Atasözü [1] Çok konuşan, sözlerini denetlemeden, iyi düşünmeden ortaya atacağından yanlış şeyler söyleyebilir.
[1] Kişi, kendisi için bir özveride bulunan kimseye karşı, sırası gelince daha büyük özveridebulunur.
[1] Kusurunu anlayıp özür dileyen ve büyüklüğünüze sığınan kişi affedilmelidir.
[1] Çok konuşmak doğru değildir . Çok konuşan, gereksiz, yanlış sözler söyler. Karşındaki iki,on, yüz söylerse sen bir söyle. Yerinde cevap verebilmen için de hemen atılamaman,söylenenleri uzun uzun dinlemen gerektir.
İşleyen demir pas tutmaz atasözü, başka bir durumun insanlara uyarlanmış halidir. Bu atasözünün anlamı sürekli çalışan ve hareket eden insanın parlaması demektir. Yani çalışan ve hareketli olan kimselerin hem sağlık açısından hem de güç kuvvet açısından her daim verimli olabileceği anlatılmak istenmiştir.
İlgili 19 soru bulundu
Cevap: büyük çıkarlar beklenen durumlarda küçük fedakârlıklar yapılmalıdır.
[1] Kişi, az konuşursa hem çevresindekileri rahatsız etmemiş; hem de daha az yanılmış olur. Çok dinlemekle ise çok şey öğrenir.
[1] Çok önemli bir iş için bir kimseye ricada bulunmak, hatta yalvarmak gerekirse, yapınız. Bununla hiçbir şeyiniz eksilmez.
[1] Bir işi yoluyla, yöntemiyle yapan güçlük çekmez.
[1] Çok para kazanabilmek için, az da olsa, elde bir sermaye olması gerekir.
[1] Hasta yatan, eceli gelmemişse ölmez de, sapasağlam biri, eceli gelmişse gezip dolaşırken ölüverir.
Atasözü [1] İnsan can taşıyor: Sağ, esen olduğu gibi hasta da olur. Bu durumları düşünüp tedbirlibulunmak gerekir.
Kulak vermek, bir şeyi iyi bir şekilde dinlemek, iyice anlamak ve duymaya çalışmak anlamında kullanılan bir deyimdir. Kulak vermek, bir mecaz anlatımdır.
Atasözü İnsanın yapacağı her iş, vücut sağlığına bağlıdır. Sağlık olmazsa hiçbir iş yapılamaz.
Eğitim ile İlgili Atasözleri ve Deyimler
Eğitimin kökleri acı meyveleri tatlıdır. Eğitimin asıl büyük amacı bilgilenmek değil eyleme geçmektir. İnsan eğitimle doğmaz; ama eğitimle yaşar. Öğretim sınıfta biter; fakat eğitim ancak hayatla beraber sona erer.
Ağaç yaşken eğilir. atasözünün anlamı: "Terbiye ve eğitimin etkili olması için küçük yaşta başlamak gerekir." anlamında kullanılan bir sözdür.
Atasözü Hasta olmayan, sağlığın kadrini bilmez. [1] İnsan hasta olup ağrılar, sızılar içinde kıvrandıktan sonra hasta olmadığı zamanki durumunun değerini gereği gibi anlar.
[1] Çok dediğimiz şeyler, azların birikmesiyle meydana gelmiştir. Çoğu elde etmek için azları biriktirmeye önem verilmelidir.
En kısa atasözleri bir elin nesi var iki elin sesi var, besle kargayı oysun gözünü, hatasız kul olmaz gibi atasözleridir.
Boğazına bakmayan kişinin sağlığı hayati tehlikeye düşer."
Bir Varmış Bir Yokmuş Deyiminin Anlamı (TDK)
Olup bitmiş çok eski bir hikayeyi anlatırken ya da hayal ürünü bir masala başlarken bir varmış bir yokmuş deyimi kullanılır. Bu deyim bir tekerleme olarak değerlendirilir ve hikayenin çok eskide kaldığını anlatır.
Etekleri Tutuşmak Deyiminin Anlamı (TDK)
Türk Dil Kurumu açısından etekleri tutuşmak deyimi çok telaşlanmak ve heyecanlanmak şeklinde anlatılmaktadır. Özellikle bazı büyük olaylar karşısında insanı çok telaşlanması veya heyecanlanması olarak değerlendirilir.
[1] Sevgi ve ilgisini kazanmak. [2] Çalışkanlığı ve iyi huyuyla büyüğünün sevgi güvenini kazanmak. [3] Bir kişi tarafından sevilmek.
[1] Tanrı'nın verdiği ömrü hiçbir şey değiştiremez. Salgın ve öldürücü hastalık da olsa eceli gelmeyen ölmez. Böyle zamanlarda çok kişinin ölmesi, ecellerinin o zamana rastlamasındandır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri