Geline kına yakılır, çünkü gelinin ailesi kızını gelenek ve göreneklerimize göre baba ocağından başka bir eve göndermekte, kocasına ve yeni evine kurban etmektedir. Kına aynı zamanda temizliğin, saflığın, iyi niyetin simgesi olduğundan geline kına yakma coşku ile kutlanır. Bu kutlama gününe kına gecesi denir.
Kına gecesi âdeti ise, bekârlık döneminin sona erdiği ve yeni bir evlilik hayatına adım atıldığı bir dönemi ifade ediyor ve bu evliliğe bağlılığın bir simgesi oluyor. Aynı zamanda, gelin adayına mutluluk ve bolluk getirmesi, nazardan koruması gibi inançlar da kına gecesi geleneği devam ettirilmektedir.
Kına, boyamak amacının yanı sıra cilt hastalıkları tedavilerinde de kullanılır. Açık yaraların, mikrop kapanmasını engellediği ve güneş yanıklarına iyi geliyor. Kına ayakta bulunan mantarı temizler ve bununla da kalmaz ayak kokusunu giderir. Ayaktaki yara ve çıban gibi hastalıkları iyileştirir.
Kına töreninde gelin adayına kınamasına mutlu bir evliliği olan eş dost ve akrabalar arasında belirlenmiş bir kadın yakmaktadır. Aynı zamanda kınanın karılması da bu kadının görevidir. Mutlu bir evliliği olan bu kişinin gelenek kınasını yakarak uğur getirmesi hedeflenmektedir.
Düşmana karşı heybetli görünmek için siyah ile boyamanın caiz, nefsini güzelleştirmek için boyamanın ise caiz olmadığını söylemişlerdir. Erkelerin el ve ayaklarına tedavi amaçlı olarak kına yakmaları caiz, süslenmek ve güzel görünmek için kına yakmaları ise mekruhtur.
İlgili 40 soru bulundu
Kültürümüzde kına hem bekâreti temsil etmesi hem de koruyucu özelliği sebebi ile yakılır. Kına gecelerinde gelin adayının ve davetlilerin ellerine yakılan kına ile evliliğin korunup kutsanması amaçlanır. Kınanın rengi kırmızıdır ve Türklerde kırmızı bereketi simgeler.
Kadınların el ve ayaklarını kınalaması ise caizdir. Erkek veya kadının beyaz saçı sarı veya kızıl renge boyaması müstehap görülmüş, siyaha boyamaları ise sağlam görüşe göre, caiz görülmemiştir.
Kimi yörelerde mutlu bir evliliği olan, anne babası hayatta olan acı görmemiş bir kadın tarafından yakılırken kimi yörelerde yengeler kınayı yakar. Bazı yörelerde geline genç kızlar erkeğe genç delikanlılar yakarken bazı yörelerde ise teyzeler kınayı yakar.
Kına, kız tarafının kadın akrabaları ve arkadaşlarının katılımıyla gerçekleşeceği için kına masrafları kız ailesi tarafından karşılanır. Mekan tutulacaksa mekanın kiralama ücreti, ikram edilecek yemeklerin masrafı da kız tarafına aittir.
Daha sonra gelin adayının genellikle avuç içine kına yakılır. Avuç içine kına yakılırken altın konulması da unutulmamalıdır. Kına gecesinde bu tür olaylar yaşanırken erkek tarafından pek kişi olmaz. Kına gecesi daha çok kız tarafına ait bir durumdur.
Geline kına yakılır, çünkü gelinin ailesi kızını gelenek ve göreneklerimize göre baba ocağından başka bir eve göndermekte, kocasına ve yeni evine kurban etmektedir. Kına aynı zamanda temizliğin, saflığın, iyi niyetin simgesi olduğundan geline kına yakma coşku ile kutlanır.
Bir hadiste kokusu ile dikkat çekilen bitkilerden şöyle söz edilmektedir: ? Muhakkak ki kına (boyası ve kokusu) Cennet kokularının reisidir. Allah Teâlâ Cenneti yarattığı zaman onu (güzel) fesleğen kokusu ile kuşattı, fesleğeni de kına (kokusu) ile çepeçevre kuşattı.
Düğünden bir gece önce hem gelin kıza hem de damada kına yakılması için düzenlenen kına geceleri geleneklerimizin vazgeçilmezlerindendir. Düğün öncesi yakılan kınanın sevinç ve gönül hoşluğunu ifade etmenin yanı sıra uğur ve bereket sembolü olduğu bilinir.
Kına gecesi yapmak bir zorunluluk değildir tabii ki; ancak geleneksel bir ritüel olduğu için birçok gelin için evlenmeden önce kına gecesi yapılır. Kına Gecesi Gelenekleri: – Kına gecesinden önce birtakım hazırlıklar yapılır. Kına alınır ve misafirlere verilmek üzere küçük, renkli keselere konur.
Kına gecesinden önce erkek tarafının gelin evine kına ve ikramlıkları göndermesiyle başlar. Kına sabahı evin kapısına kumaş asılır. arak düğünün başladığının sinyalleri verilir.
Kınada erkek tarafı ne alır sorusunu yanıtlayarak başlayalım: Geleneklere göre kına gecesi hazırlığında gelinin kına elbisesini, ayakkabı, küpe, iç çamaşırı, takı gibi aksesuarlarını damat tarafı alır. Ayrıca kına gecesinin, kına ve çerezini de erkek tarafı temin eder.
Düğünde beyaz eşyaları kim alıyor?:
Televizyon, buzdolabı ve kimi elektrikli ev aletleri erkek tarafı tarafına aittir. Çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, fırın gibi diğer beyaz eşyalar ise kız tarafı tarafından karşılanıyor.
Düğünde Erkek Tarafı Ne Alır? Düğün organizasyonu erkek tarafına aittir. Düğün mekanından organizasyona, gelinlikten fotoğrafçıya tüm harcamalar erkek tarafının sorumluluğundadır. Erkek tarafının düğünde geline bir takı seti ve iki bilezik takması adettendir.
Genellikle bu tepsiyi gelinin yakın arkadaşı ya da nedimesi olacak kişi tutabilir. Bazen de evdeki kız kardeşi veya akrabalardan tepsiyi tutması tercih edilebilir. Tepsiyi taşıyacak kişilerin bekar olmasına dikkat edilir.
damadın kınasını delikanlılar, gelinin kınasını da, genç kızlar yakar. Kına erkeğin yalnız sağ elinin serçe parmağına (yalnız serçe parmağına), gelinin el ve ayak parmaklarına yakılır. Damat, maniler söylenerek kına yakılacak yere götürülür ve evliler damadı yanlarında tutarlar.
Kına gecesinde kayınvalidenin bir görevi vardır. Bu görevde gelin adayı kına yakılmak için ortaya alındığında kayınvalidenin avuç içine altın koymasıdır. Kına gecesinde gelin adayının birçok masrafını damat adayı karşılamaktadır. Bindallı, kına elbisesi, ayakkabısı gibi birçok şeyleri damat karşılamaktadır.
Bu aslında geçmişten günümüze kadar gelen bir gelenektir. Kınayı yakan kişi kınayı yakmadan önce gelin avcunu açmıyor diye bağırır. Bu esnada kaynana gelinin avcunu açması için avcunun içine altın koyar. Gelin avcunu açar ve altının üzerine kına yakılır.
İlk hadisten anlaşıldığına göre, kadınların başlarına kına yakmaları mubahtır. Ancak Hz. Peygamber, (s.a} kokusunu sevmediği için.
Kına vücutta biriken toksinleri vücuttan atmak için yakılan geleneksel bir yöntemdir. Ayağa kına yakılması ödem ve şişkinlik gibi rahatsızlıkların engellenmesine yardım eder. Tüm dolaşım sistemini çar ve kan akışının da ayaklarda hızlanmasını sağlar. Ayak, eklem ve bacak ağrılarına da iyi gelir.
Eskiler kınanın eşleri birbirine sevgili yapmak, bir ömür boyu aşklarının devamını sağlamak amacı ile yapıldığını söyler. Ayrıca kınanın evlenecek çiftleri nazardan ve kötülüklerden koruyacağına inanılır. Hem gelin hem de misafirlerin ellerine yakılarak, evliliğin bir anlamda kutlanıp kutsanması sağlanıyor.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri