Ocaklı aileden olmayan bir kimseye de el verebilir. Ocaklık geleneği özelde ailelerce sürdürülür ve “el verme, el alma” yöntemi ile gerçekleşir. Bir kişinin ocaklı sayılabilmesi için işi bilen birisinden el alması gerekmektedir. Ocaklı kişi yaşlandığını hissettiği an kendisine yakın bulduğu birisine el verir.
[2] tarikatlarda mürşit, bir müride, başkalarına yol gösterme izni vermek.
El Vermek Ne Demektir? El vermek bir işte veya bir durumda kendisinden daha üstün olan kişiden bilgileri almak anlamına gelmektedir. Alınan bilgilerde ise el almak deyimi kullanılmaktadır.
Geçmişte ustalaşmak için birçok eğitimden geçirilen kişilerin o eğitimi alarak ustalaşma süreçlerine de el almak denilmektedir. El Almak Ne Demektir? El almak bir işte en uzman kişiden ders ve eğitim alarak onun kadar ustalaşmak ve o işi ondan daha başarılı yapmak anlamına gelmektedir.
Halk tabipliğinde herhangi bir hastalığa okumaya ve tükrüklemeye el alan ve babadan oğula geçen kişiler hakkında da ''ocak'' deyimi kullanılır. El almak aynı zamanda bir tarikata intisap etmeye, el vermek bir tarikata almaya denir.
İlgili 16 soru bulundu
Anadolu'da hastalıkların tedavisi amacıyla uygulama yapan hoca, şeyh, okuyucu-üfürükçü, ocaklı, izinli, orumçu gibi kişiler bulunmaktadır. Halk hekimleri olarak tanınan “ocaklı”lar, belirli hastalıklarla uğraşırlar. Ocaklı, tedavi etme kudretini ailesinden alır.
Halk hekimliğinde ocak, belirli bir hastalığı iyileştirdiğine inanılan aile olarak bilinmektedir ve bir gelenek çerçevesinde şekillenir. Bu bağlamda ciddi hastalıkların genellikle ocaklı kişiler tarafından tedavi edildiği görülmektedir. Hatay, halk hekimliği uygulamaları bakımından da zengin bir kenttir.
LİDERLİK (ÖNDERLİK) Liderlik belirli şartlar altında, belirli kişisel veya grup amaçlarını gerçekleştirmek üzere, bir kimsenin başkalarının faaliyetlerini etkilemesi ve yönlendirmesi süreci olarak tanımlanabilir. Dolayısıyla liderlik, liderin yaptığı şeylerle ilgili bir süreçtir.
El ele vermek deyimi günümüzün en sık kullanılan deyimlerinden birisi olarak karşımıza çıkar. Özellikle bu deyimin kullanımı olumlu bir anlamada gelir. Çünkü el ele vermek genelde insanların güçlerini birleştirmesi için işe yarayan bir deyimdir.
El ele vermek, zorlu süreçlerde birbirine destek olmak ve yardımlaşmak demektir. Bu deyimde ''el'' kelimesi ''güç'' ve ''yardım'' anlamında kullanılmıştır. TDK'ya göre el ele vermek deyimi, bir meseleyi çözmek için herkesin elindeki imkanları sonuna kadar kullanması demektir.
Ocaklı aileden olmayan bir kimseye de el verebilir. Ocaklık geleneği özelde ailelerce sürdürülür ve “el verme, el alma” yöntemi ile gerçekleşir. Bir kişinin ocaklı sayılabilmesi için işi bilen birisinden el alması gerekmektedir. Ocaklı kişi yaşlandığını hissettiği an kendisine yakın bulduğu birisine el verir.
kulak asmamak, Önem vermemek, dinlememek, ilgilenmemek, ciddiye almamak. kulak/kulaklarını tıkamak, Duymamazlıktan gelmek, aldırmamak.
DEYİMİ AÇIKLAMASI. Bir şey üzerinde çalışmaya başlamış olmak.
- Zorla almak. - Herhangi bir işin sorumluluğunu almak. Birçok farklı anlamı üzerinden kullanılan el koymak deyimi TDK açısından genel olarak herhangi bir şirket veya bir eşyayı yasal yükümlülükler doğrultusunda zorla almak şekilde ifade edilir.
karışmak, araya girmek, el atmak.
Bu deyim, zengin ya da nüfuzlu kişilere yaltaklanmak, onlara aşırı saygı gösterilerinde bulunmak demektir. Kültürümüzde el öpmek hürmet göstermek demektir.
[1] Dalkavukluk etmek. [2] (argo) Yağcılık yapmak. İşini yaptırmak için şuna buna yalvarmak, yüzsuyu dökmek.
[1] Birine aşırı hoşgörü, ilgi ve yakınlık göstererek şımartmak. Her istediğini yapmak.
El açmak deyimi başkasından yardım, iyilik, para istemek anlamına gelir.
Ele geçirmek deyimi başkasının varlığını haksız yöntemler kullanarak sahip olmak anlamına gelmektedir. Karşısındakinin isteklerini göz ardı ederek kendi amaçları doğrultusunda işler yapmak için kullanılmaktadır.
Burnundan solumak, kişinin kendisine hakim olamayacak şekilde kızgın ya da gergin olduğu durumlarda içinde bulunduğu ruh halini ifade etmek için kullanılır. Çok hararetli görünen ve kavga etmeye meyilli bir birey için 'Burnundan soluyor! şeklinde bir kullanım yapılabilir.
Yılancık hastalığında ocaklı olan kişinin ocak olması için tek bir kıstas vardır, o kıstas da ocaklının vücudunda aykırı olarak çıkan kemiktir. Bu kemiği ameliyat sonrası aldıran kişi artık ocaklıdır. Bu ocak ve ocaklı tipine en büyük örnek yılancık ocağıdır.
Ocaklık arazi: Tersane ve diğer ordu hizmetleri için geliri bırakılan arazilerdir.
Bazı askerî görevlilerin ücretlerine karşılık kendilerine tahsis edilen gelirler de ocaklık olarak anılır. Bu usul, özellikle sınır bölgelerinde görev yapan kale muhafızlarının maaşlarını zamanında ve düzenli biçimde almasını sağlamaya yönelik bir uygulamadır.
Şifacı, fiziksel ve ruhsal olarak hasta olan insanları iyileştiren kişiye denmektedir. Şifacı, enerjiler ile çalışır ve bu enerjiyi hasta kişinin önce enerji bedenlerine, ardından da fiziksel bedenine aktarır. Enerji, hasta kişinin vücudundaki enerji akışını düzenler ve hastanın iyileşmesine yardımcı olur.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri