Peki gül hastalığı olanlar ne yememeli? Acı ve baharatlı gıdalar, kahve, çay, tuzlu besinler, ceviz, alkol, domates, incir, çikolata ve narenciye tüketiminde dikkatli olunmalıdır.
Gül hastalığı olan hastalar öncelikle güneş ışığı, sıcak ortamlar, buhar, hamam ve saunadan uzak durmalıdır . Sıcak yiyecek ve içecek, çok miktarda çay ve kahve tüketimi, çikolata, acı ve baharatlı yiyecekler, yüzdeki damarlarda genişleme yaparak hastalığın alevlenmesine neden olabilir.
İlgili 25 soru bulundu
Ardıç Katranlı Sabun, uzun yıllardan beri cilt hastalıklarının tedavisinde kullanılmaktadır. Egzama, sedef, mantar, uyuz ve gül hastalığı gibi cilt hastalıklarına önerilir.
Gül hastalığı belirtileri aylarca ciltte sebat edebilir ve kendiliğinden gerileyebilir. Belirtiler aralıklı alevlenmelerle seyredebilir; her yaştan ve cinsiyetten kişiyi etkilemekle beraber sıklıkla orta yaşlı ve beyaz tenli kadınlarda görülür.
Gül hastalığının nedenleri
Mikrobik nedenler: Özellikle midede bulunan helikobakter pilori adlı bakteri ve yüzde bulunan demodeks parazitleri hastalığı tetikleyebilmektedir.
Rozasea hastaları sıcak yiyecek- içecekler, çay, kahve, alkol, rafine edilmiş basit karbohidrat içeren yiyeceklerle kakao ve kakaolu ürünlerden de uzak durmalıdır.
Uygun kullanım ve doz / uygulama sıklığı için talimatlar:
Doktorunuz tarafından başka bir şekilde önerilmediyse; ROZA'yı, sabah ve akşam olmak üzere günde 2 kez deri üzerine sürerek uygulayınız. ROZA ile ortalama tedavi süresi 3 - 4 aydır. Önerilen tedavi süresini aşmayınız.
Gül hastalığı genellikle yüz bölgesinde ortaya çıktığı için estetik olarak da kötü bir görünüme neden olur. Güneşin zararlı etkileri, çevresel kirlilik, stres ve soğuk havalar da bu hastalığın görülme sıklığı ve seyri üzerinde etkili oluyor.
Gül Hastalığı Tedavi Edilmezse Ne Olur? Gül hastalığı, müdahale edilmediği durumlarda şiddetlenebilen kronik bir hastalıktır. Devam eden süreçte iltihaplı yaralar ve sivilceler meydana gelebilir. Eğer erken teşhis yapılmazsa ve hastalık ilerlerse, lenf kanserine neden olabilir.
En çok kullanılan metronidazol (krem, jel, losyon), azelaik asit (krem, jel) ve sodyum sülfasetamid, sülfasetamid+sülfürdür. Diğer ilaçlar ise tretinoin, benzoil peroksit, eritromisin, klindamisin, tetrasiklin, % 5 permetrin krem, takrolimus ve pimekrolimustur.
Roza (gül) hastalığı olanların acılı baharatlı gıdalar, peynir, turşu, çikolata, alkol, çay, kahve gibi sıcak içecek tüketiminden uzak durması gerekir.
Roza hastalığında cilt bakımında temel yaklaşım cildin nemlendirilmesi, güneşten korunma ve iritan kimyasal içeren kozmetiklerden uzak durulmasıdır.
Gül hastalığı için evde zerdeçallı maskeler deneyebilirsiniz. Bunun için bir miktar yoğurt içine zerdeçal ekleyin ve cildinize uygulayın. Zerdeçal antibakteriyel bir baharattır ve ciltteki iltihaplı dokuları temizlemektedir. Gül hastalığının ilerleyen seviyelerinde görülen yaraları zerdeçalla önleyebilirsiniz.
Rozalı cilt temizliği
Hassas cildini temizlemek ve makyajını arındırmak için günde iki defa yüz temizleyici jel kullanmalısın. Cildi kurutmayan ve alkol içermeyen yüz temizleyici jelleri kullanmanı öneririz. Tonik yerine suyla köpüren yüz temizleme jellerini kullanmak daha güvenli olacaktır.
Yüzünü temiz, pamuklu bir havluyla bastırmadan nazikçe silmelisin. Cildini yaz kış gün boyunca güneşten korumalısın. Parfümsüz ve alkolsüz cilt bakım ürünleri tercih etmelisin. Laktik asit gibi soyucu asitlerden uzak durmalısın.
Burun derisinde kalınlaşma zaman içinde Rinofima, diğer cilt lezyonları ile birlikte veya tek başına görülebilir. Erkeklerde daha sık görülen bir durumdur. Kremler, antibiyotikler ve Lazer ile tedavi edilebilir. Lazer ile rinofima tedavisi 15 gün aralıklarla ortalama 4-6 seans yapılır.
Topikal krem tedavileri, oral antibiyotikler veya isotretinoin tedavisi, kılcal damar genişliği ve kızarıklık için lazer sistemleri kullanılabilir. Tedavide kullanılan ilaçlar kadar güneş, sıcak, alkol, ilaçlar gibi teteikleyici nedenlerden uzak durmak önemlidir.
Sebebi bir bakteri veya mantar enfeksiyonu değildir. Ayrıca bir allerjik reaksiyon da değildir. Herhangi bir iç hastalıkla ilişkisi yoktur.
Açık ten rengine sahip kişiler rozasea geliştirmeye daha yatkındır. 30 yaş ve üzeri özellikle kadınlarda daha çok görülür. Yapılan çalışmalar özellikle fazla kilo, sigara içimi ve alkol tüketimi ile hastalık arasında ilişki olduğunu göstermiştir.
Pityriasis rosea (Gül hastalığı) her yaşta görülebilen, fakat sıklıkla 10-35 yaşlara arasında rastlanılan döküntülü bir deri hastalığıdır. Döküntü birkaç hafta veya yıl sürebilir. Genellikle hastalık kalıcı bir iz bırakmaz, fakat esmer kişilerde zaman içinde gerileyen kahve renkli lekeler kalabilir.
Gül hastalığı sonucu kızaran yüzü sebebiyle sürekli sarhoş veya fazla güneşlenmiş muamelesi gören 30 yaşındaki öğretmen bu sayede gül hastalığını yendi.
En çok kullanılan metronidazol (krem, jel, losyon), azelaik asit (krem, jel) ve sodyum sülfasetamid, sülfasetamid+sülfürdür. Diğer ilaçlar ise tretinoin, benzoil peroksit, eritromisin, klindamisin, tetrasiklin, % 5 permetrin krem, takrolimus ve pimekrolimustur.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri