Hacerü'l Esved Taşının Hz. İbrahim ve Hz. İsmail tarafından Kabe'nin ilk defa inşası sırasında buraya geldiği ve ilk olarak Hz. İbrahim tarafından yerine yerleştirildiği kabul edilir.
Müslümanların kutsal mekanı Kabe'nin inşası sırasında Ebu Kubeys Dağı'ndan getirilen ve cennetten indiğine inanılan Hacer-ül Esved taşından zaman içinde kopan parçalar, Osmanlı Devleti döneminde Kanuni Sultan Süleyman tarafından İstanbul'a getirildi.
İbrahim'den sonra geçen yüzyıllar boyunca gelip, geçen bütün kuşaklar bu taşı özenle korudu. Hacerü'l-Esved'in tarihi Hz. İbrahim (a.s.) ve oğlu İsmail (a.s.) tarafından inşa edilen, yeryüzünün ilk mâbedi Kâbe'nin tarihiyle paralellik gösterir.
Bu rivayetlerde umumiyetle Hacerülesved'in cennetten indirildiği, Nûh tûfanı sırasında Ebû Kubeys dağında korunduğu ve Hz. İbrâhim'in Kâbe'yi inşası esnasında oradan getirilerek yerine konulduğu ifade edilmektedir.
İnanç Deylemî'nin Enes'ten rivayet ettiğine göre, İslâm Peygamberi şöyle demiştir: "Hacer-ü'l Esved, Allâh'ın sağıdır/sağ elidir, bu taşa el süren kimse, Allah'a isyan etmeyeceğine dair biat etmiş/söz vermiş olur." Günümüzde bu ifadenin mecaz/metafor bir ifade olduğuna inanılır.
İlgili 38 soru bulundu
İbrahim Kabe'yi inşa ederken, bir melek ona yapının doğu köşesine yerleştirdiği Kara Taş'ı getirdi. Bir diğeri İbrahim'in Makamı olarak kabul edilen taştır. Kara Taş ve Makamı İbrahim'in, İbrahim tarafından yapılan yapının orijinal kalıntısı olduğuna inanılıyor.
Camın içinde beyaz impaktit parçaları (şok dalgasından anında oluşan yarı kumtaşı) var, ancak yüzey her zaman son derece sağlam ve kabarcıklarla dolu. Bu nedenle, Taş muhtemelen obsidyendir, ancak oldukça elle parlatılmış taşlı bir göktaşı olması muhtemeldir.
Bu rivayetlerde umumiyetle Hacerülesved'in cennetten indirildiği, Nûh tûfanı sırasında Ebû Kubeys dağında korunduğu ve Hz. İbrâhim'in Kâbe'yi inşası esnasında oradan getirilerek yerine konulduğu ifade edilmekte.
Hacer-ül esved taşı kabe tavafının başlama noktasıdır. Bismillahi Allahu ekber diyerek tavafa başlanır ve 7 ader tavaftan sonra tekrar bu noktada biter. Taşın cennetten beyaz olarak indirildiği, 8 adet olduğu ve günahkarların elleyip öpmeleriyle zamanla karardığo rivayet edilir.
Hacer-i Esved'e dokunamamak hiçbir surette tavafta bir eksikliğe sebep olmaz.
KÂBE'NİN İÇİNDE NE VAR? Yılda iki kere (şaban ve zilkade aylarında) temizlenen Kâbe'nin içerisinde, çatıyı destekleyen üç sütun bulunuyor. İç duvarlarında ayetler yazılı olan Kâbe'nin çatısına erişmek için altın bir kapının arkasında merdiven bulunuyor.
Hacıların tavaftan sonra burada ısrarla dua etmelerinden dolayı bu adla anılmıştır. Abdullah b. Abbas'tan nakledilen (el-Muvaṭṭaʾ, “Ḥac”, 251) ve genel kabul gören rivayete göre Mültezem, Hacerülesved rüknü ile Kâbe kapısı arasında bulunan mekânın adıdır.
Osmanlı döneminin en özgün külliye mimarisi örneklerinden Sokullu Mehmet Paşa Camii, cennetten geldiğine inanılan Hacer-ül Esved'in 4 parçasını 5 asırdır muhafaza ediyor. Şehit Sokullu Mehmet Paşa Camii, Mimar Sinan'ın ustalık eserlerinden biri.
Bu esnada kırılan Hacer'ül Esved iki, üç parçaya ayrıldı. Kaçırılan Hacer'ül Esved 21 yıl Karmatilerin elinde kaldı. Ardından Fatımi halifesi Mansur Billah'ın emri ile 951 yılında Mekke'ye iade edildi.
Muhammed'in akik taşını kullandığı anlaşılır. Ashabına akik yüzük takması gerektiğini söyleyen çeşitli hadisler rivayet edilir. Akik taşı peygamber efendimiz tarafından kullanıldığı bilinen taş olma özelliğini taşır. Takan kişiye bereket, kazalardan korunma, kısmetin açılması gibi faydalar sağladığı ifade edilir.
İşte bugün Hacer-ül Esved diye bilinen siyah taş odur. Sonra Nuh tufanında bina kumlar altında uzunca bir süre gizli kalır. Hz. İbrahim Allah'ın emri ile Kabe'nin bulunduğu yere gider.
Mescid-i Haram (Arapça: ُاَلْمَسْجِد اَلْحَرَام), Mekke'de Kâbe'nin de içinde bulunduğu alanı çevreleyen büyük mescittir. Hürmetli Mescid anlamına gelen bu ifade Kur'an'da 16 ayette yer almaktadır.
Hacerü'l Esved taşı ile Kabe kapısı arasındaki kısım olarak bilinen "mültezem"e, Hacer'ül Esved'e ve Kabe'nin duvarlarına yüz süren hacılar artık bariyer konulması nedeniyle Kabe'nin etrafına dokunamayacak. Daha önce Hacer'ül Esved'i ziyaret eden Müslümanlar, Kabe'ye yüz sürerek dualar ediyordu.
İbrahim, Yüce Allah'ın emri üzere oğlu Hz. İsmail ile birlikte Kâbe'yi Hz. Şît tarafından yapılan binanın temelleri üzerine inşa eder. Zaman içerisinde çeşitli felaketler sebebiyle zarar gören Kâbe, daha sonra henüz İslâm daveti başlamadan önce tamir edilir.
Rivayetlere göre Hz. Âdem, cennetten çıkarıldıktan sonra Hz. Havva ile yeryüzünde buluşması sebebiyle Allah Teâlâ'ya şükretmek için, cennette iken ibadet maksadıyla etrafını tavaf ettiği nurdan sütunun kendisine yeniden verilmesini ister ve ardından Allah Teâlâ'nın emriyle Kâbe'yi inşa eder.
Sayıları Ne Kadar? Kaynakları Ne? Kabe'nin altında yatan peygamberler İsmail AS İsmail AS, Kabe'nin altında yatan peygamberler arasında gösterilir.…
Abdülkādir el-Kürdî, III, 311) olarak zikretmektedir. Abdullah b. Zübeyr'in, İbn Abbas'tan farklı olarak Hacerülesved ve Kâbe kapısı arasına değil onun arka taraftan simetriği olan bu yere “mültezem” dediği rivayet edilmektedir (Ezrakī, I, 247; ayrıca bk. MÜLTEZEM).
Kâbe kapısı üzerinde: „Allah celle celaluhu, Muhammed“ ve; Hicr Suresi, ayet 46 „Onlara: "Selametle güven içinde oraya girin" denir.
Kâbe'yi örtmek, örtüsünü bağışlamak bazı önde gelen asil ve zengin kabileler için imtiyaz sahibi olduklarının göstergesiydi. Herkes Kâbe'yi istediği kumaş ile örtebilir, kurbanlık hayvanlarını örterek tanrıya bağışlayabilirdi.
Yarın öbür gün Mekke'ye gittiğinizde oradaki kutsal mekânları bilmeniz sizin için önemli. Oraya bilerek giderseniz her adımınızı bilerek atacaksınız. Hangi peygamberin kabrinin yanında olacağınızı bilerek dolaşacaksınız. Kâbe'nin tavaf alanında 70 peygamberin kabri var.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri