TEFSİR: Hz. İbrâhim'in bu açık tebliğine karşı söyleyecek makul hiçbir söz bulamayan o bedbaht kavim, kuvvetçe üstünlüklerine güvenerek zorbalık yolunu tuttular ve İbrâhim (a.s.)'ı ateşte yakma kararı aldılar. Çünkü putlarını diline dolayan ve onlara hakaret eden birinin cezası ancak bu olmalıydı.
Tefsir (Kur'an Yolu)
İbrâhim'e verilen rüşdden maksat ya peygamberliktir veya peygamber olmazdan önce de sahip olduğu fikrî olgunluk, sağduyu ve fıtrî akıldır. Hz. İbrâhim kendisine verilen bu yetenek sayesinde Allah'ın birliğini, kudretini, eşsiz ve benzersiz oluşunu kavramıştır.
Enbiya Suresi, Kur'an'ın 21. suresidir. Sure 112 ayetten oluşur. Enbiya peygamberler anlamına gelir. Sure, 18 peygamberin dini yayma faaliyetlerinden ve çeşitli özelliklerinden bahsettiği için, Enbiya (peygamberler) Suresi adını almıştır.
112 âyettir. “Enbiyâ”, peygamberler demektir. Sûre, temel konu olarak peygamberlerden, onların tevhit davası uğrunda verdikleri mücadelelerden bahsettiği için bu adı almıştır. Enbiya Suresi peygamberler ve tevhit davası uğrunda verdikleri mücadeleleri ele almaktadır.
Ancak Allah'ın, “Ey ateş, İbrâhim'e karşı serinlik ve esenlik ol!” emri üzerine ateş İbrâhim'i yakmaz (el-Enbiyâ 21/68-70).
İlgili 18 soru bulundu
İbrahim, devrinin siyasi otoritesi olan Nemrûd'un baskı ve zulümlerine rağmen inandığı kutsal değerlerden asla taviz verme- miştir. Bu durum, onun ateşe atılmasına sebep olmuştur.
Halk, İbrahim Peygamber'in yanışını seyretmek için ateşin etrafında toplandı. Alevler gittikçe yükseliyor, etrafa yüksek ısı yayıyordu. Ateşin en şiddetli anında İbrahim'i tuttular ve mancınıkla ateşin içerisine fırlattılar. İnsanlar merakla onun yanışını daha iyi görebilmek için birbirlerini ezdiler.
Enbiyâ sûresinin bundan sonraki üç âyetinde Hz. Mûsâ ile Hârûn'a vahiy indirildiği, Kur'an'ın da bir vahiy mahsulü olduğu kaydedilir ve özellikle önceki vahiylerden haberdar olan kimselerin Kur'an'ı inkâr edişleri yadırganır.
Eğer yerde ve gökte Allah'tan başka tanrılar bulunsaydı kesinlikle yerin göğün düzeni bozulurdu. Demek ki arşın rabbi olan Allah, onların yakıştırdıkları sıfatlardan münezzehtir. Allah, yaptığından sorumlu tutulamaz; onlar ise sorguya çekileceklerdir.
Enbiya Suresi Faziletleri;Her kim bu sureyi 70 kere okursa görünür görünmez kaza, bela ve korkularından korunur. Ayrıca böyle bir kimseye Allah Tealasalih çocuklar ihsan eder. Bu ayeti kerime hakkında Resulullah (sav) şöyle huyurdu: “Bu duaYunus (as)'un duasıdır.
“Geceleyin ve gündüz Rahman olan Allah'ın, dünyadaki gazabından-cezasından, ahiretteki azabından sizi kim koruyacak?” de. Bunu bilerek Allah'a yönelecekleri yerde, onlar Rablerini zikirden, Rablerinin övünç kaynağı Kur'an'dan, Kur'an'ı tebliğden yüz çeviriyorlar, şeriatı engelleme tedbirleri alıyorlar.
Geceyi, gündüzü, Güneş'i ve Ay'ı yaratan O'dur; her biri kendi yörüngesinde yüzüp gidiyor. (Hiçbir sapma ve çarpışma yaşanmıyor, ama insanlar düşünüp ibret almıyorlar.) O Allah ki geceyi, gündüzü, güneşi ve ayı yaratandır. O uzayda dolaşan gök cisimlerinin hepsi, birer yörüngede yüzüp gitmektedir.
Her can ölümü tadacaktır, sizi imtihan olsun diye iyilik ve kötülüklerle sınarız. Sonunda hepiniz bize döndürüleceksiniz. Biz, sizi felâketli günlerin getireceği belâlarla, refahın doğuracağı sıkıntılarla imtihan ederken, her nefis, her canlı ölümü tadacaktır. Bizim huzurumuza getirilerek hesaba çekileceksiniz.
Kur'an ve Hadis kitaplarında bu olayla ilgili ayet veya hadis yoktur. 1900-1960 arası yakın tarihte Urfa halkı tarafından Yahudi mitolojisinden İslam mitolojisine eklentiler yapılarak ortaya çıkmış bir anlatıdır. Yahudi mitolojisi sadece İbrahim'in Urfa'da ateşten kurtulduğunu söyler.
Allah tarafından ateşe: “Ey ateş İbrahim'e karşı serin ve selamet ol” (Enbiya Suresi, ayet: 69) emri verilir. Rivayete göre; ateş su, odunlar ise balık olur. Hz. İbrahim'in salimen düştüğü yerde bu göl oluşur ve etrafı ise gül bahçesine dönüşür.
İbrâhim'in ateşe atılması olayı-nın; Irak'ın Sevâd bölgesinde yer alan bir yerleşim yeri olan Kûsâ'da gerçekleştiği belirtilirken, çağdaş bazı müfessirler olayın Harran veya Şanlıurfa'da vuku bulduğunu ifade etmektedirler.
ENBİYÂ (ﺍﻧﺒﻴﺎﺀ) i. (Ar. nebі'nin çoğul şekli enbiyā') Nebîler, peygamberler: Enbiyâ vü evliyânın serveri (Süleyman Çelebi).
Kuran'ı Kerimde ve hadis kaynaklarında geçen enbiya kelimesi, nebi kelimesinin çoğuludur. Nebi, elçi, peygamber, müjde getiren ve uyaran anlamına gelir. Kendisine kitap indirilen peygamberler ise ''resul'' olarak adlandırılır.
Allah Teâlâ'nın, insanlar arasından bazılarını peygamber olarak görevlendirip bunlara kitaplar göndermesindeki maksadı, insanların Allah'ın varlığına, birliğine inanmalarını ve sadece O'na kulluk etmelerini sağlamak, onları sapkın inançlardan ve kötü davranışlardan korumaktır.
Bu âyette ifade buyurulduğu üzere Hz. Eyyûb ağır bir hastalığa yakalanmış ve hastalıktan kurtulmak için Allah'ın merhametine sığınarak O'ndan şifa dilemiştir. Yüce Allah duasını kabul etmiş; ayağını yere vurmasını, çıkacak su ile yıkandığında iyileşeceğini bildirmiş, böylece onu sağlığına kavuşturmuştur.
Biz, kıyamet günü için adalet terazileri kurarız; artık kimseye hiçbir şekilde haksızlık edilmez. Yapılan, bir hardal tanesi kadar dahi olsa, onu getirir ortaya koyarız. Hesap görücü olarak biz yeteriz.
Sıkıntılardan kurtulur ve Allah'ın izniyle içine ferahlık gelir. Hz. Yunus'un balığın karnından kurtulmak için okuduğu 'Lâ ilahe illâ erite siibhânekeinnîküntüminezzâlimin' duası Enbiya suresindedir ve bu duayı düzenli olarak okuyan kişiler dertlerinden kurtulacağı rivayet edilir.
Bir rivayete göre, Firavun'un kızının saçlarını tarayan kadın Allah'a iman ettiği ortaya çıkınca fırına atılarak yakılmıştır. Bu kadının ruhunun melekler tarafından semaya çıkarıldığını gören Âsiye de Allah'a iman edip Hz. Mûsâ'nın peygamberliğini tasdik etmiştir (İbnü'l-Esîr, I, 184).
Allah'ın emriyle Kabe'yi yeniden inşa etmesi ve Hacer'ül Esved'i Kabe'ye koyması da en büyük mucizelerinden biri sayılır. Hz. İbrahim, aynı zamanda Kabe yakınlarında zemzem suyunu bulan peygamberdir.
Sûre-i Enbiyâ, Âyet 69'un izahında İbrâhim Aleyhisselâm'ın ateşe atılması İbrâhim Aleyhisselâm'ın, zevcesi Hz. Sâra'ya, ″Hemşirem″ diye söylemesinin nedeni geniş olarak anlatılmaktadır.
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri