilir. Selam esnasında "es-selâmü aleyküm ve rahmetullah" denir.
1. Namaz kılan kimseye selam vermekte bir sakınca yoktur. Hanefîlere ve Hanbelilere göre, verilmemesi daha uygundur.
Selamlaşmada insanlar arasındaki hiyerarşiye saygı duymak önemlidir. Bu nedenle her zaman astlar, üstlerine selam verir. Kadınlar, erkeğin selamına başlarını eğerek karşılık verirler. Kadını selamlayan yaşlı bir kişiyse, kadın başını daha fazla eğmeli ve bu işlem selamlaşma ile aynı zamanda gerçekleştirilmelidir.
Kadınlar erkeğin selamına baş eğmesiyle karşılık verirler; eğer kadını selamlayan yaşlı bir kişi ise bu baş eğmesi daha derin olur ve bu karşıdakinin selamı ile eş zamanlı olmalıdır. Kişiler kendilerine doğrudan tanıştırılmamış karşı cinsten birini gördüklerinde göz aşinalığı olsa dahi selamlamamalıdır.
Peygamber'e (s.a.s.) en kısa şekilde, “Allahümme salli alâ Muhammed” veya “Sallallahü aleyhi ve sellem” ya da “Allahümme salli alâ Seyyidinâ Muhammedin ve alâ âlihî ve sahbihî ve bârik ve sellim” diye salât-u selâm getirilir.
Bu hadisler dolayısıyla müslümanların birbirini merhaba diyerek selâmlamaları sünnet kabul edilmiş ve bu sözle merhabalaşma, “selâmün aleyküm” (es-selâmü aleyküm) ifadesiyle birlikte İslâm toplumlarında en sık kullanılan selâmlaşma şekli olarak bir gelenek halini almıştır (bk. SELÂM).
Mesela, bir adama içki içtiği esnada selam verilmez. Çünkü hem bir haramı o esnada işlemektedir, hem de selamımızı almama ihtimali kuvvetlidir. Ancak başka zamanlarda selam vermemizin bir sakıncası yoktur.
Satranç oynayana selam verme konusunda ihtilaf vardır. İmam Azam verilir der. Eğer zihin egzersizi yapmak için oynuyorlarsa zaten caizdir. Zaman öldürmek için oynuyorlarsa selâmla onları oyundan alıkoymuş olur.
İslam hukukunda zina suç olarak kabul edilmekte ve faillerin evli ya da bekar olması fark etmemektedir. Ancak zina suçuna ilişkin öngörülen cezaların uygulanmasında, kişilerin evli olup olmadığı göz önüne alınmaktadır[8].
Bir eylemin zina olarak nitelendirilebilmesi için cinsel birlikteliğin olması ve bunun mutlaka ispat edilmesi gerekir. Cinsel birliktelik olmadan, karşı cinsle sarılmak, flört etmek, mektuplaşmak, mesajlaşmak, karşı cins ile cinsel birliktelik olmaksızın yakın temas halinde bulunmak zina olarak kabul edilmemektedir.
İslam'da recm
Kur'an'da zina suçunun cezasını belirten ayetler şunlardır: Zina eden kadın ve zina eden erkekten her birine yüz sopa vurun; Allah'a ve ahiret gününe inanıyorsanız, Allah'ın dini hususunda sizi sakın acıma duygusu kaplamasın! Müminlerden bir grup da onlara uygulanan cezaya şahit olsun.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri