el Cevab: Evet bu renkteki akıntı pamuk ya da peçeteyle dışarı çıkması engellense abdestlilik hükmü devam eder. Dışarı çıktığında ise çamaşırın değişmesi ve abdestin yenilenmesi gerekir. Ön ve arkadan çıkan her necis olan nesne dışarı çıktığında abdest bozulur bu bazen oluyorsa çıkıncaya kadar abdestli sayılırsınız.
Bu nedenle temiz kabul edilen akıntı, abdesti bozmadığı gibi bu akıntının çamaşıra bulaşması da namaza engel değildir.
Hanefî alimlerinin görüşü: "Kadınların, vajina organlarında gördükleri normal ıslaklık, insanların ağız, burunlarından gelen akıntı ve bedenlerinden çıkan ter gibi değerlendirilmelidir."(bk. Reddu'l-Muhtar, 1/166). Bu sebeple, söz konusu ıslaklık, temiz olduğu gibi abdesti de bozmaz.
Bu haliyle söz konusu akımı burun akıntısı, tükürük gibi değerlendirilmektedir. Bu nedenle burun akıntısı ve tükürük normal şartlarda abdesti bozmadığı gibi, şehvet ve hastalık sebebiyle olmadıkça beyaz, kokusuz ve berrak olan vajinal akıntının da abdesti bozmaması gerekir.
Binâenaleyh söz konusu “vedi” ve “mezi”den dolayı gusül gerekmez. Şehvetten dolayı kadından gelen ıslaklığa ise "kazi" denilmektedir. Bundan dolayı sadece abdest bozulur, ancak orucu bozmaz ve gusül gerekmez. Kişiden gelen sıvı meni ise gusül abdesti alması gerekir; mezi veya vedi ise abdest bozulsa da gusül gerekmez.
İlgili 35 soru bulundu
Yani vedi akıntısı görülen kişiler abdest tazelemek zorundadırlar. Bu kişilerin gusül abdesti alması ise gerekmemektedir.
Kadın genital bölge anatomisine göre idrar boşaltım kanalı, vajina ve anüs olmak üzere üç tane açıklığı bulunmaktadır. Kadınlardan lohusalık ve adet dönemlerinde kan geldiğinden abdest bozulurken, vajinadan gelen diğer akıntıların abdesti bozup bozmadığı ile ilgili herhangi bir delil mevcut olmamaktadır.
Düzenli âdeti olan bir kadının âdet dönemi öncesinde gördüğü lekelenmeler âdet hükmünde kabul edilir ve o andan itibaren âdet günü sona erene kadar âdetli sayılır. Dolayısıyla lekelenmelerin olduğu günlerde de namaz kılınmaz ve oruç tutulmaz.
Şâyet özür hâli söz konusu değilse idrar sızıntısı olması durumunda abdest geçerli olmaz. Bunun için de idrarın vücuttan iyice çıkmasını beklemek, bu amaçla biraz hareket etmek, yürümek veya öksürmek gerekir (İbn Âbidîn, Reddü'l-muhtâr, 1, 344-345).
Bu fizyolojik vajinal akıntı, yumurtlama dönemi yaklaştıkça iç çamaşırlarını ıslatacak kadar artabilir. Yumurtlama gününde yumurta akı kıvamında, çekince uzayan, sümüksü ve şeffaf bir görünüm alır. Her ne kadar aşırı miktarda olabilse de, fizyolojik akıntı renksiz, kokusuzdur; kaşıntı ve tahriş yapmaz.
Değerli kardeşimiz, Mezi gelirse namaz abdesti bozulur, ancak gusül abdesti bozulmaz.
Bu idrarda birkaç damla kadardır. Dolayısıyle elbiseye veya bedene değmesinden dolayı namaza engel teşkil etmez.
Kahverengi olan bulanık sıvıya gelince, -bildiğimiz gibi- eğer âdetten temizlendikten sonra bu sıvıyı görürse, bu takdirde o, temiz hükmündedir. Fakat bu, sadece abdest almayı gerektirir.
Ancak akıntının dışarı (dis ferce kadar) çıkması halinde; abdest bozulmuş olacağından, namazda ise namazı da bozulur ve aktığı ânı ânlayabilmişse, konuşmadan ve başka bir işe bulaşmadan gidip abdestini alır ve namazına kaldığı yerden devam eder.
Cevap metni. Allah'a hamd olsun. Elbiseyi değiştirmek, abdesti bozan şeylerden değildir. Eğer bir kimse, abdestli ise ve abdesti bozan şeylerden herhangi birisini yapmamışsa,elbisesini değiştirmekle abdesti bozulmaz.
Pamuğun içi ıslanıp dışı ıslanmazsa abdest bozulur. Ama içeri konan pamuk ıslanır, pamuğun dış kısmı kuru ise, pamuk dışarı çıkarılmadıkça abdest bozulmaz. İçinin ıslandığını çıkınca anlar ki o zaman bozulmuş olur.
Namazın şartlarından birisi necasetten (pislikten) temizlenmektir. Namaz kılacak kişinin elbisesinin, bedeninin ve namaz kılacağı yerin, el ayası miktarında ve daha fazlasında kan, idrar gibi necasetler bulunursa namaza mani olur. Bu miktardan az olan necaset ise ruhsat kapsamında olup namaza engel teşkil etmez.
Binâenaleyh söz konusu “vedi” ve “mezi”den dolayı gusül gerekmez. Şehvetten dolayı kadından gelen ıslaklığa ise "kazi" denilmektedir. Bundan dolayı sadece abdest bozulur, ancak orucu bozmaz ve gusül gerekmez. Kişiden gelen sıvı meni ise gusül abdesti alması gerekir; mezi veya vedi ise abdest bozulsa da gusül gerekmez.
Bu sebeple, namazda dikkati dağıtacak durumların olabildiğince giderilmesi önem arz eder. Onun için mesela vakit daralmamış ise aç bir kimsenin sofra hazırken namaza durması uygun görülmemiştir. Tuvalet ihtiyacı da, namazda huşûyu engelleyen ve dikkati dağıtan bir etki yapacağından bu hâlde iken namaz kılmak mekruhtur.
- Herhangi bir ortamda, bayanlarda oluşan akıntının (meni değil) iç çamaşırları lekeletmesi söz konusu olduğunda, bu çamaşırla namaz kılınabilir mi? Değerli kardeşimiz, Âdet dönemlerinde akıntı geldiğinde, zaten namaz kılınmamaktadır.
Adet dönemi öncesinde ve sonrasında olan akıntılar normal olabilir. Şeffaf veya süt rengi akıntı yerine kahverengi bir akıntı olursa adet döngüsünün başladığının bir işareti olarak kabul edilir.
Sarı veya Yeşil Renkli Akıntı
Yoğun kıvamlı ve kötü bir kokuyla beraber görülen sarı ya da yeşil renkli bir akıntı anormal bir durumu işaret eder. Bu durum genellikle bakteriyel enfeksiyon yaşanması durumunda görülür. Bu duruma kimi zaman cinsel ilişki neden olabilir.
Erkeklerde bu durum 'Mezi' iken kadınlardaki karşılığı ise 'Kazi'dir. Dini kaynaklarda belirtilen bilgilere göre; bu sıvının gelmesi nedeniyle gusül şartı aranmaz namaz abdesti yeterlidir.
Kadın kendi tenasül uzvuna dokunsa veya bir başkası kadının tenasül uzvuna dokunsa abdesti bozulur. Elin ve parmakların aralarıyla ve yan taraflarıyla dokunması bozmaz. Makadın halkasına dokunmak bozar. Dokunulan başkası ise bunun abdesti bozulmaz.
Belirli dönemlerde çok koyu olmayan ve renksiz bir akıntı normal karşılanırken, daha koyu ve yeşil renkli bir akıntı ise bir enfeksiyon belirtisi olarak değerlendiriliyor. Normal ve renksiz bir vajinal akıntı vücudun vajinayı temizleme yöntemidir ve de sağlıklı bir vücut işlevidir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri