Fetva Kurulu, "ölü veya düşük olarak doğan çocuk, kendisine ruhun üflendiği dördüncü ayı tamamlamamışsa üzerine cenaze namazının kılınmayacağını" belirtti.
Anne karnındayken ölüp kendiliğinden düşen veya tıbbi müdahalelerle alınan cenine ne yapılması gerekir? Organları belirmemiş seviyedeki cenin yıkanmadan; organlarının oluşumu tamamlanmış ya da bazı organları belirmiş seviyedeki cenin ise yıkanarak bir beze sarılarak defnedilir.
Ölü doğan çocuğun adı konulur, yıkanıp bir bezle sarılır ve cenaze namazı kılınmadan defnedilir. Kendisinde hayat belirtisi olan (ses, nefes, hareket gibi...) düşük çocukların yıkanması vâcibdir. Azaları tam teşekkül etmiş, ölü doğan çocuk da yıkanır.
2 Soru: Altı yaşını doldurmamış fakat namazın ne olduğunu anlayacak durumda olan çocuğun cenaze namazını kılmak gerekir mi? Cevap: Altı yaşını doldurmamış ama namazın ne olduğunu anlayacak durumda olan çocuğun namazının kılınması ihtiyaten farzdır.
Ölen çocuğun adı konur, yıkanır, kefenlenir.
Fetva buna göre verilir. Eğer doğan çocuk ses çıkarmışsa adı verilir, yıkanır ve cenaze namazı kılınır. "Çocuğun ses çıkarması" demek, doğum esnasında yüksek sesle ağlaması yahut vucudunun çoğu dışarı çıktıktan sonra yaşadığına delil olacak bir belirtinin bulunması demektir.
İlgili 41 soru bulundu
Fetva Kurulu, "ölü veya düşük olarak doğan çocuk, kendisine ruhun üflendiği dördüncü ayı tamamlamamışsa üzerine cenaze namazının kılınmayacağını" belirtti.
Yine Hanefi fakihlerinden Kâsâni, İmam Ebu Yusuf'tan naklen şöyle der; “Ölü olarak doğan çocuk yıkanır ve isim verilir, fakat cenaze namazı kılınmaz.” Doğum esnasında kendisinde ses, nefes, hareket gibi hayat belirtisi olup sonra ölen çocukların yıkanması vâcibdir.
Cenaze namazı bir mazeret bulunmadıkça cami dışında kılınır. Ancak yağmur, çamur, soğuk gibi bir mazeret bulunması durumunda camide kılınmasında bir sakınca yoktur (el-Fetâva'l-Hindiyye, 1/165). Şâfiîlere göre, camiyi kirletme endişesi yoksa bu namazın camide kılınması, müstehaptır (Nevevî, el-Mecmû', 5/213).
Cenaze namazının abdestsiz olarak kılınması caiz değildir. Ancak kişi abdest ile meşgul olduğu takdirde cenaze namazını kaçıracak ise teyemmüm ederek cenaze namazını kılabilir (Mevsılî, el-İhtiyâr, 1/86).
Cenaze namazının şartı niyettir.
Cemaatten her biri de Allah rızası için o cenaze namazını kılmaya ve onun için duaya ve imama uymaya niyet eder. Ölü, erkek ise: "şu hazır erkek için", kadın ise; "şu hazır kadın için" diye niyet edilir. Çocuklar için de bu şekilde niyet edilir.
Bazı hekimler vücut ısıları düzene girene kadar yeni doğan bebeklerin yıkanmasını önermez ve 2-3 gün beklerken bazı hekimlerin uygulaması bebeğin hemen yıkanması şeklinde olabilir.
Ölünün âdeta yeni doğmuş bir çocuk gibi yıkanması, bir yönüyle bu yeniden doğuş olayını sembolize etmekte, bir yönüyle de bu fâni yolculuğun yani dünya hayatının kendisi üzerinde bıraktığı kir, toz ve bulaşıkları gidermeyi temsil etmektedir.
Uzmanlara göre bebek günün her saatinde yıkanabilir.
Anne karnında ölen bebeğin haftasına göre alınma şekli değişir. Gebeliğin ilk 12 haftası içinde bebek bebek öldüyse, bebek kürtajla alınır. 12. haftadan sonra ise ilaçla düşük yaptırılır ve kalan parçalar kürtajla temizlenir. Gebeliğin 20. haftasından sonra ise anne karnında ölen bebek doğurtulur.
Dr. Sevil Karaman, “Bebeğiniz doğduğunda, size ve çevrelerindeki dünyaya bulanık gözlerle bakıyorlar. Yüzlerinden 20 ila 25 cm uzaktaki nesnelere en iyi şekilde odaklanabilirler. Bu, bebeğinizi kucağınıza aldığınızda yüzünüzü görmesi için doğru mesafedir.
Buradan anlaşılacağı gibi 22 hafta ve üzeri veya 500 gram ve üzeri ölü doğumların ÖBS yolu ile bildirim zorunluluğu da bulunmaktadır. Ailenin fetüsü defnetme talebi olması durumunda; bu olgular için ÖBS girişinden sonra, aileye verilecek ölüm belgesinin çıktısı, fetüsün gömülebilmesi için yeterli olacaktır.
586- Cenaze namazı kılmak isteyen kimsenin abdest, gusül veya teyemmüm almış olması ve yine beden ve elbisesinin temiz olması gerekmez; elbisesi gasp edilmiş bile olsa, sakıncası yoktur.
el Cevab: Kabir ya da kabir hükmünde ki yerleri ziyaretleri dua etmeleri caizdir. Mescidlere girmemelidirler. Ama gereklilik halinde ihtiyacı kadar girip çıkmalarına da cevaz vardır. Kabir ziyaretinde abdestli olmak şartı yoktur.
Gusül, abdesti de içerdiğinden abdesti bozacak bir durum meydana gelmedikçe daha sonra ayrıca abdest almaya gerek yoktur. Zira Hz. Âişe, Resûl Ekrem'in (s.a.s.) guslettikten sonra ayrıca namaz abdesti almadığını rivâyet etmiştir (Ebû Dâvûd, 96 [250]; Tirmizî, Tahâret, 79 [107]).
SORU: Üç Cuma namazını kılmayan kişinin cenaze namazı kılınmaz deniliyor bu dğru mu? Üç Cuma namazını kılmayan kişinin cenaze namazı kılınır mı? Cevap:'' Cenaze namazı kılınmaz değil de, Efendimiz bir hadisi şerifinde :'' Kim peş peşe üç Cuma namazını kılmazsa Allah onun kalbini mühürler'' buyuruyor.
Bunun için de dinimizin belirttiği kurallar çerçevesinde bu namaz gerçekleştirilir. Cenaze namazı kılmak için ilk olarak abdest almak gerekir. Abdest alınmadan cenaze namazının kılınması Diyanet İşleri Başkanlığı'nın da yaptığı açıklamaya göre caiz olmamaktadır.
Ey peygamber! O münafıklardan, ölen kimsenin asla namazını kılma, mezarı başında da ne maksatla olursa olsun, durma sakın. Çünkü onlar, Allah'ı ve O'nun elçisini inkâr ettiler ve ilâhî buyrukları hiçe sayarak çiğneyip can verdiler. Onların ölmüş olanlarından hiçbirine dua ve niyazda bulunarak cenaze namazı kılma.
Ölü sabi (küçük çocuk) olursa, cemaatten helallik istemeye lüzum yoktur.
Zorunlu olduğu inancı taşımaksızın cenazeyi duyurmak amacıyla salâ vermekte sakınca yoktur.
Bu dünyada küçük çocuğunu kaybeden anne babaya bir mükafat olarak, cennette o çocukları onlarla birlikte olacak ve bu dünyadaki kısa bir çocuk sevgisine bedel ahirette ebedi bir çocuk sevgisini onlara tattıracaktır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri