Devede kulak kıyas yapılan iki farklı şeyin arasında çok fazla fark olduğunda kullanılan bir deyimdir. Başka bir anlamı ise bütünde en önemsiz parça anlamında da kullanılmaktadır.
Devede kulak büyük bir bütüne göre ufacık parça demektir. Genelde küçük durumlar ya da büyütülmemesi gereken olaylar için devede kulak deyimi kullanılır.
Pireyi deve yapmak deyimi; boş yere küçük bir olayın büyümesi ve istenilmeyen sonuçların oluşması, konuların gereksiz yere abartılması gibi anlamları ifade etmektedir.
Kulak asmak bir deyimdir. Kulak asmak bir söylenen sözü dikkate almak, önem vermek ve dinlemek anlamlarına gelmektedir. Söylenen sözü dikkate aldı, önem verdi veya dinledi demek yerine kulak astı deyimi kullanılmaktadır.
Bulunma durumu eki getirildiği kelimeye bitişik yazılır: devede (deve-de) kulak, yolda (yol-da) kalmak, ayakta (ayak-ta) durmak, işte (iş-te) çalışmak vb. Bu yazı 10 Şubat 2019 tarihinde yayımlanmıştır.
İlgili 23 soru bulundu
Deyimler ayrı yazılır: akıntıya kürek çekmek, çam devirmek, çanak tutmak, gönlünden geçirmek, göz atmak, kulak asmak, kulak vermek, çantada keklik, devede kulak, yağlı kuyruk, yüz görümlüğü vb.
Kişi adlarından önce ve sonra gelen ünvanlar, saygı sözleri, rütbe adları ve lakaplar büyük harfle başlar: Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk, Kaymakam Erol Bey, Dr.
[1] Cam türünden şeyler onarılamayacak biçimde kırılmak, dağılmak, paramparça olmak.
gözetmek, kollamak. Görme ve işitme yoluyla bilgi edinmeye çalışmak.
kulağı duvar olmak, 1. Hiçbir konu veya sorun ile ilgilenmemek, 2. Sağır olmak.
Ağırbaşlı olmak nerede nasıl davranılacağını, nasıl konuşulacağını bilmek, büyüklerine hürmet etmek ve toplumun belirlediği kurallara uymak demektir.
Deyim. [1] Birinin yanlışlarını, kusurlarını hoşgörü ile karşılamak.
Atla deve değil TDK sözlük anlamı şu şekildedir: değerce fazla olmayan. yapılması zor olmayan. altından kalkılamayacak kadar önemli değil.
[1] Susamak, koşmak ya da yürümekten dolayı çok yorulmak.
İki Dirhem Bir Çekirdek Olmak, çok şık giyinmek ve zarif olmak anlamına gelir. Eskiden, altın hassas terazilerde tartılırdı. Osmanlı döneminde en kıymetli altının toplam ağırlığı ise iki dirhem ve bir çekirdeğe eşitti.
[1] Çok özlemek.
[1] Çok sinirlenmek. Kızarak ağır sözler söylemek.
[1] Dayanışmak. [2] Dertleşmek, bir konuyu görüşmek.
Deyim. [1] Çok acıkmak.
"kesinlikle, hiç kuşku yok" anlamında deyimdir.
Soğuk kış günlerinde yollardaki buzları eritmek için sıklıkla başvurulan bir uygulama yollara tuz serpilmesidir. Tuz aslında buzu eritmez, ancak buzun erime sıcaklığının düşmesine sebep olur.
Suyun donma sıcakllığı 0C derecedir, 0C derecenin altında su donar ve BUZ oluşur. Buzların tekrar çözülmesi yine 0C'nin üzerinde olmaktadır ve tekrar SU haline geçer.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a gastroenterit teşhisi konduğunu açıkladı. Koca, bugün Konya'da katıldığı açılış töreninde Erdoğan'ın sağlık durumunun iyi olduğunu söyledi.
Türk Dil Kurumu'nun yazım kılavuzları sözlük sitesine göre bu sözcük “sivrisinek” şeklinde her daim bitişik yazılmalıdır. Çünkü sivrisinek aynı zamanda kanatlı böcek sınıfında yer alan bir hayvan türü olarak bilinir. Buna göre sivrisinek doğru yazılışı şu şekilde olmalıdır: Sivrisinek (doğru kullanım)
TDK'da kelimenin doğru yazımı "ön söz" şeklinde ayrı yazılır. TDK'da ön söz kelimesi isim olarak tanımlanıyor. Ön söz kelimesinin anlamı "Kitapların giriş kısmına konulan, o eserin konusunu, amacını, işleniş biçimini anlatan yazı, sunuş, söz başı, ön deyi, mukaddime" şeklinde.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri