El ele vermek, zorlu süreçlerde birbirine destek olmak ve yardımlaşmak demektir. Bu deyimde ''el'' kelimesi ''güç'' ve ''yardım'' anlamında kullanılmıştır. TDK'ya göre el ele vermek deyimi, bir meseleyi çözmek için herkesin elindeki imkanları sonuna kadar kullanması demektir.
Ele vermek DEYİMİ AÇIKLAMASI
Bulunduğu yeri haber vererek suçluyu yakalatmak.“Katili ele vermeyi kafasına koyarak sokağa çıktı.”
TDK açısından bakıldığı zaman el ele deyimi bir konuda güçlerini birleştirmek veya işbirliği yapmak şeklinde ifade edilmektedir. İnsanların bir araya geldiği zaman işleri çok daha kaliteli ve kolay, ayrıca hızlı biçimde yapacağını anlatır.
[2] tarikatlarda mürşit, bir müride, başkalarına yol gösterme izni vermek.
El ele vermek deyimi günümüzün en sık kullanılan deyimlerinden birisi olarak karşımıza çıkar. Özellikle bu deyimin kullanımı olumlu bir anlamada gelir. Çünkü el ele vermek genelde insanların güçlerini birleştirmesi için işe yarayan bir deyimdir.
İlgili 23 soru bulundu
Ocaklı aileden olmayan bir kimseye de el verebilir. Ocaklık geleneği özelde ailelerce sürdürülür ve “el verme, el alma” yöntemi ile gerçekleşir. Bir kişinin ocaklı sayılabilmesi için işi bilen birisinden el alması gerekmektedir. Ocaklı kişi yaşlandığını hissettiği an kendisine yakın bulduğu birisine el verir.
El Vermek Ne Demektir? El vermek bir işte veya bir durumda kendisinden daha üstün olan kişiden bilgileri almak anlamına gelmektedir. Alınan bilgilerde ise el almak deyimi kullanılmaktadır.
Tarikata girmek, bir şeyhe intisap etmek anlamına gelen tasavvuftaki biat terimi karşılığında Türkçe'de kullanılan tabir. İslâm devletinde idare edenle idare edilenler arasında yapılan, seçim veya bağlılık karakteri taşıyan sosyopolitik akid.
Halk tabipliğinde herhangi bir hastalığa okumaya ve tükrüklemeye el alan ve babadan oğula geçen kişiler hakkında da ''ocak'' deyimi kullanılır. El almak aynı zamanda bir tarikata intisap etmeye, el vermek bir tarikata almaya denir.
DEYİMİ AÇIKLAMASI. Bir şey üzerinde çalışmaya başlamış olmak.
İsim durum ekleri ve iyelik ekiyle yapılan ikilemeler de ayrı yazılır: baş başa, diz dize, el ele, göz göze, iç içe, omuz omuza, yan yana; baştan başa, daldan dala, elden ele, günden güne, içten içe, yıldan yıla; başa baş, bire bir (ölçü), dişe diş, göze göz, teke tek; ardı ardına, boşu boşuna, günü gününe, peşi peşine ...
El Ele Kelimesinin Doğru yazılışı
El ele kelimesi, TDK'nın belirlediği doğru yazımıyla "el ele" şeklindedir. Başka yazımlar yanlış kabul edilmektedir.
TDK'nın internet adresinde sözlükten arama yapıldığında kelimenin doğru yazılışı "el ele" olarakçıkmaktadır. "El ele" kelimesi için tek anlam verilmiştir: El ele: (Zarf) Birbirinin elini tutarak.
kişinin yaptığı bir avanaklık sonucu suçunu ortaya çıkarması durumu.
[1] Dalkavukluk etmek. [2] (argo) Yağcılık yapmak. İşini yaptırmak için şuna buna yalvarmak, yüzsuyu dökmek.
Deyim. [1] Yakalanmak. [2] Kötü ve yasak bir iş yaparken, görülmek.
Anadolu'da hastalıkların tedavisi amacıyla uygulama yapan hoca, şeyh, okuyucu-üfürükçü, ocaklı, izinli, orumçu gibi kişiler bulunmaktadır. Halk hekimleri olarak tanınan “ocaklı”lar, belirli hastalıklarla uğraşırlar. Ocaklı, tedavi etme kudretini ailesinden alır.
Anadolu'da kurulan bazı tarikatlarda belli bir mertebeye ulaşan dervişlere verilen unvan. Çeşitli dinlerde kutsallaştırılan, mânevî temizlenme veya ceza unsuru kabul edilen ve sembolik anlatımlar için kullanılan bir kavram.
Halk hekimliğinde bir önceki kuşaktan el verme suretiyle aktarılan bilgileri kullanarak belirli bir şikâyeti veya hastalığı iyileştirdiğine inanılan aile.
Öz. Türkçe'de günlük kullanımda “er” kelimesi, çoğunlukla cinsiyet olarak erkeği cinsiyet anlamı içermeksizin de yaptığı işi en güzel, en mükemmel şekilde yapan kişiyi ifade etmek için kullanılır. Tasavvufta ise er olgusu, örnek kul olma vasfına sahip insân-ı kâmili temsil eden bir kavram olarak kullanılmaktadır.
TASAVVUF. Biat tasavvufta mürid adayının (tâlip, muhib) şeyhe ve onun vereceği emirlere tam anlamıyla bağlı kalacağına dair verdiği söz mânasında kullanılır.
kulak asmamak, Önem vermemek, dinlememek, ilgilenmemek, ciddiye almamak. kulak/kulaklarını tıkamak, Duymamazlıktan gelmek, aldırmamak.
[1] Birine aşırı hoşgörü, ilgi ve yakınlık göstererek şımartmak. Her istediğini yapmak.
El açmak deyimi başkasından yardım, iyilik, para istemek anlamına gelir.
Önemli olan yazım hatası yapmadan bu kelimeleri doğru şekilde kullanmaktır. O yüzden Türk Dil Kurumu eşliğinde bakıldığı vakit, bu kelime grubu ayrı yazılmaktadır. Yani cümle içerisinde ya da tek başına anlamı üzerinden kullanılırken, el ele şeklinde ayrı biçimde yazılması gerekir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri