Deniz Suyu İçilebilir mi? Deniz suyu arıtma yöntemleri tercih edilerek sağlıklı hale getirilebilir ancak direkt vücuda alınması söz konusu değildir. Mineral ve zehirli atık bakımından yoğun bir yapıya sahip olan deniz suyunun tüketilmesi çok da sağlıklı değildir.
İlkinde deniz suyu ısıtılarak buharlaşması sağlanıyor. Daha sonra su buharı soğutularak yoğunlaştırılıyor ve sıvı haldeki saf su depolanıyor. İkinci yöntemde ise deniz suyundaki çözünmüş haldeki tuz, sadece belirli büyüklükteki parçacıkları geçiren bir zar kullanılarak, ayrılıyor.
Deniz Suyunu Fazla Yutmanın Sonuçları
Kişi tuzlu su ya da deniz suyu içtiğinde hiç su içmemiş gibi olur ve üzerine vücudun su kaybetmesine neden olur. Bu durumun doğal bir sonucu olarak vücutta su oranı düşer ve ağız kuruluğu, kas krampları gibi fiziksel etkiler ortaya çıkmaya başlar.
Su kıtlığı olduğu dönemlerde deniz suyunun arıtılarak su ihtiyacının karşılanıp karşılanmayacağı konusu gündeme gelir. Deniz suyu arıtılarak teknelerde içme suyu dahil, her türlü su ihtiyacı karşılanabiliyor.
Tuzlu su hipertonik bir sıvıdır, diğer bir deyişle tuz içeriği insan kanının tuz içeriğinden fazladır ve tuzluluk miktarı 35'tir. Deniz suyu gibi aşırı derecede hipertonik sıvıları tüketmek, vücudun savunma mekanizmasını bozar.
İlgili 35 soru bulundu
Deniz suyu antiseptik ve antienflamatuar özelliklere sahiptir. Bu sayede enfeksiyon, mantar, mikrop ve bakterilerle savaşır. Özellikle deniz suyunun ihtiva ettiği mineraller emildiğinde ciltteki gözenekleri açar. Bu sayede vücut toksinlerinden arınır.
Okyanus spreyleri, sağlığa zarar vermeden rahat nefes almanızı sağlar. Aynı zamanda okyanus suyunun herhangi bir yan etkisi de yoktur.
Eğer deniz suyunu içmişseniz, bir dizi etki-reaksiyonlar gözlemleyebilirsiniz. Hızlı kalp atışı, düşük kan basıncı, baş ağrısı, baş dönmesi, ishal, kusma, iştah kaybı, bilinç kaybı gibi birçok duruma neden olacaktır. Ciddi yan etkiler gösterir.
Çok fazla yutulan deniz suyu, ilerleyen zamanlarda böbrek hastalıklarına davetiye çıkarabiliyor. Deniz suyu içeriğinde yüksek miktarda bulunan iyot nedeniyle vücutta fazla kalırsa güneşe de bağlı olarak yanık ve yer yer lekelenmeler oluşturabiliyor.
Deniz suyu tuzlu olduğu için hastalık yapıcı mikroorganizmaların yaşaması daha zordur. Ancak durgun, kirli ve yüzeyi köpüklü denizler de aynı havuzlar gibi enfeksiyon riski taşır.
Deniz suyu temizdir. İçilebilir de. Fakat tuzlu olduğu için içilmiyor diye, "abdest alınmaz, gusledilmez" şeklinde bir kaide yoktur. Necis olduğu için içilmeyen bir su ile abdest alınmaz.
Kirlenmiş havuz ve deniz suyunun yutulması ile de bu mikroplar sindirim sistemimize ulaşarak hastalık oluşturur. Kalabalık havuzlarda bu risk çok fazladır.
En yaygın kullanılan yöntemse perdeli ayrıştırma yöntemi, tersine osmoz olarak da adlandırılıyor. Deniz suyu, tuzu sudan ayıran yarı geçirgen bir zardan itilir.
Önemli turizm merkezlerinden biri olan ancak yeraltı su kaynağı bulunmayan Avşa Adası'nda 2010 yılında kurulan Marmara Avşa İçme Suyu Arıtma Tesisi sayesinde deniz suyu içme suyuna dönüştürülerek vatandaşın kullanımına sunuluyor.
Şekil 1'de dünyada en yüksek kapasiteyle deniz suyundan tuz gidererek tatlı su elde eden on ülke görülmektedir.
Ancak deniz suyundaki tuz saçlarımızdaki suyun azalmasını sağlıyor. Bu da saçların kurumasına ve kırılganlığının artmasına neden oluyor. Saçlar donuk, karışık ve kaba bir görünüm alıyor. Hatta zarar bir derece ileri gidip saç uçlarının kırılmasına neden olabiliyor.
Bu da vücuttaki yağ yakımını kolaylaştırarak, kan dolaşımını hızlandırıcı endorfin (mutluluk) hormonunun salgılanmasını destekler ve toksinlerin atılmasını sağlar. Ayrıca talaso bakımları tam bir motivasyon kaynağı olmanın yanında zayıflama ve sağlıklı bir vücuda sahip olmada da önemli bir unsurdur.
Tuzlu deniz suyu ile meydana gelen boğulmalarda yaş akciğer denen bir durum oluşur. Tatlı suyla olan boğulmalarda da kuru akciğer denen patoloji oluşur ki her iki durum da akciğere ciddi anlamda zarar verir ve hastanede yatış gerektirir. Bazen bu durum geri dönüşümsüz akciğer hasarına sebep olabilir.
Stres ve depresyonla mücadele eder: Deniz suyu depresyon, anksiyete, ilgisizlik ve benzeri gibi birçok duygusal bozuklukları tedavi etmek için etkilidir. Üst solunum yollarına iyi gelir: Astım, şiddetli öksürük, balgam ve diğer solunum problemleri için deniz suyu en doğal tedavi yöntemidir.
Deniz suyu, içerisinde bulundurduğu flörüd asit isimli bileşen sayesinde ağız ve diş sağlığına olumlu katkılarda bulunur.
Dolayısıyla vajina içerisindeki denge bozuluyor ve vajina enfeksiyona açık hale geliyor. Yüzmek yazın yapılabilecek en güzel aktivitelerden biri ancak doğru önlemler alınmadığında deniz ve havuz suyu kadınlarda enfeksiyon riskini artırıyor.
Yeryüzünde bulunan suyun %96,5'i okyanuslarımızda bulunur; fakat bu su, tuzla doygun haldedir ve içilemez.
İçtiğimiz suda tuz yoğunluğu çok çok az olduğu için tuz tadı almayız. Zamanla toprak ve kayada süzülen bu su büyük nehir ve su yataklarında toplanır. Bu kadar fazla miktarda su denize ve okyanuslara tuz tadı verir.
“Yapılan çalışmalarda deniz suyu ve tuzlu su gibi yardımcı tedavilerin burun akıntısını azalttığı, burun hava geçirgenliğini artırdığı ve hastanın kendisini daha sağlıklı hissetmesini sağladığı görülmüştür.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri