İşin sonunu düşünmeden davranan, ilerisini, gerisini düşünmeden konuşan kişilere deli dolu deyimi kullanılmaktadır.
Delilik veya çılgınlık, ortak değerlere ve davranma şekillerine sahip olan bir toplumun normlarına riayet etmeyen sapkın bireyi tanımlayan damgalıyıcı bir kategoridir.
Deli dolu deyiminin ilk anlamı, enerjik, hareketli, hiperaktif kişi demektir. Deyimin bir başka anlamı da ilerisini, gerisini hesaba katmadan düşüncesizce konuşan ve davranan kişi şeklindedir. Patavatsız, saygısız gibi sözcüklerde açıklama olarak kabul edilmektedir.
Deli adı verilen süvarilerden oluşan bu birlik, savaşlarda üstün cesaret göstermeleri ve farklı giyinme şekilleri sebebiyle bu isimle anılmıştır. Asıl olarak kendilerine kılavuz, rehber manasına gelen delil ismi verilmesine karşın, cesur ve korkusuzca düşmana atılmaları nedeniyle halk arasında deli olarak anılmışlardır ...
Cünûn sözlükte “örtünmek, gizlenmek; aklını kaybetmek” anlamına gelir. Bu durumdaki kişiye mecnun (deli) denir.
İlgili 19 soru bulundu
Korkmayın, kitap delilerinden kimseye zarar gelmez. Aksine onlar servetlerini kitaplara yatırmak suretiyle akıllıca hareket etmiş oluyorlar. Durum böyle olunca siz de kitap delilerine, “akıllı deliler” diyebilirsiniz. Akıllı düşünürken deli dereyi geçer, derler.
Kırk altı, argoda "deli" anlamındadır.
Aşırı uçlarda davranışları olan, deli ve mecnun kişiler çılgın olarak ifade edilmektedir.
DELİ KELİMESİ TDK ANLAMI. Coşkun, azgın (hayvan, duygu vb.)
Bilinçte bulanıklık, kendini bir şeylere odaklamada sorun yaşama, garip hayaller görme, etraftaki eşyaların şekil, yer değiştirdiğini görme ya da anlamsız öfkelenme, çevre bilincinin azalması ve kafa karışıklığı ile kendini gösteren geçici bir durumdur.
Delilik (çılgınlık, cinnet), ne yazık ki tanımlaması son derece zor olan zihinsel durumlardan birisidir. Öyle ki, son derece geniş bir şekilde "anormal zihinsel ve davranışsal örüntüler" olarak tanımlanır. Bir diğer deyişle, "normal" olmayan her ruh hali bir nevi delilik hali olarak görülmektedir.
Hele bir de, fiziksel farklılıklar girerse işin içine, artık o etiketten kurtulmanın imkanı yoktur. “Deli” sözcüğünün sözlükteki karşılığı şu: “aklını yitirmiş olan, akli dengesi bozulmuş olan.” (bkz. Türk Dil Kurumu Sözlüğü) Bu tanım gereği, bir kişiye deli diyebilmemiz için, aklını yitirmiş olması gerekir.
Kırk altı, argoda "deli" anlamındadır.
Sözcüğün “mec. Davranışları aşırı ve taşkın olan (kimse), çılgın: “Ben delinin biriyim, ateşe girerim.” –F.R. Atay.” anlamı ise genellikle halk edebiyatı anlatılarında ve alp /alperen tipi anlatımında kullanılmıştır.
sıf. (Kuvvetlendirme benzer hecesi zır ile zır+deli) Aklını tamâmen yitirmiş kimse, çılgın: Orada az kalsın bir zırdeli gibi kahkaha salarak hoplaya zıplaya kazanlara, tencerelere tekme, çifte atarak hepsini şangır şungur dört tarafa fırlatacaktım (Halikarnas Balıkçısı).
Halk arasında aklı dengesi yerinde olmayanlar için kullanılan bir kelime olan 46'lık demek, Türk Ceza Kanunu'nun 46. maddesinde yer alan akıl sağlığı yerinde olmayanların cezai ehliyetlerinin bulunmadığını belirten nitelemedir.
Delilik veya çılgınlık; yarı kalıcı, ağır zihinsel bozukluktur. Genelde bir zihinsel hastalık tipinden türer. Delilik terimi tıbbi bir terim olmaktan çok hukukî ve kültürel bir terimdir.
Korkmayın, kitap delilerinden kimseye zarar gelmez. Aksine onlar servetlerini kitaplara yatırmak suretiyle akıllıca hareket etmiş oluyorlar. Durum böyle olunca siz de kitap delilerine, “akıllı deliler” diyebilirsiniz. Akıllı düşünürken deli dereyi geçer, derler.
Bu kişilerin yaşlarını yetmiş üstü sanıyorsanız eğer yine yanılıyorsunuz çünkü genç olarak nitelendireceğimiz insanlar da psikologları deli doktoru olarak görüyorlar. CEVAP: Hayır, psikologlar deli doktoru değildir. Psikologlar ilaç yazmazlar.
Anksiyete Bozukluğu “akıl hastalığı”, “delilik”, “zeka geriliği” veya “kişilik bozukluğu” DEĞİLDİR.
Bir ruh hastalığı veya delilik değildir, gizemli bir yanı olmadığı gibi cinlerle de ilişkisi yoktur. Bulaşıcı olmadığı gibi epilepsili çocuklar başkaları için tehlikeli ve zararlı da değildir.
Alo 174 İhbar ve Şikayet.
Deli raporu; kimsenin zihinsel kapasitesinin olmadığı kanıtıdır. Çılgın rapor; kişinin zihinsel durumu, kişinin kişi üzerindeki etkisi ve bu durumun çevreye verdiği çevre. Bazı rehabilitasyon merkezlerinin raporlarını alan çok şiddetli bir kişi, akıl hastanesini kapatmak için gereklidir.
Buna göre üç çeşit deli vardır; deliler, yarı deliler, akıllılar. Yazara göre deliler zararsızdır; yarı deliler yorucu; akıllılar ise tehlikelidir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri