Tok karnına yapılan hacamat bir çok hastalığa neden olur. Vücutta takribi 6-7 litre kan olup yemekten sonra takribi 3-4 litre kan sindirim işlemini gerçekleştirmek için görevlendirilir. Bu durumda kan basıncı düşmesi ve kan dolaşım hızının yavaşlaması nedeniyle hacamat ile toksik maddeleri temizlemek zorlaşır.
Hacamat yaptırma öncesi ve sonrasında hayvansal gıda, süt ve süt ürünlerinin tüketilmesi tavsiye edilmez. Nedeni vücutta proteinin sindirilme aşamalarının uzun olması ve vücudun enerjisini azaltmasıdır. Ayrıca proteinler kan dolaşım hızını yavaşlatır.
Uygulama öncesi en az 3 saat önceden yeme içmenin kesilmesi yeterli olacaktır. En az 24 saat öncesinden eğer kişi yapabilecek ise 3 gün öncesinden başlanarak hayvansal gıda alınmaması önemlidir. 24 saat öncesinden cima (cinsel birliktelik) yapılmamalıdır.
4. Kan dolaşım hızını ve kan basıncını etkileyeceği için hacamattan en az 2 saat öncesinde bir şey yememiş olmak gereklidir. 5. Sigara kullananlar hacamattan en az bir saat önce ve sonra sigara kullanmamalıdır.
Hacamat tedavisinden 3 saat kadar önce, uygulama esnasında tansiyon-şeker düşmesine engel olmak açısından, sıvı gıda alınması ( çorba- pekmez vs.. ) tavsiye edilir.
İlgili 36 soru bulundu
Vücudunda ciddi rahatsızlığı olan insanlar ayda 1 kez olmak şartıyla 5 veya 7 seans hacamat yaptırarak maksimum faydayı görebilirler. Kronik rahatsızlığı olan hastalarda 10-15-20 günde bir ara vermeden yapılan hacamatlar kişinin sağlığını tehlikeye sokar. Bu sebeple en az ayda bir yapılması önerilir.
Hacamat Tedavisinin faydalarından başlıcaları şu şekildedir;
Bağışıklık sistemini kuvvetlendirir, vücuda direnç kazandırır. Kanda birikmiş ağır metal ve toksinlerin atılmasını sağlar. Ödemleri çözer. Kan üretimi ile görevli organları uyarır, oksijeni arttırır.
Ayrıca, kesikler üzerinde oluşan kabuklar silinmez ve enfeksiyona yol açmamak için hacamattan sonraki 24 saat içinde banyo yapılmaz. Hacamattan sonra 1 - 2 saat yemek yenilmez ve uyulmaz.
Hacamat hiçbir yan etkisi olmayan son derece doğal bir tedavi yöntemidir. Geleneksel ve tamamlayıcı tedavi yöntemleri içinde hacamat hemen her türlü hastalığın tedavisinde rahatlıkla kullanılır ve fayda bakımından en üst sırada yer alır.
Hacamat kan üretimiyle görevli organları (kemik iliği, karaciğer, dalak) uyarır, bağışıklık sistemini kuvvetlendirir, vücuda direnç kazandıracak mekanizmaları tetikleyerek ağrıları giderir, hastalıkları önleyici mekanizmaları uyarır. Kas-iskelet sistemi hastalıklarına bağlı ağrıların tedavisinde kullanılabilir.
Hacamat aç karnına yapılır; Takribi 3 saat öncesi yeme içme bırakılır. Tok karnına yapılan hacamat bir çok hastalığa neden olur. Vücutta takribi 6-7 litre kan olup yemekten sonra takribi 3-4 litre kan sindirim işlemini gerçekleştirmek için görevlendirilir.
Hacamat uygulanırken vakumlara kan gelmemesi veya çok az kan gelmesi; vakumların doğru yere uygulanmaması ya da damarların daralması ve tıkanıklıklara bağlı kan dolaşımının zayıflığı veya yeterli miktarda su içmemek veyahut kanın normalden daha hızlı pıhtılaşması gibi sebeplerle olabilmektedir.
Özellikle sırttan uygun noktalardan yapılan hacamat karaciğer temizliğinde çok büyük katkı sağlar. Düzenli hacamat yaptıran kişilerde damarlarda plaklar oluşmaz ve tıkanıklık olmaz. Damar tıkanıklığı şikayeti olan bir kişi 1 seansta 40 yıllık toksinlerden kurtulmayı beklememelidir.
Kuyruk sokumu bölgesine yapılan hacamat prostat, basur, adet düzensizliği sorunlarına iyi gelir. Bel bölgesine yapılan hacamat kadın- erkek hastalıkları, idrar tutamama, cinsel isteksizlik, cinsel performansı yükseltmeye iyi gelir.
Organ nakli geçirenlere, diyaliz ve hemofili hastalarına hacamat yapılmaz, Hacamat, yanık, egzama, varis yarası ve diğer yaraların, benlerin, vitiligonun üzerine yapılmaz, Dinç ve kuvvetli olanlar hariç olmak üzere, 60 yaşın üzerinde olup da hayatında hiç hacamat yaptırmamış olanlara hacamat yapılmaması daha uygundur.
Bu bilgilerden hareketle hacamat takvimi şu şekilde belirlenebilir: Hicri ayın ilk 5 ve son 5 günü yapılmaz; 5. ve 25. günleri arasında yapılır. Haftanın pazar, pazartesi, salı ve perşembe günleri yapılır; çarşamba ve cumartesi yapılmaz.
İki çukurdan yani ense çukuru ve bıngıldaktan, hacamat yapılmaz. Yapılırsa, unutkanlığa sebep olabilir. Kafa arkasından, ense çukurunun altından (boyun), kulak arkası bölgelerden sık hacamat yapılmaz.
Hacamatla alınan kan; pıhtılaşmış jöle kıvamında, özelliğini tamamen yitirmiş, toksik maddeler içeren ve damarda dolaşmayan, tıkanıklık ve en fazla zararlı maddenin toplandığı belli bölgelerdeki vücudun artık kullanmadığı kandır.
Hacamat gerçekten de zararsız mı? Her ne kadar zararsız olarak tarif edilse de hacamat, tamamen zararsız değildir. Her şeyin başında işlem sırasında vücuttan gereksiz yere kan uzaklaştırılmaktadır. Bu durum sık hacamat yaptıran kişilerde demir eksikliğine ve kansızlığa neden olabilir.
“Allâhümme salli âlâ Seyyidinâ Muhammedin tıb-bi'l- kulûbi ve devâihâ, ve âfiyeti'l-ebdâni ve şifâihâ ve nûri'l- ebsâri ve dıyâihâ ve alâ âlihi ve sahbihî ve sellim.”
Asgari iki saat kadar bir şey yenilmemelidir. Hacamattan sonra iştah biraz açılabilir. Mümkün olduğunca günü hafif gıdalarla geçirmek hacamatın faydasını artırır.
Kan tutan kişilere, kalp pili takılı hastalara, panik atak geçirenlere, düşük tansiyon hastalarına, kemoterapi görenlere, hamilelere, organ nakli olanlara, 12 aydan küçüklere, kanın pıhtılaşma zamanı düşük olan kişilere, bazı durumlar hariç 60 yaş üzerinde olan kişilere hacamat tedavisinin uygulanması önerilmemektedir.
Geleneksel hacamatın mantığı ısı yoluyla özellikle sırt derisinde kılcal damarları uyarmak ve ufak kesiklerle kirli kanı dışarı akıtmak yöntemine dayanır. Bu uygulama çok steril ortamda ve uzman doktor tarafından gerçekleştirilmelidir.
Hacamatta derin kesikler atılmaz. Kişinin deri kalınlığına göre 1.5-3 mm arası derinlikte küçük kesikler atılır, bu sebeple deride yara izi kalmaz, yaralar bir günde iyileşir. İlk kupa vurulduktan sonra kuru hacamat dediğimiz küçük kesi işlemi yapılır.
Hacamat ile alınan kan ile damardan alınan kan (venöz kan) aynı değildir, hacamatta alınan kanın içerisinde zararlı maddeler (ağır metaller, toksinler, serbest radikaller) bulunmaktadır. Bu yöntemle alınan kan, pelte kıvamında, koyu renklidir ve kan özelliğini yitirmiştir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri