Toplumumuzda dünyaya gelen bebeğin göbek bağının, mübarek topraklara gömülmesi şeklinde bir gelenek oluşmuştur. Bu uygulamayla murad edilen, dünyaya gelen bebeğin ileride dindar bir kişi olmasıdır ve bu da özenilen üst kimliğin, dindar-alim bir insan modeli olması ile alakalıdır.
Göbek Bağının Gömülmesi
Böyle bir sözün dinde aslı yoktur. İnsanın bedenine ait parçaları gömmek en güzelidir. Gömüldüğü yerin hiç bir önemi yok.
ülkemizde çok yaygın bir olay olup, göbek bağı gömülen bebeğin ileride, bağın gömüldüğü yerle alakalı bir işe veya bir mevkiye sahip olması için yapıldığı söylenir. oysa ki bu işin aslı göbek bağını çöpe atmayıp, kedi köpek gibi hayvanlara yiyecek olmaması içindir.
Kordon kanı saklama doğum anında bebeğin göbek kordonu içerisinde bulunan kanın özel teknikler kullanarak alınması ve dondurularak ileride ortaya çıkması muhtemel sağlık sorunları için saklanmasıdır. Kordon kanı saklama işlemi kanda bulunan kök hücrelerin taşıdığı önemli hücresel verileri korumayı amaçlar.
İnsanın bedenine ait parçaları gömmek en güzelidir. Bu nedenle göbek bağını ayak altı olmayan bir yere gömmenizi tavsiye ederiz. Gömüldüğü yerin hiç bir önemi yok. Sadece ayak altı olmayan bir yer olsun yeterli.
İlgili 39 soru bulundu
Anne karnından ayrılan bebeğin bireyselliğe geçişinin simgesi olan göbek bağı, doğal olarak bu önemi yansıtacak birçok inanışı da beraberinde getirmiştir. Menemen'de bu inanış ve uygulamaların temelinde olan bebeğin göbek bağını, loğusalık süresinin bitiminde anne istediği yere gömer.
Kordon kanından elde edilen kök hücreler lösemi, talasemi gibi kan hastalıklarında kullanım imkanı bulurken, göbek kordonundaki kök hücreler doku reddi hastalığı (GvHD-Graft versus host hastalığı) gibi hastalıklarda kullanım imkanı bulmaktadır.
Saklanmaya değer bulunduysa ve aile de onay verdiyse kök hücreler saklanır. Burada üzerinde durulması gereken bir başka konu da onay formlarında kök hücrelerin ihtiyacı olan herhangi bir kişinin kullanımına açık olduğunun belirtilmesi. Yani aile bunu kabul ederse, kordon kanı 5-10 yıl saklanabilir.
Kordon kanı kök hücreleri -196 derecede sıvı nitrojen içeren özel tanklarda saklanır.
Sadece Sahibi Çocuğa Ait (Otolog): Kordon kanı, hastalıklarının tedavisi için kök hücre nakline ihtiyaç duyan ya da duyacak olan hastalar için, kök hücre kaynağı olarak kullanılmak üzere saklanmaktadır.
İslâmiyet böyle mânâsız ve mantıksız ifadeleri kabul etmez. Bu anlayış da diğer batıl inançlardan İslâma sokulmak istenmiş olabilir. İnsanın bedenine ait parçaları gömmek en güzelidir. Bu nedenle göbek bağını ayak altı olmayan bir yere gömmenizi tavsiye ederiz.
Göbek bağı, bebeğin cildinden yaklaşık 1,5-2 cm yukardan kesilir. Göbek bağının kesilmesi sırasında bebek hiçbir acı hissetmez çünkü bu bölgede sinir bulunmamaktadır.
Kordon kanı saklanması nispeten yüksek maliyetli bir uygulamadır. Tercih edilen Kordon kanbankası laboratuvarına göre dondurma işleminin ücreti 1500-2500 Amerikan Doları arasıda değişmektedir. Saklama ücretleri ise yıllık 90-100 Dolar civarındadır.
Başparmak hastanın göbeğinden içeri merkez alına- rak sokulur. Ardından salavat çekilerek saat yönünde dön- dürülür. Daha sonra göbek kısmına üç kere Felak, Nas, Ayete'l-Kürsi, üç İhlas bir Fatiha okunur ve en sonunda gö- bek elle tutulup kaldırılır (KK37).
Bu terim, göbek deliğinden çıkan ve bebeğin plasentaya bağlı olan bağ dokusunun adıdır. Göbek bağı, bebeğin besin ve oksijen almasını sağlar ve aynı zamanda bebeğin atık maddelerini plasentadan uzaklaştırmasını sağlar.
Doğum anından hemen sonra, annesinin kucağına verilen bebeğin göbek kordonu atışı, birkaç dakika beklenildiğinde kendiliğinden sona ermektedir. Kordondaki atış bittikten sonra penslenip kesildiğinde, yani yaklaşık 30 saniye ile 5 dakika arasında beklenmesiyle kordondaki tüm kan bebeğe geçer.
İdrar veya dışkı ile kirlenmiş ya da yapışkan hale gelmiş göbek bağının kaynatılmış, ılık ve temiz su ile temizlenmesi, emici bir bez ya da kağıt havlu ile ıslaklığının alınması, ardından da havalandırılarak kurumasının sağlanması gerekiyor.
😊 İşte doğumdan sonra aklınıza ilk merak ettiklerinizden ¨Göbek bağı ne zaman düşer?¨ sorusunun cevabı: Her bebeğin göbek bağının düşme süresi birbirinden farklıdır ancak genelde 10-15 gün içerisinde düşmesi beklenir. Göbek bağı erkenden düşerse ya da 2 hafta içerisinde düşmezse mutlaka doktorunuza başvurun.
Bebeğin doğumundan sonra plasenta, kordon bağı ve kordon kanı atık ürün olarak değerlendirilmekte ve rutin olarak imha edilmektedir. Kordon kanı, bol miktarda kan yapıcı (hematopoetik) kök hücreleri içerdiği için bazı kan hastalıkların tedavisinde kullanılabiliyor.
Bebek doğduğunda plasenta hala annenin rahminde, bebek dışarıdadır. 45 saniye içinde atar damarlar kasılarak kapanır. Bebeğin kalbinin plasentaya kan pompalaması yaklaşık 45 saniye sonra durur. Açık kalan tek damar toplardamardır ve akımın yönü (bebek plasentadan çok yukarda tutulmadıkça) bebeğe doğrudur.
Ayrıca 37 haftadan önce doğanlarda kordonu kesmenin 30 saniye geciktirilmesi bile prematüre bebeklerde organ hasarını azaltmaktadır. Bu konuda ACOG tarafından (Amerikan Kadın Hastalıkları ve Doğum Birliği) erken doğan bebeklerde kordonun geç klemplenmesi tavsiye eder bilimsel çalışmalar yayınlamıştır.
Doğum gerçekleştikten sonra işlevi kalmadığı için atılır. Göbek kordonunda kordon kanından farklı kök hücreler bulunur. Bu kök hücreler kemik, kas, kıkırdak, yağ, sinir, karaciğer dokusu gibi pek çok dokuya dönüşebilir. Felç gibi çok çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılabilmesine olanak sağlar.
Bebeğin doğumun ardından göbek bağına ihtiyacı kalmaz ve kordon hâlindeki uzun göbek bağı göbeğin birkaç cm yukarısından, yaklaşık 2 ya da 3 cm, klemplenerek kısaltılır. Böylelikle doğumdan sonra anne ve bebek birbirinden ayrılmış olur.
Göbek bağı, memelilerde embriyoyu eteneye bağlayan dokuya verilen isimdir. Embriyonun kalp atışları, kanı göbek bağındaki (ya da göbek kordonu) iki atardamardan etenyeye gönderir; sonra kan göbek bağı toplardamarından geçerek embriyoya geri döner.
Ülkemizde kordon kanı ile nakil
Türkiye'de ilk “kordon kanı transplantasyonu” 1995 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde bir talasemi hastasına uygulanmıştır. Bu olguda daha sonra gelişen “graft” yetmezliği nedeniyle aynı kardeşten bu kez kemik iliği nakli yapılmıştır ve kişi halen sağlıklı olarak yaşamaktadır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri